Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Borsa Mühendisi Serdar Şimşek

http://blog.milliyet.com.tr/borsamuhendisi

24 Ekim '19

 
Kategori
Spor
 

GS - Real Madrid/ 10'suz Olmaz!

Değerli Milliyet Okuyucuları,

10 Numara Metin Oktay ile Galatasaray Ruhuna kazınmış bir formadır. Elini kalbine götürerek verdiği poz “Metin Oktay Duruşu” olarak Türk Futbol tarihine geçmiştir. Tabi biz Metin abimizi izleyemedik ama hep dinledik.

Fakat izleyip, gördüğümüz 10 numaralar da oldu. Örnek Prekazi. Tanju Çolak her ne kadar 10 numaralı formayı giyip Avrupa Gol kralı olup, altın ayakkabı ödülünü kazansa dahi, 10 numara pozisyonunda oynayan kişi 8 numara giyen Prekazi idi. Bu takım Kupa-1 de Avrupa 3.sü oldu

Fakat akıllarda kalan ve bir tarih yazan, çıtayı yükselttik diyenlere inat çıtayı alıp gelen ve UEFA ve Süper Kupa Şampiyonluğu yaşayan ve yaşatan efsane 10 numaramız ise malumunuz Hagi’dir. Hagi için yapılan “10’un Hikayesi” adlı belgesel her Galatasaraylının izlemesi gereken bir şaheserdir. Özellikle Süper Kupa maçında dünkü maçtaki gibi Real Madrid saldırıp, oyunu domine etmişken orta sahayı geçip kaleye attığı şut gol olmasa da, Galatasaray’ın kendine gelmesini sağlamış ve bir anda oyunun çehresi değişmiştir. Hagi’yi anlat anlat bitmez ki!

2008 sezonunda Kewel, Arda, Lincoln ve Baros’lu takım Avrupa’da neredeyse büyük bir zafere daha imza atacaktı. Evimizde Bordeaux’u 10 Numara giyen Lincoln’ün yürüyerek adam geçip Arda’ya attırdığı gol hala akıllarda. 3-1 den 3-3’e gelen maç son dakika Sabri’nin golü ile 4-3 bitmişti. Maç sonrası başkanımız Adnan Polat, UEFA kupasını bu sefer Fenerbahçe stadında kaldırmak istiyoruz deyince ortalık karıştı. Fenerliler her gün ölüp ölüp dirildi. Hamburg maçında 2-0 öne geçip 2-3 yenildiğimiz maç sonrası derin bir nefes aldılar. Ama en büyük sorun Bülent Korkmaz’ın Lincoln’ü kesmesiydi. Bu belki bir Avrupa şampiyonluğunu daha, belki bir Türkiye şampiyonluğuna mal oldu.

Yine bir Fatih Terim döneminde, Real Madrid’e elensek de gönüllerde taht kuran bir başka 10 Numara Sneijder idi. Özellikle 2 gün karda kışta oynanan Juventus maçında turu getiren golü hala hafızalarımızda.

Neden bu kadar 10 numara anlattım size peki? Dün de yine bir Real Madrid maçı vardı. 10 numarayı bu sefer, Sneijder henüz Galatasaray’dan ayrılmadan giyen bir Belhanda vardı sahada. Sahada vardı diyoruz ama olmasa daha mı iyi olurdu acaba? Sahi hangi Avrupa maçını kazandırmıştı bize bugüne kadar hatırlayan var mı aranızda? Bir oyuncu kötü olabilir, formsuz olabilir ama lakayıt oynayamaz, artistik hareketler yapacağım diye top kaybı yapamaz. 10 numara sorumluluk almaktır, bunalım anında ateşleyendir. Bakınız Melo’ya, O da 10 numara giydi ilk geldiğinde. Pozisyonu orası değildi ama ateşleyen, takımı ayakta tutan, sorumluluk alandı. Bulduğu tek pozisyonda kaleciye topu nişanlayan Belhanda, bu yetmemiş gibi çıkarken ıslıklara karşılık vererek sözleşmesini gönülllerde bitirdi. Top kayıpları bir yana asıl seyirciyi kaybetti.

Maçı anlatmaya zaten gerek yok. Seri de Belhanda’ya katılınca golü yedik ve Muslera yine 6 yememizi önledi. Ah Falcao olsaydı dedik. İyi bir Lemina’ya ihtiyacımız olduğunu gördük. Fatih hoca da tüm bunların farkında. Ama bazı oyuncuları satmak için böyle maçlarda oynatmak zorundasınız, Belhanda da bunlardan birisi sadece!

Herkese sarı kırmızılı günler dilerim

Saygılarımla

Serdar ŞİMŞEK

Twitter: @spormuhendisi

 
Toplam blog
: 98
: 237
Kayıt tarihi
: 18.08.10
 
 

Herkese selamlar, Ben Serdar Şimşek. İzmir Ödemiş doğumlu olup, Elektronik mühendisi, işletme Lisan..