Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Kasım '12

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe, Gençlerbirliği’ne 4 golle yanıt verdi (Kendi gücüne güveneceksin!)

Fenerbahçe, Gençlerbirliği’ne 4 golle yanıt verdi (Kendi gücüne güveneceksin!)
 

Gençlerbirliği, maçtan iki gün önce, “Kamuoyunu Uyarıyoruz” başlıklı bir bildiri yayımladı.

Bakalım, “kamuoyu” nasıl uyarılıyor/du:

“Gençlerbirliği kurulduğu günden bu yana centilmenlik kavramını disiplinle beraber başarının formülü olarak kabul etmiş bir spor kulübüdür.  Bununla birlikte, Gençlerbirliği, kendisini kimsenin üzerinde görmez, yarıştığı her spor kulübünü eşiti kabul eder, futbol dünyasına ilişkin alınacak kararlarda sadece kendi çıkarlarını değil bütün futbol ailesinin çıkarlarını savunur. Son haftalarda bazı istisnai olaylardan dolayı haklarında yersiz yorumlar yapılan hakemlerimiz de bu ailenin asli bir parçasıdır. Hakemleri ve onların doksan dakika içerisinde aldıkları kararları başka süreçlerle ilişkilendirmek olsa olsa “kocaman” bir paranoyadır.”

“Hamaset” kokan cümlelerin sonunda geçen “kocaman” sözcüğü ve “uyarı”nın sonu (Bu hataların başkalarınca yazılmış senaryoların parçası olduğu iddiası açıkçası hakemleri etkileme amacını taşımaktadır. Bunu görüyor ve kamuoyunu uyarıyoruz.), metni yazanların ve bunu onaylayanların niyetini ortaya koyuyor.

Aklınıza sorular, gelir de gelir:

Gençlerbirliği’ne ne oluyor?

Fenerbahçe’ye laf yetiştirmede amaç ne?

Acaba kime selam gönderiliyor?

Şu şu maçlarda rakiplerimizi kolladınız, bari bu maçta bizi kollayın denmek mi isteniyor?


Bilinir ki, sorunun yanıtı, soruyu sorandan değil, karşıdakinden beklenir. Öyleyse, yanıtlar beklene dursun, biz işimize, maça bakalım:

Fenerbahçe, işi ağırdan almaya başladı; Gençlerbirliği ise gol atmakta acelesi varmış gibi...

Gençlerbirliği’ne bu aceleciliğinin yanına bir de sertliği eklemek gerekecek. Fenerbahçe’nin yumuşak oyununu görenler, sertlikle maçı götürmeye çalışıyorlar. Sakatlanan, kaşı, dudağı yarılanlar Fenerbahçe’den...

Yunus Yıldırım, ne de hoşgörülü!...

Durum böyle olunca, Fenerbahçe’deki yorgunluk belirtileri ortaya çıkınca, Gençlerbirliği, oyuna istediği gibi yön verdi. Tehlikeli atakları oldu. İlk tehlikeli ataklarına "Dur” diyen Volkan Demirel, golde seyirci kaldı.

Volkan Demirel’in seyirci kalmasında kusuru yoktu.

Fenerbahçe’de orta alanda bir boşluk vardı. Bu da, yorgunluktan başka neyle açıklanabilir, bilmem ki?

Fenerbahçe, sanki Marsilya’da oyuyor/du. Bir beraberlik yeter havasında... Kendi alanlarında oynadıklarının farkına varmış olmalılar ki, bir ara dirilmeye başladılar.

İlk yarının sonuna doğru Sow’un attığı beraberlik golü, ilaç gibi geldi.

*****

İlk yarıyı uykuda gezer gibi geçiren, ama ikinci yarıya farklı başlayan bir Fenerbahçe...

Belli ki, soyunma odasında geçen 15 dakikalık dinlenme Fenerbahçe'ye iyi geldi. Bu, ikinci yarı başladığında görüldü. Hani, insanın üstüne, özellikle bahar/ yaz aylarında bir “rehavet” çöker ya, uyku gözlerinde akar, şöyle 10-15 dakikalık bir “kestirme”, insanı kendine getirir ya...

İşte, Fenerbahçe ikinci yarıda böyleydi.

Fenerbahçe, uykusu kaçmış; yorgunluğu o 15 dakikalık dinlenmeyle gitmiş, kendine gelmişti.

İkinci yarıda yakalanan fırsatlar, bunlardan gole dönüşenler, bunun kanıtıydı.

Goller, art arda geldi.

Önce Meireles...

Sonra Kuyt...

Daha sonra Sezer...

Fenerbahçe, 4 golü yeterli görmemiş olacak ki, başka goller de aradı, ama bulamadı.

Aykut Kocaman’ın yüzü gülüyor.
 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com

 




 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..