Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Kasım '14

 
Kategori
Siyaset
 

Emine Ülker Tarhan ne istiyor?

Emine Ülker Tarhan ne istiyor?
 

son.tv


 
Kadınlar çoğu kez iç güdüleriyle davranırlar ve sonuçta çoğu kez haklı oldukları da görülür.  CHP  24.Dönem Milletvekili Sayın Emine Ülker Tarhan da uzun bir itirazlar listesi sıralayarak CHP ‘den istifa etti ve şimdilik Ankara bağımsız Milletvekili olarak görevini sürdürüyor.
 
Peki, durup dururken Tarhan’ı istifa etmeye zorlayan şey neydi?
 
Şimdi burada “durup dururken” demeyelim çünkü Emine Tarhan’ın itirazları, söylemleri uzun bir süredir kamu oyunda çınlayıp duruyordu. Fakat hiç kimse ciddiye almadı; kimse de işitmek istemedi.
 
E.Ü.Tarhan , oldukça uzun istifa açıklamasında özetle şunları söylüyordu.:
 
"Kurultayda, öfke hezeyanları, masaya vurulan yumruklar arasında bir aydınlık bir ışık aradım ama bulunduğum yer bir zindana dönüştü. O yumruklar aslında siyasal anlamda iktidara atılmalıydı ama olmadı.
 
Taban masaya yumruk filan değil iktidar istiyordu aslında. Şimdi, geride benimle aynı tıkanıklık hissini yaşamakla birlikte ses çıkartmayan pek çok iyi insanı da bırakmak pahasına ayrıldım CHP' den. Ayrıldığım kapı kıymetlidir, kurucu partidir. Sorumluluğu vardır, ne yazık ki, yönetenler bunun idrakinde değil" dedi.(milliyet.com;4.11.14)
 
 
Tarhan’a , gerek kendi parti içinden, gerekse dışardan epey tepkiler geldi. Örneğin:
CHP Eski Milletvekili Mahmut Işık, Emine Ülker Tarhan'a,"Senin için 2 ay çalıştım oyumu geri istiyorum" sözleri ile tepki gösterdi.(Sözcü,4.11.14)
 
Tarhan’ın Yeni parti oluşumuna ilişkin  iddiaları  sorulan Mustafa   Sarıgül, şunları kaydetti: "Toplumun her kesimiyle konuşuyoruz. Önemli olan CHP'nin bir tarihi geçmişi var. Bunu canlandırmak, hareketlendirmek lazım. Altı okun ayrı bir erdemi  var. Misak-ı Milli hudutlarıyla cumhuriyeti ve demokrasiyi kuran, bu noktaya  taşıyan ama sürekli kendini yenilemesi gereken bir olay. Yenilenmeye ve enerjiye  ihtiyaç var. Geçmiş dönemde görev yapan belediye başkanı ve milletvekillerinin  görüşleri ve tecrübelerinden yararlanmamız lazım. Kendimizi yenilememiz lazım."  (Cumhuriyet,4.11.14)
 
Ama düne kadar , CHP’nin yönetimine itiraz eden ve çekip giden Sarıgül’ün kendisiydi. Acaba bu açıklamada da bir açık kapı bırakıyor muydu Sarıgül? Söylemi bir bakıma bunu andırıyor. Çünkü henüz M.Sarıgül’ün de yerini bulduğu söylenemez. Henüz CHP Milletvekili bile değil; seçimlere kadar da ne olur, o da bilinmez.
 
Evet, Tarhan niye itiraz ediyor? Bir çok şeye…
 
Bir kere, Tarhan, CHP’nin yönetiliş biçimine itiraz ediyor. Ve belli ki artık , Kemal Kılıçdaroğlu ile de Parti yönetimi konusunda anlaşamıyorlar.
 
AKP ile ilişkiler konusunda anlaşamıyor. Onun AKP’ye itirazları farklı yönlerden; ve bunların CHP tarafından ele alınış biçimini de beğenmiyor.
 
CHP’nin Meclis’te  duruş biçimini beğenmiyor.
 
Kamuoyundaki yerini beğenmiyor.
 
İktidara yürüyüş biçimini beğenmiyor.
 
Okuyun E:Ü:Tarhan’ın istifa dilekçesini bunların tümünü göreceksiniz. 
 
Peki, Emine Ülker Tarhan’ı destekleyen hiç kimse yok mu? Belli ki bir iki kişi var.. Onların da henüz sesi çıkmıyor. Beklemedeler. Bir tek Süheyl Batum’dan destek geldi fakat belli ki o da beklemede. 
 
Emine Ülker Tarhan yeni bir Parti kurabilir mi?
 
Niye kuramasın ki? Yeni bir Parti bir dilekçenin başındadır. İstifa ettin ayrıldın. Artık yeni bir Parti’yi  kolaylıkla kurarsın. Kurarsın da arkandan gelecek kaç kişi olabilir?  Bir iki kişi mi; yoksa , 15-20 kişi mi? Büyük Parti’den küserek kurulan partilerin uzun yaşamlı olmadıkları herkes tarafından bilinir.
 
Bu iş büyük bir kitlesel olaya dönüşebilir mi?
 
Biliniyor ki, CHP’li olan  asıl toplum, CHP’nin gidişinden hiç de memnun değildir. Artık Kemal Kılıçdaroğlu’ndan da ümidi kesmiştir. Kılıçdaroğlu, artık kendini destekleyen il, ilçe başkanlarına güvenerek CHP’yi yönetmek istemektedir. Fakat bellidir ki, Kılıçdaroğlu  da büyük bir rahavete kapılmıştır. Partideki yeri , odası sıcaktır ve orasını terk etmek istememektedir. Yani kısaca, CHP , AKP’nin kendisine biçtiği rollere razı olmuştur. AKP büyükleri durmadan Ankara’da, İstanbul’da saraylar yaptırırken, CHP’nin çıkardığı cılız seslere  kulak bile kabartmamaktadırlar. İşler nasıl olsa ala ala hey gidiyor.
 
Diğer yandan, Kılıçdaroğlu yalakaları , Deniz Baykal konuşurken, hemen Kemal Kılıçdaroğlu’nun koca bir resmini Deniz Baykal’ın kürsüsünün önüne koymaktadırlar. Şu işe bakın! Kemal Kılıçdaroğlu kim Deniz Baykal kim… Bu iş Deniz’e yapılacak hakaret midir?
 
Deniz de,  E:Ü.Tarhan’la birlikte hareket edip,  Yeni CHP’yi yaratacaklar mıdır?
 
Herhalde önümüzdeki günlerde işler çok kızışacaktır. Hareketin çıkışı ve gidişi bunu işaret etmektedir. Bu olaylar Kemal Kılıçdaroğlu’nun parti’nin başından gitmesine neden olabilir mi? Biraz zor… Çünkü , Kılıçdaroğlu o koltuğa çok alıştı. O koltuğa oturan da bir türlü kalkmak bilmiyor.
 
Bu satırların yazarı , bir tarihte, Emine Ülker Tarhan’ı  Cumhurbaşkanlığına layık görmüştü; Milliyet Blog’dan ikna etmeye çalışmıştı. Ama şimdi durum değişti.
 
E.Ü.Tarhan bu çıkışlarında ciddi mi; bu hareketi  daha da ileri götürebilicek mi? Yoksa blöf mü yapıyor?
 
Çünkü kadınlar siyaseti beceremezlerse, gidecekleri yer kocalarının, çocuklarının yanıdır. Yemek yapmaktır… Emine Ülker Tarhan’ın da çok güzel yemekler yaptığını biliyoruz. Belki de ev halkı onu özlemiştir, kim bilir..
 
Bazı şeyleri zamana bırakmak en iyisi. Zamanla ak koyun, kara koyun zaten kendiliğinden belli olur. Ama durumu belli ki ciddi ciddi izleyenler var.
 
Hadi bakalım görelim. “Görelim Mevlam neyler; neylerse güzel eyler.”
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..