Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Kasım '15

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Hayri Temür yalnızlığın kelimesi Aşk

Hayri Temür yalnızlığın kelimesi Aşk
 

YALNIZLIĞIN KELİMESİ AŞK


”Kültür Televizyonu’nda YAŞAMA SANATI” adı altında bir programda sanatın her dalından konukları ağırlıyorum.

Bir yazar olarak yazar konuklarımla yazmayı konuşuyoruz.

“Neden yazarız?”

“Nasıl yazarız?”

Bazen de kitabı yayınlanmış, bir hayli de ilgi görmüş özellikle genç yetenekli yazarlarla programda bir araya gelemesek bile röportaj yapmak bu soruları sormak ve tanıtmak adına da bir araya geliyorum.

 

Konuğum genç bir yazar. Hayri TEMÜR,

“YALNIZLIĞIN KELİMESİ AŞK’tır” diyor. Ben de soruyorum.

“Bize biraz anlatır mısın?

“Bazen insan kendini o kadar yalnız hisseder ki, konuşacak kimseleri bulamaz etrafında. Hep öyle değil midir aslında? O kadar debdebe ve kalabalık arasında yapayalnızsınızdır. Sizi dinler gibi görünür insanlar ya da hiç dinlemezler. İşte bu kitabı kendini yalnız hissedenlere arkadaşlık, yoldaşlık yapmak için kaleme aldım. Geceleri başuçlarında onları yalnız bırakmamak için yazdım.”

“YALNIZLIĞIN KELİMESİ AŞK”

Yalnızlık ve Aşk.

Yalnız kalınınca mı aşk olur, yoksa Aşk olunca mı yalnız kalınır?

Genç yazar:

“Okuyucular kitaptaki her satırın ruhlarının derinliklerine nakış bakış işleneceğinden emin olabilirler. Kalpten bir hissediş paha biçilemez bir duygudur çünkü. Ben bu kitabın kalplere ulaşacağını ve yürekten hissedileceğini umuyorum. Çünkü bu kitap artık benim değil. Benden çıktı, okuyucuların gönüllerine akacak inşallah. Yani aslında sizin, bizim, hepimizin kitabı Yalnızlığın Kelimesi "AŞK"

Hayri Temür’a bir yazar olarak sormak istediğim sorularım var. Mesela:

“Bir insan neden yazar ya da neden yazmalı?”

“İnsan, sahip olduğu fikirleri beyan etmek, paylaşmak için yazmalı bence. Deşarj olmak için yazmalı. İnsan bazen o kadar doluyor ki, rahatlaması için kâğıda dökmesi gerekiyor içindekileri.”

Peki bu kadar mı?

“Elbette değil. Yazmak yalnızlığa da iyi geliyor.  Anlatmak istediklerinizi şikâyet etmeden, sıkılmadan dinler sizi o kar tanesi gibi bembeyaz kâğıt parçası.”

O zaman yazabiliyorsa yazmalı insan diyelim. Peki, sen yazmaya nasıl ve ne zaman başladın?

“Üniversitenin son senesinde başladım yazmaya. Yıl sonu projesi olarak bilimsel bir makale yazmamız gerekiyordu. Kısa bir köşe yazısıydı.

"Her Şey Dâhil Sistemin Turizme Etkisi" başlıklı bir makaleydi. Yayınlandı ve çok okura ulaştı. Sonrasında hep yazdım.”

Hayri Temür, “Kalpten bir hissediş paha biçilemez bir duygudur” diyor.

O kadar güzel şeyler yazmış ki kitabında. Okunmalı.

Sadece yalnız kalındığında değil, yalnızlığın ihtimali hissedildiğinde bile okumalı. Bazen kalabalıklar içinde yalnız değil miyiz?

Kitap yazmak ciddi bir emek işi, sabırlı olunmalı ve mutlaka çok okuyup, çok dinlemeli, çok araştırmalı. Emeksiz olmayacağı gibi yüreğinin kapılarının da açık olması gerekli AŞK deniliyorsa…

Hayri Temür, insanları bire bir gözlemleyebiliyor çünkü o bir gazeteci.

Köşe yazıları bir hayli ilgi görüyor, çeşitli haber sitelerinde, yerel gazetelerde ve Dünya Gazetesi’nde makaleleri yayımlanıyor.

Kitap yazmanın ayrıca manevi gücü de o kadar fazla oluyor ki. Genç yazarımız,

“Yalnızlığın Kelimesi “AŞK” benim ilk göz ağrım, ilk çocuğum. Bilirsiniz yazarlar eserlerini çocukları gibi görürler. Aslında onlar için okunup okunmaması da önemli değildir. Önemli olan ortaya bir şeyler çıkarabilmek, kalıcı bir şeyler bırakabilmektir.”

Bence de öyle. Ben inanıyorum ki Hayri Temür, bu kadar ilgi gören ilk kitabından sonra ikincisini de büyük ara vermeden yazacak. Okurlarından duydukları olumlu eleştiriler kitap yazmakta ne kadar doğru bir karar verdiğini gösteriyor.

“Bize kitabından söz eder misin?”

Yalnızlığın Kelimesi "AŞK" esasında şiir-deneme formatında birbirinden bağımsız metinlerden oluşan bir kitap. Kitaptaki metinlerde daha çok melankoli yaşayan birisi var. Aslında hepimizi anlatan birisi… Belki de toplumumuzun, bilhassa da gençlerimizin ruh hallerini yansıtıyor.

İnsanların yalnızlığına ortak olmak için, ruhumun derinliklerinden dur durak bilmeyen bir nehir gibi taşanları onlarla paylaşmak için yazdım aslında ben Yalnızlığın Kelimesi “AŞK”I. Kitapta geçen her metinde okuyucular kendi iç dünyalarından parçalar bulacaklar. Belki daha sonra bir dert ortağı gibi de anımsayacaklar bu kitabı.

Genç bir kalem, yüreği AŞK’la dolu. Yazmalıyım diyor. Eee daha ne olsun?

 

 

Nazan Şara Şatana

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....