Fenerbahçe takım olduğunu hatırlarsa kazanır.

Yine kötü bir Avrupa performansı sonrası Kadıköy'e derbi ile dönüyor Fenerbahçe. Göz göre göre bağıra bağıra şampiyonlar ligi gitti. Bu maç ise ligden kopmama ve önümüzdeki yılın Avrupasından da elenmeme adına mücadele edilesi bir karşılaşma olacak sarı lacivertli topçular için. Bu anlamda Fenerbahçe bu karşılaşmayı derbi gibi yaşayacak ve oynayacaktır. Arkasındaki 50 bin seyirci yine ateşleyici olacaktır.

Ancak bu maçta ilk golü mutlaka Fenerbahçenin bulması gerek. Beşiktaş'ın geri dönüşlerinin bu sezon olabildiğini görüyoruz ancak Fenerbahçe'nin yiyeceği bir golden sonra dakikalar ilerledikçe olumsuz bir ruha gireceği sezonu kaybediyoruz telaşıyla kesindir.

Maçta Aragones'in daha önceki yazılarımızda belirttiğimiz gibi sağlam bir orta saha ile yardımlaşması ve mücacdelesi bol bir sistem kurması gerekmektedir. Edu, Lugano, Carlos, Alex, josico ve Guiza 6'lısı ile çıkacaksa oyuna Deivid kural gereği yedek kalacaktır. Bu durumda mutlak suretle Kâzım oynayacaktır ki bu akşam Kâzım'ın gecesi olacağına inanıyorum. Kâzım yapısı gereği böyle maçları sever. İşin ilginci Kazım'ın karşısında Üzülmez oynarsa Üzülmez çok sinirlenip oyundan da düşebilir. Ancak Kâzım'ın her zaman dediğim gibi mutlaka içeri girip defansif anlamda Deivid kadar yardım getirmesi gerekir. Ayrıca bu içeri girişlerde Gökhan'In da önünü açması şarttır.Kâzım'ın bir kez Gökhan'la uyumlu olduğu maçı görmek istiyoruz. Üstelik onların bölgesinde son haftaların formda oyuncusu Tello oynayacaktır ve mutlaka dikkat edilmelidir.

Aragones tek forvet'li oynadığı bazı maçlarda dönem dönem Alex'i ön libero gibi oynatma taktiğinden bu maçta mutlaka kurtulması gerekmektedir. Alex'in daha çok Guiza'ya yakın oynaması Guiza ile bağlantının kopmaması adına mutlaka gerekir. Orta alanda Sivok ve Cisse'nin Alex'i çok rahatsız edeceği düşünülürse Alex'e mutlaka yakın oynanması gerekiyor.

Bu maçta en belirleyici etken duran toplar olacaktır. Beşiktaş çok fazla duran toptan gol yerken Fenerbahçe için bu her zaman en etkili silah olmuştur. Ancak duran toplar her nekadar Galatasaray maçında gol getirmiş olsada Carlos'a kurban ettirilmemelidir. En azından Alex'in kesmelerine de ihtiyacımız olduğu kesindir. Bu kesmelerde mutlaka yine Lugano Selçuk ve Edu'dan gol bulabiliriz.

Son olarak Lugano'nun da mutlaka Nobre'nin cinliğine dikkat etmesi gerekir. Bünyamin Gezer sertliğe prim verir ama Lugano kırmızı kart ve penaltı konusunda risklidir. Beşiktaşta ise bu riski Toraman ve Üzülmez'li İbrahimler taşıyor.

Fenerbahçe'nin derbi alışkanlıkları birkaç yıldır mevcut. O alışkanlıklarını hatırlarsa çok koşup mücadele eder ve alan daraltırsa 12.adamıyla birlikte galip gelir ve lige tutunur. Aksi durumda ligde kopacaktır.

Haydi Fener bir daha...

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ
29 Kasım 2008