hayatı nasıl görürüz?

Bir gün genç adam nereden geldiğini bilmediği yaşlı bir köylü ile tanışıp arkadaş olmuştu. Birlikte kalabalık bir caddede geziyorlardı. Cadde kenarından yürürken yaşlı köylü bir anda durdu ve yol kenarındaki çimenlik alanın içine doğru gitmeye başladı ve küçük bir çiçeğin yanında durdu.

 

Yaşlı adamın ne yaptığını anlamayan genç adamı takip edip izlemeye başladı. Yaşlı adam neşe içersinde küçük çiçeğin altına elini uzatarak oradan bir cırcır böceği çıkardı ve ‘’senin sesin ne kadar güzel ‘’ dedi. Yaşlı adamı izleyen genç hayretler içersinde kaldı. O kadar gürültü içinde küçük bir cırcır böceğinin sesini nasıl duyduğunu anlayamamıştı..

 

Genç yaşlı adamın yanına giderek ‘O kadar gürültü içinde nasıl fark ettin bu böceğin sesini ? ‘ diye sordu. Yaşlı adam kendinden emin bir şekilde gence ‘gel evlat’ diyerek yola kenarına tekrar çıktı ve cebinden bir bozuk para çıkarıp yola attı. Bozuk paranın çıkardığı çınlama sesinden herkes başını çevirip paranın kendilerinden mi düştüğünü kontrol etti. O kadar gürültü içinde herkes paranın sesini fark etmişti. Genç adam durumu anlamıştı.

 

Yaşlı adam anlamlı bakışlarıyla gence; ‘’neyi önemli hissedersen her şeyi ona göre görür,duyar ve fark edersin’’ diyerek asla unutamayacağı hayat dersi verdi.