Fenerbahçe futbol teröründen galip çıktı. (Trabzonspor 1-3 Fenerbahçe)

Fenerbahçe; Süper Final Şampiyonluk Grubu 5. hafta karşılaşmasında, Avni Aker Stadında Trabzonspor ile karşılaştı. Hafta içi, başta Sadri Şener olmak üzere tüm Trabzon camiasının futbol karşılaşması değil de savaşa hazırlandığı ve bu gerginliği galibiyete dönüştürebilecekleri düşüncesiyle, tribünleri de ateş alanına çevirdikleri maçta, zararlı çıkan yine Trabzonspor camiası oldu.

KADROLAR:

TRABZONSPOR: Tolga, Celustka, Giray, Mustafa, Cech, Zokora, Colman, Serkan, Alanzinho, Olcan, Burak

FENERBAHÇE: Volkan, Gökhan (Orhan), Bekir, Yobo, Ziegler, Dia (Mehmet), Selçuk, Cristian, Emre (Caner), Stoch, Bienvenu

Maçın ilk dakikasından itibaren Fenerbahçe'li oyuncular, sahaya sadece galibiyet için çıktıklarını ve Trabzon'a futbol oynamak için geldiklerini kanıtlarcasına oyuna atak başladılar. Henüz dakika 2, başlama düdüğünden itibaren top Trabzonlu oyunculara gelmeden, Fenerbahçe'nin ilk atağında Emre'nin golü geldi. (0-1)

Golün şoku ile zaten patlamaya hazır tribünler bir anda alevlendi. Özellikle Fenerbahçe adına kullanılan köşe vuruşlarında, sahaya atılan yabancı maddeler nedeniyle oyun mütemadiyen durdu. Stoch ve Emre kafalarına isabet eden çakmaklar nedeniyle, bu taşkınlıklardan nasiplerini aldılar.

Futbol adına istenmeyen görüntüler maalesef ki sadece tribünde değildi. Maçın henüz 6. dakikasında Colman, Emre'yi tekmeyle yere indirdi. Alanzinho'nun da yine Emre'ye tekmesi gecikmedi. Trabzonlu oyuncular oyunu nereden çirkinleştireceklerini iyi biliyorlardı. Nasılsa Emre asılacak(!) oyuncuydu.

Dakika 15, Stoch'un ceza sahası dışından sert şutunu Tolga güçlükle çıkardı. Dakika 30, kaleci Tolga ile karşı karşıya kalan Stoch, topu kalecinin yanında kaleye doğru gönderdi. Bu topa yetişen Serkan topu uzaklaştıramayınca sahneye çıkan Bienvenu, kaleci Tolga'yı bacak arasından avladı. (0-2)

Dakika 45+3 Olcan'ın ortasında Burak Yılmaz farkı bire indirdi. (1-2) Golün hemen ardından oyunu başlatan Fenerbahçe'de, top Emre'nin ayağındayken, Zokora'nın kasıtlı olarak oyuncuyu sakatlamak amacıyla yapmış olduğu sert tekmesini, hakem Mustafa Kamil Abitoğlu sarı kartla cezalandırabildi. 

Dakika 57, Orhan'ın pasında kaleciyle karşı karşıya kalan Dia, topu yanında bomboş bulunan Bienvenu'ye atmak yerine kendisi kullanınca kaleci Tolga'yı geçemedi. Yapmış olduğu bu bencilliği Fenerbahçe adına çok rahat bir golün kaçmasına sebep oldu.

Dakika 74, Burak Yılmaz'ın Ziegler'e yapmış olduğu faul sonrası bir de yerde kalan rakibinin yüzüne, hem de yardımcı hakemin gözü önünde vuruşu, ortamı yine gerdi. Dakika 85, kontra atakla kaleciyle karşı karşıya kalan Cristian, Tolga'nın üzerinde aşırttığı top ağlarla buluşunca maçın skoru belirlenmiş oldu. (1-3)

Bu akşam ki savaştan sonra, rakip taraftarlarca Fenerbahçe aleyhine sıkça söylenen, "Fenerbahçe futbol oynamadan sadece şansı ile kazanıyor!" "Hakemler Fenerbahçe'yi kolluyor!" "Bu Şampiyonluğu Fenerbahçe haketmiyor" vs. gibi bazı hezeyan dolu tabirler de çürümüş oldu.

Daha önce ifade ettiğim gibi; Fenerbahçe, şampiyon olsa da kendi evinde kaybetse de, oynadığı bu güzel futbol ve gönülden mücadelesi ile taraftar olarak bizlerin gönlünü fethetti.

"Şampiyonluk" son 90 dakikayı kazananın olacak, kimse hak davası gütmesin.

Fenerbahçe; rakibinin amacının futbol oynamak yerine savaşmak olduğu bu zorlu deplasmandan, güzel futbolla 3 puan çıkarmakla kalmadı, TT Arena'dan gelen beraberlik haberiyle bu mutluluğunu ikiye katladı. Galatasaray'ın ikinci ikramını geri çevirmedi ve Süper Final'in finalini Kadıköy'e taşımayı başardı.

Süper Final'in son maçı, 12 Mayıs Cumartesi akşamı Saat: 19:00'da, Süper Final'in açılışının yapıldığı Kadıköy Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda yapılacak.