- Kategori
- Şiir
Hayat çirkin ördek yavrusu
Bilirsiniz... Yaşam nasıl altüst olur... Sesler tanınmaz, adımlar atılmaz, otobüs gelmez olur...
Ağzınızın tadı bozuk, hiç bir yemek dünün tadında değildir...
Bilirsiniz...
Ezbere tuttuğunuz her dikiş, patlayıverir olmadık yerlerinden.
Kimi zaman susmasını dilediğiniz dillerin, konuşsun diye feryadını edersiniz..
Sonra suskunluğa da alışırsınız...
Yokluğa..
Bir zaman sonra öyle alışırsınız ki duvarlara;
Ses delip geçemez duvarlarınızı...
Halbuki elleriniz kaç gece parçalamıştır o duvarları, renk olup aksın diye...
Yalnızlık kimi gece boyunu aşmış boğmaya çalışmıştır,
Yalvarırsınız içinize, dışınızın bir ele tutunması için..
Öyle alışmışsınızdır ki
Bir omuz size gözlerini açtığı vakit, ilk sığındığınız yer duvarlarınız olmuştur..
Alıştığınız kimsesizlik bırakmaz sizi...
....
Sıcacık bir karın ağrısı hoş gelir,
Yanodalardan özlemelerin şımarık edası
Bir başka bedenin adımlarını biliyor olmak
Sözsüz konuşmalar, kelimelerle savaş altında sevişmeler...
Hep aynı saatte, aynı şoförün kullandığı otobüse binmek
Hep aynı koltuğa oturmak, mazallah yanlışlıkla biri otursa;
Rica minnet-ya da kavga dövüş, yine aynı koltuğa oturmak...
Aynı gazeteciye "günaydın" demek,
Aynı masa, aynı tabaklar
Çatal-bıçak ve hep aynı menüye dokunmak...
Karın ağrısı, alıştığın ağrı mükemmeldir...
....
"Yaşamak alışmalardan sonra, alıştığın herşeyle savaşmaktır.."
http://www.youtube.com/watch?NR=1&v=ob7BEwrddtY&feature=endscreen