Halimizden biri

İnsanların iyi niyetli olduklarını düşünürüz çoğumuz. Bizden birisi talepte bulunursa geri çevirmeyi düşünmeyiz. Toplumumuzun genelinde isteyene vermek gerektiğine inanırız.

İnsani olarak yardım dilenen kim olursa olsun ihtiyacını karşılaması için elimizden geleni arkamıza koymamız gerekir. Şöyle düşünürüz genelde de ihtiyacı olmasa dilenmez.

Özellikle Büyükşehirlere gittiğimizde nasıl tanıyorlarsa yabancı olduğumuz kente yeni geldiğimizi adı gibi biliyorlar bende buna şaşırıyorum.

  Sokaklardaki insanları atlayarak bir bakarsınız sizden birisi zor durumda olduğunu anlatmaktadır. Yıllarca okuyan kişilerin bile cümleleri akıcı olarak konuşmakta zorlandığı halde dilenenler cümlelerinde hiç yanıldıklarını görmedim.

O kadar mahareti olan kişilerinde avuç açmaları hiç anlamlı değil. Onun yerine kendinin emeğiyle geçinmesi dini öğüttür.

O kadar dalavere çeviriyorlar ki insanın aklına gelmesinin hiç mi hiç aklına gelmeyen taktiklerle size dudak ısırtabiliyor.

Ankara’ya genelde rahatsızlıklarımızda gideriz. Hastayızdır, doktora muayeneye gitmişizdir. Hastanelere yakın mekânlarda size içten dualarla yalvarılır. Yalvarışlara kulak asmasanız yakınız bile sizi kınar.

Oradaki dönenleri bilmeyenlerin merhamet duyguları kabarır. Aslında sizin kutsal duygularınızı sömürmektedir. Yalvaranların ülkemizin insanın iç dünyasını en iyi bilenleri dense abartı olmaz.

Çocuklardan bahsetseniz, hemen çocuğu vardır. Rahatsızdır. Gazete kupürünü poşet dosyaya yerleştirmiştir. Yanına sizin okuyamayacağınız sözüm ona raporu da eklemiştir.

Bu tür insanların yanlış yaptıklarını genelde kentlerde yaşayanlar bildiklerinden daha çoğu kırsak kesime kaymıştır.

Köy köy, kasaba kasaba elinde haberi çıkmış gibi, raporluymuş gibi sahte bilgilerle dilenirler. Bizler art niyetli olmadığımızdan da hemen garibana yardım edelim diye elimizi cebimize atar, üç beş kuruş veririz.

Hastane kapısında çevresinde acil şifa dualarıyla dilenirler. Okulların çevresinde zihin açıklığı duaları yükselir.

Mezarlıkların çevresinde rahmetlileriniz için kendimizin edemediği, bilmediği edebi cümlelerle dualar edilir. İşte insanı en iyi bu sınıf tanır.

Seyahat esnasında kazadan beladan korunmanız için dualar edilir. Gerçekten muhtaç olanlara devletimiz sahip çıkmaktadır.

Bizlerde bu konuda duyarlı olmalı. Her haber gösterene zavallı hastaymış benim çocuğum olsa ne yaparım doğru yapıyor demeden bir kez daha düşünerek hareket edilmeli.

Ülkemizin insanı maalesef her alanda olduğu gibi bu alanı suiistimal etmektedir. Bu arada utanan, çekinen, asıl ihtiyaç sahipleri mağdur olmakta.

  Gerçek ihtiyaç sahibi olan sıkılarak istekte bulunsa hemen cevabımız sizde haberlerdeki kişilerdensiniz denir.

İmkânı olanların yanlışlarının cezasını hatası olmayanlar da çekmek zorunda kalıyor.  Doğru dürüst insanlarında burada hak kaybı olmaktadır.

Her isteyene, her elini açana, her ağzı sahte dualarla yalvaranlara aldanmamak gerek. Sokağın başında farklı mazeret belirten bu tipler, sokağın sonunda daha farklı özürler beyan ederek dilenirler.

Önce gerçek hak sahiplerine malımızdan vererek paylaşmalı. Elbette herkes ülkemizde yanlış yapmaz. Fakat yanlışların duyulmasından dolayı insanlar tedirgin olmakta.

Helalden kazandığımız rızkımızı iyi ve ihtiyaç sahiplerine nasip olması önemli.