Hayırlı haber; sınavlar kaldırılıyor, dersaneler kapanıyor!

Başbakan Erdoğan açıklıyor: Dersaneler ya lise olacak, ya da kapanacak!

Son zamanların en hayırlı haberlerinden birisidir bu. Dünyanın başka hiç bir ülkesinde örneği bulunmayan bu "para çarkı" nın sonu gelmeliydi artık.

Devlet liselerine parelel para tuzağı olan bu kurumlar, aslında eğitim adına ciddi bir katkı da vermiyorlardı ülkemiz gençlerine...

Kuruluş amacına uygun olarak, sadece sınava hazırlayıcı ezbere dayalı bir öğretim ve nihayet para kazanmak...

Amacı para kazanmak olunca, öğrenciyi 'patron' olarak gören patronların olduğu bu kurumlarda bizim anladığımız anlamda bir "insan eğitimi"nin olması da söz konusu olamazdı.

Yıllarca bu ülke insanı sömürüldü. Dersaneye gitmeden üniversiteye girilmez dayatması, yememizden içmemizden kesilerek buralara paralar yatırmamıza neden oldu.

Dersaneler giderek büyüyen bir sektör haline geldi. Para getiren her sektör gibi, para kazanmak isteyen herkes- çoğu eğitimle hiç bir ilişkisi olmayan kişiler bunlar- dersaneciliğe soyundu.

Şehrin merkezinde iki apartman dairesini kıralayıp "okula" dönüştürdüler... Ardından gelsin paralar...

Son yıllarda ise tam bir zülum çarkı olmuştu dersaneler... Atanamayan gencecik öğretmen adayları buralara düşüyor ve karın tokluğuna çalıştırılıyordu. Aylığı 500-600 liraya; hatta hiç ücret almadan çalışan- hem de eşek gibi çalıştırılan- gençler biliyorum.

Dersaneler arasındaki rekabette öne çıkma çabası tamemen "öğretmenler" üzerinde yapılmaya başlanmıştı. Öğretmen oturmasın diye saldalyesiz, masasız sınıflar; sürekli izlemek için tuvaletler dışında her yene konmuş kameralar...Yok, bire bir dersler ve hatta öğretmenleri evlere göndermeler... Bütün bunlara karşılık iyice karın doyurmaz hale gelen ücretler!..

Emekli olduktan sonra, bu öğretim yılı başında bir dersane denemem de benim oldu. İki ay zor dayandım. Daha doğrusu, benim "eğitmeye" dayalı çabalarım dersanenin ezberletici yapısına uymadı... Çünkü burada eğitim istenmiyordu... Sadece sınava yönelik ezberleteceksin ve sınav sonunda çocuk hafızasından tamamen silecek bunları...

Ben bu "hapçılığı" yapamadığım için, (ya da bu haksızlıkları kameralar önünde dile getirdiğim için) nazikçe kovuldum. Aldığım ücrete bakınca buna kovulmak değill "kurtulmak" denirdi... Ben de bu düşünceyle sözleşmemizdeki tazminat maddesini falan düşünmeden kendim istifa edip çekildim bu sınavı paraya çeviren kurumdan.

Evet, dersaneler bugün gencecik öğretmenlerin cep harçlığı için köle gibi çalıştırıldığı ticarı kurumlardır, başka değil.

Hükumetin bunların kaldırılması ya da liseye dönüştürülmesi yönündeki kararını otuz yıllık bir eğitimci olarak yürekten destekliyorum.

Hayırlı, uğurlu olsun!