Everest'te David Sharp’ın Ölümü…

2006 yılında çekilen Everest belgeselinde bir grubun  tırmanış sorumlusu olan Russel Brice’ın ekibindekiler, zorlu zirve dönüşü yolunda bir adamı tek başına ve ölmek üzere bir halde bir kayanın dibinde yatar halde görürler.Üstelik Everest'in Ölüm Bölgesi diye adlandırılan en riskli bölgesinde.

 

Adamı gören , ekip üyesi olan Lübnanlı bir dağcı, telsizle ana kamptaki Brice’la irtibat kurar ve ne yapabileceğini sorar.

 

Brice orada olan adam için yapılabilecek bir şey olmadığını söyler (bunlar belgesel görüntülerinde var) Lübnanlı dağcı, oksijeni bitmiş olan adama yani David Sharp’a kendi oksijeninden verir , adamın titremesi durur ancak bilinci hala kapalıdır ve bulundukları yer de Everest’in Ölüm Bölgesi diye adlandırılan bölgesindedir.

 

Lübnanlı dağcının da ancak kendisini aşağı indirecek kadar oksijeni vardır, Ekip lideri Brice tüm ekibin hangi saatte aşağı inmesi gerektiğini ne kadar oksijenleri kaldığını vs en ince ayrıntısına kadar hesaplamaktadır aşağıdaki kampta.Çünkü Everest'e çıkış ve inişte oksijen büyük önem taşımaktadır.

 

Hatta durumunu iyi görmediği iki katılımcıyı da, zirveye çok az bir mesafe kalmışken zirve çıkışlarını iptal ederek geri çağırır.Bu iki dağcı  oksijen yetmezliği de yaşıyor oldukları için yeterince berrak düşünemiyorlardır ve Brice'ın geri dönün çağrısına rağmen devam etmeye kararlıdırlar ancak Brice, kendi hayatlarıyla birlikte sherpaların da hayatlarını tehlikeye attıklarını ve eğer geri dönmezlerse sherpalarını geri çağıracağını söyler.

 

Yani oradaki kararlar ölüm kalım meselesidir.Aynı tırmanış yolunda Türk ekibi de vardır. (Everest’e ilk Türk kadın dağcı -Eylem Elif Maviş-o zaman tırmanmış)

 

Türkler de  raporlarında bu kişiyi otururken gördüklerini ve uyardıklarını söylüyorlar.

 

Brice’ın ekibinden bir kişi daha inişte David Sharp’ı görüyor (iki bacağı kesik olan ve protez bacakla Everest’e ilk tırmanan adam) ve o da bir şey yapamayıp inişe devam ediyor.Bu arada daha sonra donma nedeniyle dizlerinden 3 cm daha kesilmesi gerekiyor.Dönüş sonrası Brice’ın ekibinden el ve ayak parmakları kesilen iki kişi daha oluyor.

 

Ve Everest’te yanından geçen onca insana rağmen David Sharp ölüyor.

 

Olay duyulunca basında bir çok yönüyle ele alınıyor.Ölümüne göz mü yumuldu? Zirve tutkusu insanların gözünü kör mü ediyor, başka insanların hayatı umursanmaz mı oluyor?

 

David Sharp şerpasız, rehbersiz, tek başına Everest’e tırmanmayı denemiş.Belgeseli izlerken, adamın ekibi neredeymiş, neden yalnızmış diye düşünüyordum ki daha sonra hakkındaki yazıları okuyunca zaten yalnız çıkmış olduğunu gördüm.

 

Belgeseli baştan sonra izleyince yapılan işin, her adımda ölüme yaklaşmak olduğunu ve ne kadar önlem alınırsa alınsın, bu riskin çok yüksek olduğunu anlıyor insan.

 

Brice, tırmanışçıları için ara bölgelere yedek oksijen tüpü vs koydurmuş olmasına rağmen, bu kadar titiz çalışmış olmasına rağmen yine de 2 tırmanıcısı yarı yoldan, diğer ikisi (zorlayarak da olsa) zirve yakınlarından geri döndü ve tüm önlemlere rağmen fiziki kayıplara da uğradılar.Sharp ise rehbersiz ve tek başına gitmeyi denemiş.

 

Geri döndürülmesi, taşınması, indirilmesi imkansız bir bölgede…

 

İnsan üzerinde düşünmeden edemiyor…İndirilebilir miydi?

 

Ya da indirilmeme kararı bir çok insanın ölümünü engellemek için miydi? Muhtemelen bunu sadece oraya çıkanlar değerlendirebilir…

 

 

http://ixtlanyolculugu.wordpress.com/2013/01/17/david-sharpin-olumu/

Burcu Barış Künar