E-günlükte görünmezlik...

Hayırdır! Artık haberlerde KKTKA haberleri yer almıyor. (KKKTKA: Kırım Kongo Türkiye Kanamalı Ateşi) Ne oldu acaba, keneler mi pes etti, yoksa insanlar mı direnç kazandı? Ah az daha unutuyordum, Amerika Rusya gerginliği tırmanıyor, belki bu yüzden kene ölümleri geri plana düşmüştür... Bu gerginlik, kene virüsünden daha tehlikeli bir virüs. Üstelik bulaşınca binlerce kişi çoluk çocuk demeden bir anda ölebiliyor.

Merhaba e-günlüğüm; İçgüdüsel olarak içkiyi mi bıraktım ne? Dün gece de içmedim. "İçme de duyguların açığa çıksın" diyen arkadaşımın kulakları çınlasın. Duygularım değil, davranışlarım açığa çıkıyor. Zaten hareketliyim, iyice hareketli ve hiper oldum... Fazla hareketli olmak da iyi değil. "Bu yaşta azmış" derler sonra. Bu içki olayından Boss'da etkilendi herhalde. Ben içerken o da kokusundan mı kafayı buluyordu diye düşünmeye başladım. Dün gece onda da bir hiperaktiflik vardı. Isınmak için komut eğitimi, yakalama ve çene eğitimi yaptık, ardından top oynamaya başladık. Her gün yarım saat civarı oynardık, dün akşam neredeyse bir saat oynadık ama bana mısın demedi. Oyunu zar zor bıraktırdım. Yok yok ben içkimi içeyim yine. Bahçenin tadı çıkmıyor kuru kuru.

En iyisi görünmez olmak. ABD'li Bilim adamları görünmezliğe bir adım daha yaklaşmış. Bunlar devlet ne isterse onu yapan, araştıran bir gurup. Bilim adamı falan değil. Kim iyi para verirse ona çalışan eğitimli (prezantable) işçiler. Gerçek Bilim Adamı'nın böyle bir zaafı olduğunu sanmıyorum. Üstelik görünmezlik ne işe yarar ki? Bizim tek duyu organımız göz değil ki. Hissederiz, koku alırız, duyarız. Bütün maddelerin kokuları ve yaydıkları enerjileri vardır. Sen istediğin kadar görünmez ol, ben Boss'u bir salarım üzerine, anında buluverir seni. Üstelik çok uzak mesafeden, yaklaştığını bile hisseder. Haha kapat telefonu...

Değerli e-günlüğüm; Bu güne de hareketli başladık. İnsanların tatilden dönmeye başladığı trafikten de belli oluyor zaten. Araçlar çoğaldı, trafik de yoğunluk artmaya başladı. Tabi kazalar da artmaya başlar. (umarım artmaz)

Siparişlerde geldi. Kamyonumuzu da boşalttık. İki kamyon daha gelse de onları da boşaltsak. Hızımı alamadım da...

Cango bu gün daha iyi. Köpek belirtileri göstermeye başladı. İki kez havladı, yemeğini yedi. Esir kampında, şey pardon barınak da neler yaptıklarını ilerde "anılarım" adlı kitap da yazacakmış. Bana öyle söyledi.

Bir türlü yazamadım sana e-günlüğüm. Gidip gelmekten, sürekli yarım bırakıp devam etmekten bir hal oldum.

Bu gün bir abone daha yaptık. Onun da küçük bir köpeği var. Köpekli, kedili abonelerimizin sayısı, Diğer abonelerimizin sayısını aştı. (onun bile istatistiğini tutuyorum)

Bu akşam da, yarın yazışmak üzere bir Ömer Hayyam dörtlüğü ile sana veda ediyorum e-günlüğüm. Hoşçakal.

Ömrümüzden bir gün daha geldi geçti;
Derede akan su, ovada esen yel gibi.
İki gün var ki dünya da, bence ha var, ha yok;
Daha gelmemiş gün bir, geçmiş gün iki...

Biliyor musun: 1990 yılı itibarı ile ABD nüfusunda zencilerin oranı yüzde olarak:12, 1890 yılında bu oran yüzde olarak: yine 12 imiş...
Güzel söz: "Hayatta en çok pişman olduğum şeyler, pişman olacağım diye yapmadıklarımdır..." (galiba J.Jenkins'in sözü)