Gemiyi ilk fareler terk eder…

Bir kısmı günümüz şartlarına pek uymuyorsa da, çok ilginç atasözlerine sahibiz. Yazıya başlangıç olarak aldığım atasözü de bunlardan biri. Aslında fareler çok akıllı hayvanlar. Onların bu hayatta kalma mücadeleleri mecazi anlamda insanları hiç de mutlu olmayacağı şekilde anlatıyor.

Medyayı dikkatli ve sürekli takip edenler bilirler ki, emirleri okyanus ötesinden aldığı kabul edilen bir gurup sözde liberal yazarçizerin adeta iktidarın bendesi veya ücretli övücüsü olarak çalıştığı kabul edilir. Bunlara bazı sözde bağımsız gazeteler de dâhildir. Hangi yazarlardan söz ettiğimiz açıktır. Başbakanın “bu gazeteleri almayın” dediği gazetelerin dışında kalan gazeteler de okyanus ötesinin emir ve finansmanı ile çalıştığı söylenir.

ABD Recep beyden vazgeçtikten sonra, Recep beyin azıcık tepkili davranışları karşısında bu yazarlardan bazıları ufak ufak yan çizmeye başladı. M.Ali Birand, Cengiz Çandar gibi.

Başbakanın son İsrail çıkışı ise yakın çevresindekilerin de kaçış moduna girdiğini gösteriyor. Başta Akif Beki’nin dış işleri bakanı Ahmet Davutoğlu üzerinden başbakanı eleştirmesi, bu günkü yazısında da Ahmet Hakan’ın başbakanı eleştirmesi kaçışın ne boyuta ulaştığını gösteriyor.

Sırtını ABD’ye dayayarak iktidar olan ilk parti AKP değildir. AKPnin şansı kendinden önce ABD vesayeti ile iktidar olanların sonunu bilmesidir. Bu bakımdan kimseye dert yanamayacaktır. Etrafındakilerin bu kadar hızlı kaçışı, seçimlerin normal tarihine kadar beklenmeden bir seçim ihtimalini güçlendiriyor. Görülen o ki, geçen her gün AKPnin aleyhinde işliyor…

17/06/2010