İçki İngilizlerin işi...

Eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın kulakları çınlasın…  

Babalar gibi ne de güzel satmıştı, Tekel’in içki bölümünü…  

Hatırladınız mı?  

Yıl 2003, Tekel’in içki bölümü, o zamanki yeni oluşan yandaşlara 292 milyon dolara, babalar gibi satılmıştı.  

Geleceği gören, yeni oluşum yandaşlar, içki bölümü satılmadan hemen önce Mey İçki’yi kurmuşlardı. Bu Mey içki öylesine bereketli bir şirket ki, 3 yıl içinde karını aşağı yukarı üçe katlayıp, 2006’da ABD’li Teksas Pacific Group’a (TPG) 810 milyon dolara ederle satıldı…  

Mey içkinin sahipleri, gerçekten Tekel’in içki bölümü ile kardan sarhoş oldular! Tatlı karı görünce, meydanlarda çifte telli oynayanlar, TPG’nin aynı şirketi 5 yıl sonra, 2011 yılının hemen başında İngiliz içki şirketi Diageo’ya 2.1 milyar dolara sattıklarını duyunca, oynamayı bir kenara bırakıp, bir kenarda dövünmeye başladılar.  

Evet, 8 yılda 10 misli kâr...  

Dünkü Sözcü gazetesinin manşeti şöyleydi.  

“Tıksırıncaya kadar kâr ettiler”  

Evet, hem de Tekel’in içki bölümünden!..  

Cumhuriyetin kazanımlarını, babalar gibi satanlar, halka nasıl hesap verecekler?  

Yoksa halk onları fazla ilgilendirmiyor, sadece yandaşlar mı ilgilendiriyor.  

Evet, kendilerini Cumhuriyetin kazanımlarını pazarlamakla mükellef gören zihniyet, bu sorulara cevap verebilecek mi?  

Bu ülkenin kurtuluşunda ve kuruluşunda zerre kadar emeği olmayanlar, ülkenin kazanımlarını bir bir satarken, kimlerin çanak tuttuğunu, kimlerin destek verdiğini, bu satış sonrası daha iyi anlamak pekâlâ mümkün.  

Gördüğünüz gibi halkın malı mülkü çok cüzi fiyatlara satılıyor.  

Özelleştirme diye diye Cumhuriyetin kazanımlarını satanlar, satarken halka gerçekleri anlatmıyor. Halka ait kamu mallarını alanlar, ceplerinden para bile ödemeden, birkaç yıl içinde aynı kurumun karları ile satın aldıkları kurumun parasını ödüyorlar.  

İşte size bir örnek:  

Türk Tlecom!  

Bu günlerde telefon faturaları ile aranız nasıl?  

Benim hiç iyi değil!  

Kendilerince bir ayarlama yapıp, üzerine de 14 lira sabit ücret artı bir o kadar da vergi koydun mu, hiç konuşmasan bile en az 30 lirayı buluyor. Hele biraz konuştuysan, cep telefonundan çok daha pahalıya geliyor.  

Cep telefonları arasında hüküm süren rekabet, maalesef Türk Telecom’da yok. Türk Telecom başlı başına bir tekel! Türk Telecom yetkilileri istedikleri gibi at oynatıp, istedikleri fiyatı halktan koparıyorlar.  

Bildiğiniz gibi Tekelin belli bölümleri kapatıldı. Kapatılmayan bölümleri de satıldı. Zaten satın alanların çoğu, tesisleri yıkıp, tesislerin bulunduğu geniş arsayı kullandılar. Çoğu da aldığı fiyatın sekiz on misline, bu arazileri pazarladı.  

Yani devletten mal alanlar hiçbir zaman zarar falan etmedi. Babalar gibi alıp, kompradorlar gibi kazandılar!  

Bu arada bu kurumlarda çalışanlar perişan oldu!  

Hatırladınız mı?  

Hani geçen yıl Ankara’da hakkını arayan Tekel işçilerine yapılanları?  

Hakkını arayan herkese yapılan muamele onlara da yapılmıştı!  

Bol bol biber gazı, tazyikli su, cop!  

Sonrada dünya literatürüne geçen 4-C uygulaması ile hayatları kaydırılmıştı.  

Aslında meclise bir soru önergesi vererek, kurulacak bir araştırma komisyonu sayesinde, bu güne kadar yapılan özelleştirmelerde bunun gibi kaç ballı soygun yapıldığı tespit edilemez mi?  

Halka ait kaç kuruluş, hangi yandaşa böyle bedava denilecek fiyata verildi?  

Devletin malı babalar gibi satılırken, arada malı götürenler oldu mu?  

Netice itibarı ile devletin malı deniz, yemeyen ….!