Hayat Bazen Tatlıdır Hayat Bilgisi'ni yeniden canlandırdı!

Dizi sektörü içerisinde sık sık başvurulan yöntemlerin başında eskiden yayınlanmış ve yeni yapım ile benzerlik içeren hikayelerden yararlanmak geliyor. Bu durum bir örneğin etrafından hareket ederek yenisini oluşturmak şeklinde bir yolun oluşturulmasını da sağladı. Ancak büyük ümitlerle ve dört elle sarılınan bu yöntem sık sık kopya koyun esprilerinin yapılmasına neden oldu. Bu türden yeni bir örneğe daha dün gece sahip olduk.

Star ekranlarında başlayan ve Süreç Film yapımcılığında hazırlanan Hayat Bazen Tatlıdır'dan bahsediyorum. Başrollerinde Birce Akalay, Kanbolat Görkem Arslan, Ufuk Özkan gibi isimlerin olduğu yapım uzun süredir ekranlarda dönen reklamlarının ardından sonunda görücüye çıktı. Bu görücüye çıkış her yeni dizinin başlangıcında olduğu gibi heyecan yaratsa da, bazı tartışmaları da beraberinde getirdi. Çünkü dizinin konusu ve bazı karakterleri ciddi benzerlikler içeriyordu. Yani en başta bahsettiğim yöntemin kullanıldığına dair kokulara ulaşılmıştı.

Öncelikle dizinin Pis Yedili ve Hayat Bilgisi gibi okul dizisi örneklerinin yazarı Gani Müjde'nin elinden çıktığını söyleyerek başlamamın nerelerden örnek alındığı konusunda ipucu vereceğini tahmin ediyorum.

Dizinin en baş noktasında yer alan Hayat karakteri sıkıntılı bir okulda öğretmen olarak bulunan, kendisinden yaşca küçük kız kardeşi ile birlikte yaşayan ve bulunduğu okulun paragöz müdürü ile mücadele etmeye çalışan güçlü bir kadın imajı çiziyor. Ayrıca Hayat hocanın bir de bir Vosvos'u var. (Anadol bulamayınca Vosvos olmuş tabi.) Şimdi bunun tamamen Hayat Bilgisi kopyası olmasını geçiyorum. Dizide yer alan zengin çocuklarının züppelikleri ve etkileme güçlerinin Pis Yedili'ye selam çakmasını görmezden geliyorum. Sık sık olayların olmasını ve öğrencilerin kendi içerisinde çatışmasının Arka Sıradakiler'i andırmasını falan da fark etmedim.

Amaa... Ülkedeki bütün örnek okul dizilerini sentezleyerek yeni bir dizi yapmanın mantığını çözebilmiş değilim. Dizi ne kadar reyting alır bilmem ama izleyicinin bu kadar basit konu oluşturma çakallığını yemeyeceğini düşünüyorum. Başroldeki üç ismin hatrına ve Birce Akalay'ın her yapımda olduğu gibi devleşmesinin yüzü suyu hürmetine dizi izlenir diyorum.

''Birce Akalay'dan Afet hoca, Ufuk Özkan'dan Amil bey yaratmak ne kadar doğru?'' sorusunun cevabını ise elbette sizlere bırakıyorum.

ANIL KOLDAŞ

NOT: Milliyet Blog sayfası içerisinde yazdığım tüm yazılar birebir alınarak ve üstüne saçma başlıklar koyarak başka sitelerde ASLA yayınlanamaz. Aksi takdirde yasal işlem ile karşı karşıya kalmanız muhtemel olacaktır.