Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Haziran '07

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Hormon mu tehlikeli ilaç mı tehlikeli?

Hormon mu tehlikeli ilaç mı tehlikeli?
 

Özellikle son zamanlarda sağlıklı beslenme adına medyada bir çok haberler çıkmaktadır. Bu haberlerde genelde hormonlu yiyeceklerin zararlarından bahsedilmektedir. Bu haberlere bakarak, tüketiciler haklı olarak tedirgin olmakta ve kendilerince önlemler almaya çalışmaktadırlar. Bu haberlere bakarak, tedirgin olmaları gayet doğal bir olaydır. Ama asıl büyük tehlikenin hormonların olmadığını, sebzelerde ki ve meyvelerde ki ilaç kalıntısının zararlı olduğunun bu insanlara anlatılması gerekmektedir.

Hormanlar bitkinin bünyesinde zaten var olan bir şeydir. Peki var olan birşeye neden dışardan ihtiyaç duyulmaktadır? Bunun nedeni, her mevsim istediğimiz ürünün tüketme isteğidir. Bunun için de bitkilerdeki döllenmeyi artırmak için , genelde serelarda hormon uygulaması yapılmaktadır. Hormon uygulamasının ana amacı budur. Fakat burda dikkat edilmesi gereken husus, hormonun doğru şekilde kullanılmasını sağlamaktır. Hatalı kullanıldığı zaman, insan sağlığı açısından zararlı olmaktadır. Bunun çözümü de denetimden geçmektedir. Denetimi sağlayacaklarda ziraat mühendisleridir.

Gelelim asıl büyük tehlikeye;Hormondan da daha tehlikeli olan bitkilerde ki ilaç kalıntılarıdır. İşte tüketicilerin bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Kısaca açıklarsam; İnsanlar hasta oldukları zaman nasıl ki ilaç tedavisi görüyorlarsa, bitkilerinde tedavisinde tarımsal ilaçlar kullanılmaktadır. Her hastalık için farklı fırklı ilaçlar bulunmaktadır. Ve bu ilaçların da, bitki bünyesinden atılma süresi vardır. Teknik olarak ilaçlarda şu terim kullanılır. 'Hasat ile son kullanım sürelerine uyulması'. Ne demektir bu; Bitki bünyesine giren ilaçların, bitkiden atılma süresi vardır. Bu süre, bitkinin türüne, ve ilacın etken maddesine ve dozajına bağlıdır. Kısa bir örnekle açıklayacak olursak; Diyelim ki hasat zamanı yaklaşmış bir meyvede veya sebzede, üretici bir hastalık veya böcek saptamıştır. Ürününün zarar görmemesi için ilaç kullanmıştır. Ve bu ilaçta bitkiden, uygulama zamanıdan 15 gün sonra bitki bünyesinden atılmaktadır. Üretici bu ilacı uygulayıp arkasından 3 gün sonra hasat edip, pazara sunuyorsa büyük tehlike işte burda başlamaktadır. Çünkü ilaç hala bitkinin bünyesinde bulunmaktadır. Ve bu ürünü biz nekadar da yıkasak ta yıkayalım bitkinin bünyesinde olan ilaçtan kurtulma şansımız yoktur. Ve buda son zamanlarda kanser vakaalarının artışına, sağlıksız beslenmeye neden olmaktadır. Sorunun ana kaynağı işte bu küçük ayrıntıda (hasat ile son kullanım sürelerine uyulması) gizlidir.

Bunun en basit çözümü tamamen denetimden geçmektedir. Ve tarımsal ilaçların ruhsatları yeniden güncellenmelidir. Bunu yapacaklar dediyim gibi ziraat mühendisleridir. Ürünlerin denetimi, ilk dikildiğinden ve soframıza gelene kadar olan süreçte devamlı yapılmalıdır. Medyanın da , ilaç kalıntısı konusunda halkı bilinçlendirici haberler yapması gerekmektedir. Yani özetlersek hormonların ve ilaçların kullanılması muhakkak işin uzmanlarınca denetlenmeli ve kullanım dozajlarının ve sürelerinin takibe alınması gerekmektedir. Ancak o zaman, sağlıklı beslenebileceğimiz ürünler sofralarımızı süsleyecektir.

TONGUÇ ÖZCAN
Ziraat mühendisi

 
Toplam blog
: 15
: 1218
Kayıt tarihi
: 22.05.07
 
 

Şehirde doğup büyümüş ve ziraat mesleğini seçerek, milletimizin gerçek efendileri olan KÖYLÜLERİMİZİ..