Fenerbahçe'de dengeli, ortalama, sonuca giden futbol

Çok önemli bir üç puan daha kasaya koyuldu. Bundan sonra özellikte ligdeki maçların stratejik olduğu bir sürece girildi. Dengeli, sonuca giden ortalama bir futbol Fenerbahçe için yeterli olacaktır.

Bu süreçte ön plana çıkan eksikleri konuşmak gerekiyor.

İlk yarının son dakikalarında bir pozisyonda Alper Potuk orta alanda aldığı topla peşine Meireles'i takıp Fenerbahçe kalesine kadar kat edip şut çekti.

İşte bu pozisyon Fenerbahçe'nin savunmadaki en önemli sorununu ortaya koydu. Aykut Hoca'nın Alper'in ileri doğru yaptığı bu kat edişini futbolcularına defalarca izlettirmesi gerekiyor.

Fenerbahçe savunması rakibe müdahale etmek yerine hep ona nezaret etmeyi tercih ediyor. Rakip Eskişehirspor, Lazio fark etmiyor; hep aynı şey var.

Lazio'nun golünde de benzer şey vardı. Ziegler, rakip oyuncuyla arasında rahatça orta yapacak kadar mesafe bırakmıştı. Gol vuruşu yapan oyuncu da topun gelmesini bekliyordu, Kuyt durumu fark ettiğinde çok geç kalmıştı.

Eskişehirspor'un kaleyi bulan şut sayısı altıydı. Beşi de dışarı çıktı. Erkan Zengin, Alper Potuk, Kamara çok uygun ve rahat pozisyonlar buldular şut için ve bunlardan biri kale direğinde patlarken, diğerleri Volkan'ın kalecilik becerilerini ön plana çıkardı.

Volkan'ın oyuna dahil olması olmamasından çok daha iyi olmakla birlikte bu kadar risk almak özellikle son virajlara gelinen turnuva maçları için tehdit oluşturabilir.

Eskişehirspor çok dengeli ve sağlam bir takım. Alper Potuk da bir futbol değeri olarak yükseliyor. Yardımcı hakemin saymadığı golünde kolu yerine göğsünü kullansa belki de bu maçın senaryosu bambaşka yazılmış olacaktı.

Fenerbahçe'nin geçen sezon arasında bu oyuncuyu kadrosuna dahil edememiş olması bugün orta alandaki en önemli boşluklardan biridir.

Hazır orta alandan söz etmişken, Emre'nin uzun sakatlığı bu bölgeyi çok etkiledi. Dikine rakip savunmayı zorlayan futbolcu eksikliği yaşanıyor.

Kuşkusuz Sow'un yokluğu da Webo'yu yalnızlaştırıyor. Webo tandemine kim girerse onun futbol yeteneklerini zenginleştiriyor.

Dün bir kere Baroni Webo'ya yaklaştı, futbolcunun rakibe yaptığı box ile bulduğu boşluktan da golünü attı.

Roma'da da kaymağı Caner yemişti.

Webo'yu tek başına bırakmak büyük yanlışlık olacaktır.

Kuyt'ın kanatlarda bir şeyler yapma çabasında olması nedeniyle ona uzak kalması da Fenerbahçe'nin gol bölgesindeki zayıflığına neden oldu.

Dün ilginç bir şekilde Eskişehirspor ceza sahası içinde Egemen faktörü ortaya çıktı. İsabet kaydedemeyen dört şut gönderdi kaleye; önemli pozisyonlardı, çok daha dikkatli olması gerekiyordu, beceremedi.

Meireles orta alanda sezon başındaki görüntüsüne geri dönmeye başladı. Bunda Fenerbahçe'nin Avrupa'daki başarısının da etkili olduğunu, Portekizli oyuncuyu motive ettiğini düşünüyorum. Önümüzdeki maçlarda, özellikle Benfica eşleşmelerinde maçlara damgasını vurursa hiç şaşmamak gerekir.

Aykut Kocaman, Krasic'i kazanmaya çalışıyor. Ancak oyuncu o kadar zayıf ki karşılık veremiyor. Bakalım ne zaman geri dönecek, dönebilecek mi?

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com