Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '12

 
Kategori
Spor
 

Fırat Aydınus, Halis Özkahya... "bir taraf" olma duruşu sergilemektedir.

PFDK inandırıcılığını ve güvenirliğini yitiriyor!

Daha bundan bir ay öncesinde Eskişehir'de Fırat Aydınus Eskişehirsporlu bir futbolcunun ettiği bir lafı sanki Fenerbahçeli olan söylemiş gibi Fenerbahçeli futbolcuyu oyundan atmış, olayın içindeki herkes ve görüntüler Caner Erkin'in ceza gerektirecek herhangi bir eylemde olmadığını söyler ve gösterirken delikanlılık bozulmasın diye futbolcuya hak etmediği ceza en ağır şekilde verilmişti.

Bu cezanın hukuksuz ve haksız olduğunu bütün spor kamuoyu biliyordu.

Burada Fırat Aydınus ortaya çıkıp, olayı yanlış değerlendirdiğini söylemeli, hata yaptığını ifade etmeliydi.

Bu davranış eşi benzeri daha önce görülmemiş derecede destek görür, hakemimiz bambaşka bir yere gelirdi.

Gerisi de bir daha konuşulmaz; hakemin Fair Play üzerine yaptığı katkı yüceltilirdi.

Ancak Fırat Aydınus susmayı tercih etti.

"Ortada açık bir yanlış karar varken, Fırat Aydınus neden sustu" sorusu önemlidir.

Sustuğu için aslında birinci derecede kendisini şaibe altında bıraktı.

Bu durumda akla gelen ilk ihtimal, hata yapabilen, yanlış kararlar verebilen bir hakem imajı yaratmak istememiş olabilir. Yani karizmanın çizilmesi yerine başkasının mağdur olmasına göz yummuştur.

Diğer ihtimal çok daha vahim; gerçekten Caner Erkin ve Fenerbahçe'nin cezalandırılmasını istemiş, arzulamış olabilir.

Sesli dile getirmek mümkün değildir; ancak bugün Fenerbahçe camiası buna inanmaktadır.

Fırat Aydınus'un bilinçli tercih yaptığını düşünmektedir.

Bu da peşinden "neden?" sorusunu getirmektedir.

PFDK ve Tahkim bu durumu Fırat Aydınus'u da kurtaracak şekilde değiştirebilirdi. Ancak onlar da hatada ısrar ettiler.

Derbinin hakemi Halis Özkahya'nın geçen hafta tam da bu zamanlarda maça atanmasıyla ile ilgili süreç de oldukça ilginç gelişti.

Halis Özkahya'nın ismi iki gün öncesinden tartışılır oldu.

Derbi olaysız sonuçlanmış olsa belki bu konu da unutulup gidecekti.

Ama öyle olmadı. Derbi sonrasında çok daha büyük fırtınaya yol açacak bir hakem yönetimi ve kararlarıyla bitti.

Meireles futbol kariyerinde ilk defa bir maçta kırmızı kart gördü.

Aslında Fenerbahçe camiası bu konuda hiç sabıkaları olmayan Kuyt ve Meireles'in sezon başından bu yana hangi karşılaşmada kim tarafından oyundan atılacağının tahminlerini yapıyordu.

Bu beklenti anlamlıdır ve bugün konuştuğumuz gündemin de tam merkezine oturmaktadır.

İşte o gün gelmiştir; bir hakemimiz daha önce Avrupa'da hiçbir hakemin yapamadığını gerçekleştirip Meireles'i oyundan atmıştır.

Meireles'in oyundan atılmasıyla ilgili olarak maç yazımda da konuya değinmiştim. Kart gösterilen her iki pozisyona benzer üstelik Meireles'in de maruz kaldığı ve faul bile çalınmayan en az 5-6 hareket gösterilebilir.

Fakat hakemlerin pozisyonlara yönelik takdir haklarını konuşmak çok anlamlı olmuyor. Bir sonuç da alınamıyor.

Örneğin; kupa maçında Özgür Yankaya ilk yarıya 2 dakika ekledi. O devre Sivasspor kalecisi Borjan bir pozisyon sonrasında 3 dakikadan fazla yerde yattı. Yine benzer şekilde Egemen sonrasında hastanelik de oldu iki pozisyonda biri uzatma devrelerinde olmak üzere 3-4 dakika yerde kaldı. Bu iki dakikanın ölçüsü, tartısı nedir bilmiyoruz. Kanaat midir, yorum mudur, kestirim midir?

Mesela Eskişehirspor-Fenerbahçe karşılaşmasının ilk devresinde Fırat Aydınus  4 dakika uzatma verdi, sonra uzatmanın uzatmalarında penaltı kararı geldi.

Neyse...

Halis Özkahya bir şekilde kırmızı kartını gösterdi. Bundan sonra Meireles'in yaptığı hareketler, gösterdiği aşırı tepkiler fazlasıyla gereksizdi. Burada cezasının artmasına neden olacak bazı reaksiyonlar gerçekleşti.

Ancak yine bizim televizyon ekranlarında göremediğimiz bir şey oldu.

Halis Özkahya raporuna Meireles'in kendisine Portekizce küfür ettiğini  ve tükürdüğünü yazdı.

Oysa daha birinci devre gösterdiği sarı kart sonrasında bu ikilinin arasında her ikisinin de ortaklaşa kullandıkları bir dil vardı; konuşuyor, diyalog kuruyorlardı.

Ancak sonra her ne oluyorsa, bütün yabancı futbolcular orada İngilizce bir şeyler söylerken Meireles Portekizce konuşmaya başlıyor.

Neden?

Bir şekilde haksızlığa uğradığını düşünen biri neden karşısındaki adama anlamayacağı bir lisanda konuşmaya çalışsın?

Hadi küfür etti diyelim onu Portekizce yaptı; peki derdini niye İngilizce anlatmasın ki?

Bizim izlediğimiz görüntülerde Meireles, Halis Özkahya'nın ağzının içine girecek kadar yaklaşıp sürekli bir şeyler anlatıyor.

Ancak raporda iddia edilenin aksine tükürük göremiyoruz.

Ayrıca bir başka ayrıntı; Meireles sahayı terk ederken gerçekten tükürüyor. Biz futbolcunun istediğinde nasıl tükürdüğünü net olarak görüyoruz. Detaya girmeye gerek yok, ne demek istediğimiz anlaşılıyor sanırım...

Peki, Halis Özkahya neden futbolcunun cezasını arttıracak şekilde rapor düzenlemeyi tercih etmiştir?

Çünkü ortada iki fiil vardır; biri hakaret karşılığı 3 maç, ikincisi tükürük; 8 maç!

PFDK, Meireles'e 3+1 maç ceza verse bugün bunları konuşma ihtiyacı duymazdık. Çünkü sebebi her ne olursa olsun ortada aşırı bir tepki vardır.

Ancak kimsenin görmediği bir başka eylemden ötürü futbolcunun neredeyse Türkiye'deki futbol kariyerinin bitirilmeye çalışılması soru işaretlerini beraberinde getirmiştir.

Bu şekilde adalet sağlanamaz.

Böylesi kararlarla PFDK hakemlerini koruyamaz, aksine onların inandırıcılığının, güvenirliğinin kaybolmasına zemin hazırlar.

Bugün bu karardan memnun olanlar ortadan olan bitenin ne olduğunun farkında değiller mi?

Neden hakem hatalarını en fazla eski hakemler tartışıyor, konuşuyor, yeri geldi mi en ağır şekilde yerden yere vuruyor? Arkadaşlarını acımasızca eleştirme duygusu nereden geliyor?

Niçin MHK bütün eleştirilerin odağında yer alıyor?

Neden en küçük ve basit bir hakem hatasında kulüpler ayağa kalkıp, sert mesajlar veriyor?

Fırat Aydınus'un Caner Erkin, Halis Özkahya'nın Raul Meireles kararlarında ve raporlarında yapmaya çalıştıkları şey hakemlik kurumunun ötesinde bir yere denk düşmektedir.

Bu bir çeşit taraf olma duruşudur. Bu bir şartlanmışlık, algı kayması olabilir.

Hakemler, hakimler taraf olamazlar.

Hadi arada kaynadı bazı hakemler taraf olsalar da buna önce MHK sonra PFDK olmadı Tahkim izin vermemelidir.  

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com 

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..