Emekli vekilin cüzdanı, çalışan vekilin vicdanı!...

Türkiye Büyük Millet Meclisi  tarihi bir "uzlaşmaya" daha imza atarak, emekli vekil maaşlarını  yüzde yüz  artırdı. Gerçi, muhalefet partilerinin çark etmesiyle, kanun sahipsiz kalmış gibi görünüyorsa da, sonuçta eğer Cumhurbaşkanı geri göndermezse yüzde yüz zam gerçek olacak...

Gerekçeleri dinledim. Sayın Meclis Başkanı Cemil Çiçek, her zamanki gibi, başkanı olduğu "meclis"in ali menfaatlerini kollayıcı açıklamlar yapıyor. İhtiyaçlardan söz ediyor.

Doğrudur. Emekli vekiller, gittikçe yıpranan emekli maaşlarıyla geçim sıkıntısı içerisine girmişlerdir. Dolasıyla halleri düzeltilmeli, cüzdanları yenilenmelidir. Nihayetinde emekli vekillerin "cüzdanı", çalışan vekillerin "vicdanı"nı ilgilendirir. Dahası, her çalışan bir gün "emekli" olur.

Sorun değil... Bu millet, 550 Vekiline baktığı gibi, onların emeklilerine de bakar. İhtiyaçları oranında maaş almalarına bir şey demez...Amma ve lakin bir de cümbür cemaatin durumu var.

Memur emeklisine zam vermek için bin bir hesap yapıp, kırk bir dereden su getirirken, durduk yere ve birden bire, emekli vekile yüzde yüz zam  yaparsanız biraz "ayıp" olmaz mı? 

Tamam... O nahif vicdanlarınız "emeklilerinizin" geçim sıkıntısı çekmesine razı olmuyor da, ya milletin emeklilerinin durumu için vicdanınızda bir kıpırdama neden olmuyor?

Bugünün emeklisi eskisi gibi değil. Kızlar evlenmemiş, oğlanlar iş bulmamış; bir yığın harcama kalemi...Bütün bunlar için gittikçe "güdükleşen" emekli maaşları yetiyor mu sanıyorsunuz? Yok, yetmediğini biliyorsunuz da, sadece kendi emeklileriniz için...

Hiç değilse şu yeni bütçede milletin emeklileri için ufak tefek de olsa biraz zam yapsaydınız da, bu arada yüzde yüzlük kendi emeklilerinizin zammını el çabukluğu marifet diyip geçirseydiniz.

O zaman, ufak zamlara razı olur, sesimizi çıkarmazdık muhtemelen...

Ama, sizler bunu da yapmadınız...Avrupadan gelmesi muhtemel "kriz rüzgarları" uyarısı ile, bizi "aldığına şükret, bunu da bulamayabilirsin" anlamında sus pus ettirirken, bir gecede (isterse gündüz olsun ne farkeder) kendi emeklilerinizin maaşlarını yüzde yüz artırırsanız burada "vicdani" bir sorun vardır; "cüzdani" sorundan önce...

Ne diyelim... Kanun çıkarma yetkisi sizlerin elinde...Üstelik de bu yetkiyi biz verdik sizin ellerinize... Ne çıkarırsanız kabulümüzdür.

Fazla bir şey söylersek; "az ye de sen de vekil ol" dersiniz...Ya da "çok harca ki, sen de vekil olabilesin" diyeverirsiniz...

O zaman da, söyleyecek sözümüz kalmaz vekillerimize...

Millet olarak!...