Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Erdoğan Özgenç DOST MECLİSİ

http://blog.milliyet.com.tr/erdoganozgenc

05 Kasım '12

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hoşgörü

Hoşgörü
 

Savaş çığlıklarının atıldığı bugünlerde, yalanın riyanın siyasi kaygıların gündem yarattığı zamanlarda sığınacağımız limanın adıdır “hoşgörü”, tabi anlayana.

Ha derseniz ki kaç kişi var hoşgörülü olan, bakın işte ona bir diyeceğim yok zira                “hoşgörü” denilen meziyet maalesef çok kişide yok.

Şunu da derseniz hiç şaşırmam; bu ülkenin tepesindeki parti kongresinde kendisini dinleyen ehil olan olmayan genç olan olmayan akıllı olan olmayan ama tamamı biat eden kişilere yaptığı konuşmasında dindarlığınıza da “kindarlığınıza” da sahip çıkın, diye seslenebiliyorsa dinimizin en büyük özelliği “hoşgörüye” ne kadar pay ayırmışız anlayabilirsiniz.

Bana göre “hoşgörü” hiciv sanatının da ana temelidir. Şaka yolu ile anlattığınız bir olayın etkisi inanılmaz derecede yer bulur karşınızdakinde, sinirleri yatışır düşünmesine yol açar gülümsetir ve çoğu kez de susmasına neden olur.

Aslına bakarsanız hoşgörü denilen bir kavram henüz olgunlaşmamış yeşil kabuklu bir cevize de benzer. Yeşildir ama içi acıdır serttir buruktur, yenilen kısmını bir zar kaplar. Cevizden tat almak istiyorsanız bu zarı çıkarmanız gerekir. Yani işin özüne inmeden hoşgörüyü tanımlayamazsınız.

Hoşgörünün eksik olduğu birey ve toplumlarda, yaşamın sürekli çatışma ve kargaşa içinde sürdüğünü görüyoruz. Hoşgörüyü kavramak, yaşamak ve yaşatmak için bilgi, sevgi ve çaba gerekir. Çünkü hoşgörü bireyin kendini psikolojik, sosyal ve felsefi olarak bilinçli bir şekilde kavrayabildiği oranda oluşabilir.

Dar anlamıyla hoşgörü, karşımızda bulunan insan ya da topluluğun düşünce ve davranışlarındaki bizce görülen yanlışlığı, ilk baştan tepki göstermeyerek bunların nedenlerini düşünüp, çabuk ve kesin yargılardan ya da eylemlerden kaçınma bilincidir.

Son yıllarda hoşgörüyü tarif etmek isteyenlerin şu cümleyi etmeleri bana göre abesle iştigalden başka bir şey değildir. “Biri sana tokat atıyorsa öbür yanağını çevir.” Kimse kusura bakmasın bunun adı hoşgörü değil “boş görüdür”.

Son yıllara bakınca da toplumuzun bazı olaylara bazı kişilere ya da bazı kavramlara hoşgörülü olarak bakmaları nedeniyle toplumun ne kadar büyük sorunlara gebe olduğunu gördük ama vazgeçmiyoruz bu anlamsız huyumuzdan yaklaşımımızdan. Bu yüzden de birileri olabildiğince patavatsızlaşıyorlar ve kendini bulunmaz hint kumaşı sanmaya başlıyorlar.

Tarihe saygıları yok insanların onuruna gururuna duygularına düşüncelerine bayrağına özgürlüğüne cumhuriyetine Atasına saygıları yok, hoşgörüden bahsediyorlar ama zerresi yok.

Bırakın hoşgörü duygusunu tahammülleri bile yok…

Geç oldu ama temiz oldu ne mal olduklarını ne düşündüklerini değişip değişmediklerini de öğrendik ama umarım zaman aleyhe işlemeden gereği yapılır.

Hadi “hoşgörünüze” sığınarak bir fıkra ile bitirelim yazımızı, zira hoşgörü kavramı bana göre zamana ve zemine göre anlam kazanmalı kavram kargaşası içinde insanlığa ülkenin birlik ve beraberliğine bütünlüğüne zarar verecek boyutlara asla ulaşmamalıdır.

Kavramların çoğu da beni ve sınırlarımı aştığından ve haksızlık olmaması adına konuyu büyüklerime yani ehillerine bırakıyorum efendim.



Temel ile Dursun yolda karşılaşmışlar. İkisi yabancı değil,

Askerlik arkadaşıdırlar, lakin uzun zaman birbirlerini görmemişlerdir.

Temel arkadaşına rastlamanın sevinci içindedir.

- Oy Dursun, seni çok özledim.

Geçen gece rüyama girdin, sor bakalım nasıl gördüm?

- Nasıl gördün?

Temel başlamış anlatmaya:

- Sen ölmüşsün,

Seni gömdükleri mezarında otlar bitti,

Bizim sarı kız var ya...

- Ee, var; ne olmuş?

- Sarı kız geldi otları yedi, sonra ahıra gidip pisledi.

Baktım “çok değişmişsin.”

Temel, Dursun’un ne demek istediğini anlamış:

Durur mu tabi…

- Ben de rüyanın aynısını gördüm.

Sarı kız otları yedi, gitti ahıra pisledi.

Baktım “hiç değişmemişsin.”

Sağlık ve mutlulukla kalın sevin ve sevmekten asla vazgeçmeyin…

Erdoğan Özgenç

 
Toplam blog
: 846
: 425
Kayıt tarihi
: 26.06.12
 
 

Emekli banka müdürüyüm ama kart vizitimde "insan" yazıyor. Adana'da ikamet ediyorum. Herk..