Galatasaray sanıldığı gibi tozpembe değil

Akşam alınan rahat galibiyet Galatasaray’lı arkadaşlarımızın ağzının suyunu akıtabilir. Hata bazıları bugünden şampiyonluklarını ilan edebilir. Ama ben şunu söyleyeyim iş o kadar kolay ve tozpembe değil. Akşam rahat galibiyet alması Galatasaray’ın süper futbolu ve güzel pas trafinin sonucu değildi. Akşam ki alınan galibiyet Rüştü ve defans grubunun Galatasaray’a bir hediyesi idi. O düzeyde ki geçen senenin şampiyonuna yakışmayacak futbolu ile maçı veren Beşiktaş’ta suç kimin?

Mustafa DENİZLİ mi?

Akşam Denizli’nin leş kargaları dediği adamları koysan belki daha iyi bir kadro çıkartırdı. Tello geçen sene şampiyonluğu kazanan oyuncuların başında geliyor. Bu sene ise, ilk 18’e giremiyor. Rakımın çekirdeğini oluşturan takımlar ise, yedek kulubesin de. Bu kadroyu gören kişi Salı günü önemli maç oynayacağını tahmin eder. Ama der ki sanırım kötü bir takımla kendi evinde oynuyor da, bundan dolayı dinlendiriyor futbolcularını. Ama durum öyle değil, sezonun en iyi takımı ile oynuyorsun.

Rüştü ve savunma mı?

Olabilir, yeniler gollerin hepsin de bir hata vardı. İlk gol hem Rüştü hem savunma, ikinci gol tamamen Rüştü, üçüncü gol tamamen defans. Eğer sen Ali Samiyen’de üç hatalı gol yiyorsan oradan bu mağlubiyeti alırsın. Sezonun en az gol yiyen takımı bir maç ile, en çok yiyenler arasına girdi hemen.

Sonuçta

Galatasaray şahane bir futbol oynamadan kazandı. Bu durumda bile Beşiktaş kazanabilirdi. Denizli’nin kredisi bitmek üzere, bence bitti ama M. United maçı bekleniyor. Alacağı bir farklı mağlubiyet onu gönderir. Zaten bir Denizli klasiği yaşanıyor. Yarım takımı alma ve şampiyon yapma. Arkasından kötü bir sezon ve takımdan kovulma.