Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ocak '09

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Halk demokrasisi geliyor

Halk demokrasisi geliyor
 

Ceyda Akkoyun -Reşit olma yaşı yeni düzende bugünkü gibi 18 değil 21 olarak öngörülmüş. Bunun herhalde haklı gerekçeleri vardır.

Kerim Korkut-Elbette. Yoksa durup dururken niye değişsin? Reşit olmak kanuni haklarını kullanmak anlamını taşır. Reşit sayılma yaşı 21 olmalıdır.

1-) Çünkü 18 yaşındaki bir genç kanuni haklarını nasıl kullanacağının henüz bilincinde değildir. Sahibi olduğu malların alım satımında, ticaret yaparken, bir iş kurarken, evlenirken ve daha birçok hayat olayında bilgi ve tecrübesi yoktur. Bu nedenle haklarını elde edememesi, var olanı yitirmesi, zarara uğraması çok muhtemeldir. Zaten şimdi de 18 yaşın pratikte fazla uygulandığını sanmıyorum. Baba, anne ya da diğer büyükler gencin her şeyiyle kendi menfaatlerini de düşünerek ilgilenmektedirler.

Bir de devlet, anne baba, çevre gencin özgürlüklerini kısıtladıkları için genç”bu aptal adam duvarını” yıkmaya çalışmaktadır. Tanıdığım bir genç kimliğindeki doğum tarihini elle değiştirmişti.”Kafeye sokmuyorlar” dedi. Hay Allah! Çocuğun kafeye girmesini önlemeye çalışacağına kafeyi onun girebileceği hale getir, değil mi? İçerde adam mı kesiyorlar? Genç niye kafeye girmesin? Gerçek demokraside yaşanılan, herkese açık mekânlara giriş çıkış yasağı konulamaz. Herkese açık diyeceksin, sen giremezsin diyeceksin. Allah Allah! Yerim senin demokrasini!

2-)Aslında bugün reşit olma yaşının 18 olması birazda mecburiyetten kaynaklanır. Çünkü genç 21'inde zaten askerdir. Kanuni haklarını kullanmak için ne zamanı ne de imkânı vardır. Kızlarınsa ülkemizde değil 18, 21 30'unda, 40'ında bile kanuni hakları pek yoktur.

3-)Aslında reşit olma yaşını 18'den 21'e almanın asıl nedeni gençlerin gençliklerini yaşamalarını sağlamak içindir. Daha hayatlarının baharında gençler evlendirilerek yaşamın ağır sorumluluğuyla baş başa bırakılmaktadırlar. Gençlerin gençliklerini yaşamaları için gerçekte 5–10 yıl zamanları vardır. Onu da yok tahsil, yok evlilik, yok iş arama gibi nedenlerle ellerinden alıyoruz. Hayatlarının en güzel yılları zaten okul denen dört duvar arası bir nevi hapishanede geçiyor.

Tabi biz sadece rakamsal bir değişiklik yapmıyoruz.

Şöyle ki: Bugün bazı kimseler tek "erkek" çocuğunu hemen evlendirmek istiyorlar.
Pek mantıklı olmasa da şu ya da bu gerekçeyle daha genç 15–16 'sındıyken bunu yapıyorlar. Bugünkü düzen anne babalara sadece "kuşları vurun" demiyor ayrıca sapanlarını da ellerine veriyor. Yani 15 yaşındaki çocuğun yaşını büyütüp evlendirmeleri için anne babalara kanuni açıdan imkân tanınıyor. Bu şekilde evliliğin iyice incelendiğinde abuk sabuk bir gerekçesi vardır. Evlendirelim gelin de tarlada çalışsın, gelin hasta anneye ya da babaya baksın gibi. Evlenmenin evlenme dışında bir nedene bağlı olarak yapılması cehaletten başka bir şey değildir. O, gelin değil kendilerine uşak arayanlar şehirden böyle bir gelin götürsünler de göreyim.
İşte yeni düzen reşit olma yaşını 18'den 21' çıkarırken her ne şekilde olursa olsun "yaş büyütme ve küçültmeyi yasak ettiğnden"hiç kimsenin 21 yaşına basmadan evlenmesi mümkün değildir.

4-)İşin bir de tıbbi yönü var.15 yaşındaki kız yaşı büyütülüp evlendiriliyor. Ne kadınlığı biliyor, ne evi, ne evliliği ne de çocuk doğurmayı bakmayı biliyor...
Akıllı(!) yaşlılarımız:"Biz 12 yaşında evlenip çocuk sahibi oluyorduk" diyeceklerdir. Haklı söylüyorlar ama bu büyüklerimiz bir şeyi unutuyorlar. Bugün ülkemizde 8, 5 milyon kişi özürlü. Ve bunda en büyük sorumlu kendileri. Doğur doğur sakat bırak ölsün toprağa göm. Bravo doğrusu. Değil miki onlara göre"Allah alıyor, Allah veriyor."Ülkede gerçek anlamda bir değişimi gerçekleştirmek için almamız gereken çok uzun mesafe var.

Ayrıca erken evlendirme genelde art niyetli, menfate dayanan, evlenene pek sorulmayan ilkel bir şekilde yapılıyor. Ne sevgi, ne âşık olma, ne evleneceği kişiyi tanıyıp görme pek olmuyor. Hele de yaş büyütenler yangından mal kaçırır gibi bir acele bir acele işlemleri tamamlıyorlar ki... Genç bir iki tatlı söze, bir iki bileziğe kanıyor.

Elbette 21 yaş olmakla tüm bu ilkellikler önlenecek değil.

Yeni düzenin bunu sağlayan bir sürü başka sistemi var. Evlilik birimi, Erişkinlerin eğitimi gibi.

Ceyda Akkoyun-Peki, oy kullanma, askerlik, miras.

Kerim Korkut-Oy kullanma önemli. Kimlikle oluyor. Çünkü çok önemli. Ülkenin düzenini belirliyorsun. Oy merkezleri teknolojiyle dizayn edilmiş ancak okuma yazma bilen herkesin kullanabileceği kadar basit. Kimliğini "evet" veya "hayır" kutularından istediğin birinin içine sokuyorsun sistem senin tercihini kayıt ediyor ve kimliğin geri geliyor.1 dakikalık bir olay. Amaç herkes kullansın. Sistemdeki kayıtta yoksan, 21 yaşının altındaysan kimliğini kutu kabul etmiyor yani oy
kullanamıyorsun. Yoksa 5 yaşında çocuk da gider oy kullanır. Ayrıca kimlik bilgilerin kayıt edildiği ve oy kullandığın kayıtlara geçtiği için tekrar sokmaya kalkıştığında oy kutusu kimliğini kabul etmiyor. Ben bugünkü ülkemizdeki bilimsel ve teknolojik düzeyle bu sistemin kurulabileceğini düşünüyorum. Bugün mükerrer oy sorununu çözemeyen yöneticilere duyurulur. Bilim ve teknoloji her sorunu çözer. Yeter ki onu öğrenelim ve kullanmayı bilelim.

Yeni düzende mecburi askerlik kalkıyor. Şimdi de zaten kısalta kısalta neredeyse bir gün kaldıracaklar. Yerine profesyonel askerlik geliyor. Reşit olmanın askerlikle bir ilgisi kalmıyor.

Çocuk 21 'ine değdiği gün zaten otomatik miras paylaşımı yapılıyor. Sen hiçbir şey yapmadan kısa bir süre içinde babanın varlığından hissene düşen mal para vs.nin yazılı olduğu "varlık belgeni" miras birimi sana getiriyor. Şimdiki miras olaylarıyla karşılaştırıyorum da hani diyoruz ya halkımızın bir kısmı cahil falan bence bu ülkeyi yönetenler de en az bunlar kadar cahil. Adam 3 kuruş para mal vs alacak anasından emdiği süt burnundan geliyor. Yazık, gerçekten çok yazık. Bu ülkenin insanlarının "Oh be!" diyebilmeleri için"Ağaç Hareketi" düzeninin bu ülkeye mutlaka gelmesi gerekiyor.

Ceyda Akkoyun-Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim

Kerim Korkut-Ben teşekkür ederim.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..