- Kategori
- Ben Bildiriyorum
Giden mi? Kalan mı?
Ve gözyaşlarımızın en derin sunağıdır sessizlik, damla damla dökülür içimizdeki acı gülüşlerin gölgesinde. İsimsiz, sorgusuz, sualsiz, kimliksiz bir adanmışlık taşıyoruz boynumuzda madalyon niyetine. Kurban edilişlerimizin dilinde prangaya vurulmuş bir tutsaklık belki de insansı hallerimiz. Kendimizi ararken hep gitmeler pay düşüyor yüreğimizden. Kendimizi ararken hep acıyan uzuvlarımızdan tutunuyoruz dar ağaçlarına. Boynumuza geçirilen urgan misali taş kesiliyor hislerimiz / üryan düşüncelerimiz / kimsesizliğimiz. Biz kendimizi ararken kalanın gülüşlerinde maskelenen gözyaşlarını bile bile gitmeleri hak sayıyoruz!
Giden olmak mı?
Kalan olmak mı?
Yoksa sımsıkı tuttuğun yerde asılı kalmak mı?
Ne gitmeler ıstiyorum ne de kalmalar.
İnsanca yaşamak istiyorum yılların seyrine yenilmiş yorgun düşüncelerinin kıyısında hayatın.
Arafta hüküm süren bir suskunluğun girdap misali kayboluşuyum belkide...........