Hayata inat gülümse 1 ( Roman )

Aşk bu; Ferhat’ın dağları delercesine yürek ister.

Filizlenip güller gibi Buse Buse açar.

Aşkının ateşinden çölde kavrulurken Yağmur yağarda ferahlarsın.

İşte aşk bu; yüreğin ne zaman Kemal’e ererse,

Aşk aşktır o zaman, olgunlaşıp kendini bulmuştur.

Aşk yürek ister, mücadele ister, aradığını bulmak ister.

Ne zaman ki aradığını bulur, işte aşk aşktır o zaman.

Dışarıda güneş yüzünü hafif hafif göstermeye başlamıştı. Canlıların üzerinde ilkbaharın getirdiği bir mutluluk vardı. Tabiat sabah mahmurluğunu üzerinden atmak istercesine gözlerini ışıl ışıl açmış; uyanmaya, kımıldamaya başlamıştı. Yeni yağan yağmurdan dolayı her taraf mis gibi toprak kokuyordu. Uzun yağmurlardan sonra kendini özleten güneş nihayet görünmüştü.

Parıldayan güneş camdan içeri süzülüyordu arada perdeler onu engellemek istese de o yine de ben geldim dercesine başını sokmaya çalışıyordu. Güneş ışıkları yatakta uzanan Buse’nin gözlerine çoktan değmişti bile. Yataktan hemen kalkarak kendini balkona attı ve kollarını iki yana açarak derin bir nefes çekti. Neşeli bir şekilde gülerek “ evet bugün güzel bir gün olacak” dedi. Buse evin içinde mutluluktan dönüp duruyordu. Dolabındaki elbiseleri teker teker yerlere döküp bir şeyler beğenmeye çalışıyordu. Arkadaşları ile akşam konsere gidecekti. Bu yüzdende de acele ediyor hemen hazırlanmaya çalışıyordu. Fatma Hanım kızının bu telaşlı haline bakarak:

— Kızım alt tarafı konsere gideceksin bu ne telaş! Bak arkadaşların da geldi seni kapıda bekliyorlar.

— Tamam, anneciğim hemen geliyorum.

Odasından aceleyle çıkmış koşa koşa arkadaşlarının yanına gitmişti. Konsere bütün okuldaki arkadaşları gidecekti. Kalabalık bir şekilde cadde de yürümeye başladılar. Ferhat devamlı grupta bulunan kızlara takılıyordu. Bu kadar güzel kızın yanında kıskançlık yapmanın normal olduğunu dile getiriyor ve diğer erkek arkadaşlarıyla kızların kollarına girerek yolda yürüyorlardı. Hepsi şen şakrak bir şekilde şarkılar söyleyerek, ilk önce okula uğradılar, orada bütün gençler toplandı ve her zaman takıldıkları Gençlik Parkına gittiler. Onlar konser başlamadan eğlenmeye başlamışlardı bile. Konserin yapılacağı yere de çok yakındılar. Belediye ücretsiz bir konser düzenlemişti bu yüzden de yoğun bir ilgi vardı. Buna bir de havanın güzelliği eklenince yüzlerce kişi konseri izlemeye gelmişti.

Kemal önceden gelmiş arkadaşlarına yer ayarlamıştı. Gençler tek tek yerlerine oturduktan sonra merakla etrafa bakındılar. Bütün her yer dolmuştu ve herkes eğlenmeye başlamıştı. Buse, müziğin ritmiyle yerinde zıplıyordu. Ferhat, gözlerini Buse’den bir an olsun ayırmıyordu. Buse ise saçlarını rengârenk tokalarla toplamış etrafına muzip gülücükler saçıyordu.

Konsere gelen sanatçılar bir bir sevilen şarkılarını söylüyorlardı. İzdiham gibi kalabalık bütün parçalara eşlik ediyordu. Sanatçılara ulaşmak isteyenler, şarkıları coşkuyla söyleyenler ve yerinde duramayıp oynayanlar. Herkes o an aynı duyguları yaşıyor gibiydi. Herkesin yüzünde mutlu bir gülümseme ve gözlerde parıltılar uçuşuyordu. Gökyüzündeki yıldızlar ve sırayla patlayan havai fişekler bile bu ortak sevince eşlik ediyordu.