İnebolu-Küre yolunda ormanın gözyaşlarının fotoğraflarını çektim

Bugün Saat 15’de İnebolu’dan yola çıktığımda fotoğraf makinamı ayarlamış nelerin fotoğrafını çekeceğime karar vermiştim. Cumartesi günü Ankara’dan İnebolu’ya giderken Küre çevresindeki ormanlardaki kuruyan ağaçlar dikkatimi çekmişti. Otobüsün penceresinden çektiğim fotoğraflar yeteri kadar net değildi.

İnebolu-Kastamonu arasında çalışan minibüsün ön koltuğunda pencerenin yanına oturdum. Yarım açık pencereden denize olta atarcasına fotoğraflar çektim küçük fotoğraf makinasıyla...

İnebolu’dan çıkınca seyrek görünen kurumuş ağaçlar Küre’ye yaklaştıkça sıklaşmaya başladı. Bunlar her mevsim yeşil olan iğne yapraklı ağaçlar... Benim için bu ağaçların hepsi çamdır, çünkü adlarını bilmem... Kurumuş çam ağaçlarının fotoğraflarını çekerken minibüste tanıdıklarla konuştuk. Ağaçların kurumasından herkes endişeliydi. Yaprakların kuruduğunu, gövdelerin hala yaş olduğunu söylediler.

Kimi yerlerde tek başına kurumuş ağaçlar varken kimi yerlerde çok sayıda komşu ağaç kurumuştu. Yolun kenarında kesilen ağaç tomrukları görünüyordu. Kurumuş ağaçların kesilerek ormandan temizlendiğini anlattılar.

Küre’de mola verdiğimizde bir Küreliye konuyu açıp kuruyan ağaçlarla ilgili birşeyler sorduk. Bu konu hakkında konuşmak istemedi.

Bugün yol boyunda gördüğüm bir ormanın gözyaşlarıydı. İnebolu-Küre yolunda ormanın gözyaşlarının fotoğraflarını çektim

Ankara, 21 Mayıs 2008