İnsanlığı "bilim"; bilimi ise ODTÜ kurtaracak...

Gün geçmiyor ki eline silah almış gençler ülkemizi kan gölüne çevirmesin. Gün geçmiyor ki gençler, sadece kendilerinden olmadığı için başkalarının boğazını kesmesin.

Öyle bir gençlik yetiştiriyoruz ki… şehit haberleri, bombalamalar, cinayetler, mekan basmalar, uyuşturucu ticareti, hırsızlık ve yolsuzlukla ilgileri bulunmasın.

Bu coğrafyada tüm bu kötü gidişata rağmen hala iyi şeyler yapmaya çalışan gençlerimiz de yok değil.

Dünyanın en iyi 1000 üniversitesi sıralamasını (Center for World University Rankings-2015) hepiniz görmüşsünüzdür sanırım. HARVARD üniversitesinin liste başı olduğu sıralamada ülkemiz 8 üniversite ile ilk 1000 üniversitenin içine girmeyi başarmıştır.

En iyi 1000 üniversite sıralamasına giren ilk üniversitemiz ODTÜ dür ve listede 470. Sırada yer almaktadır. Yani dünyanın en iyi 500 üniversite içinde sadece ODTÜ bulunmaktadır.

Listeye girebilen 2. Üniversitemiz 623. Sırada, 3. Üniversitemiz 634. Sırada, 4. Üniversitemiz 725. Sırada, 5. Üniversitemiz 742. Sırada, 6. Üniversitemiz 779. Sırada, 7. Üniversitemiz 837. Sırada, 8. Üniversitemiz ise 842. Sırada yer almaktadır.

Dünyanın en iyi 1000 üniversitesi içerisine; Çin’den 83, Tayvan’dan 20, Japonya’dan 74, Güney Kore’den 36, battı batıyor dediğimiz Brezilya’dan 18 ve İspanya’dan ise 39 üniversite girmektedir.

Ülkemizin en iyi üniversitelerinden biri olan ODTÜ’nün bana göre sebebi belli olan bu düşük performansını sorgulamadan önce şunları sorgulamamız gerekir diye düşünüyorum.

-          Dünyada en iyi 1000 üniversitenin içine büyük düşünen, büyük büyük Türkiye’nin neden sadece 8 üniversitesi girebilmektedir?

-          Çok büyük paralar karşılığında, çok büyük hayaller vaat eden özel üniversitelerimizden biri hariç diğerleri neden bu listede yer alamamaktadır?

ODTÜ gibi bir üniversitemizin bile 470. Sıradan listeye girmesi, bozulan ilköğretim, orta öğretim sisteminin ve kötü yönetilen yüksek öğretim sisteminin kaçınılmaz sonucudur. Domino etkisidir.

Bildiğiniz üzere Üniversiteler % lik dilimle öğrenci alırlar. Tıpkı Anadolu Liselerinin giriş puanı her yıl değiştiği gibi, üniversitelerin de puanları o sene sınava giren gençlerin puanlarına göre değişmektedir. Dolayısıyla ODTÜ gibi üniversiteler de bozulan ilköğretim ve ortaöğretim sisteminden nasibini almaktadır. Üniversiteye “girdi” kalitesi ne ise “çıktı” kalitesi de o olacaktır.

Matematikten,  Türkçeden, Yabancı dilden “sıfır” çeken gençler; ilköğretim ve ortaöğretimden getirdikleri bilimsellikten uzak, ezberci eğitim alışkanlıklarını hasbelkader kazandıkları üniversitelerde de devam ettirmektedirler.

Bu alışkanlıkların devam ettiği (adı bende saklı) büyük bir üniversitemizin amfisinden çekilen yandaki fotoğraf aslında durumun vahametini çok güzel özetliyor. Maalesef birkaç üniversitemiz bilimde ilerlemeye çalışırken, birçok üniversitemiz ise yüksek lise eğitimi vermeye devam diyor.

ODTÜ’de okumayı rüyasında dahi göremeyecek siyasetçilerin yıllardır ODTÜ’yü terörist yetiştiriyor diye suçladıklarına hepimiz şahit oluyoruz. Onlara dünyanın en iyi 1000 üniversitesi sıralamasını tekrar göstermek, kim terörist, kim bilim insanı yetiştiriyor açıklamak isterim de içlerinden anlayabilen biri çıkar mı acaba?

Ne dersiniz? Bu coğrafyada insan öldüren gençlerimizin sayısı giderek artarken, bilime kendini adayan ODTÜ’lü genç bilim insanlarımız sizce bir alkışı hak etmiyorlar mı?