Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Şubat '09

 
Kategori
Deneme
 

Işık, daha çok ışık...

Işık, daha çok ışık...
 

Işık!.. Daha çok ışık...


Işık olmasaydı, gölge olur muydu?

Hayır, olmazdı.

Bu yüzden korkmamalı gölgeden; gölgede kalmaktan ya da bir düşüncenin gölgesinde düşünmeye çalışmaktan.

Çünkü, gölgesinde de kalsanız, yine de bir düşüncenin peşindesiniz demektir. Ya da izdüşümünde o düşüncenin.

Yani, düşüncenin izinin düştüğü yerdesiniz (belki de).

Yani düşünce ile ilgilisiniz ya da ilinti içindesiniz.

Işığın çok olduğu yerde, gölge koyu olur...

Gölgesi içinde devindiğiniz ışık, koyu mudur, değil midir?.. Bir zahmet, kontrol edin.

Bir de bakarsınız, günün birinde, ışığın gölgesinde kalmış olan düşünce, fırlayıverir gün ışığına, sere serpe, cas-cavlak.

Bir de bakarsınız, yaşamınızın ivmesi şaha kalkmış, koşuyor.

Bir de bakarsınız, o gölgeli, gri benekli düşünce yumağı, belkemiğini oluşturmuştur hayatınızın.

Ve bir de bakarsınız, yaşamaya başlamışsınız, ansızın, birden bire: (salt) Yaşamaya!..

Bir Garip Orhan Veli, yattığı yerden şöyle seslenir size:

Her şey birdenbire oldu.

Birdenbire vurdu gün ışığı yere;

Gökyüzü birdenbire oldu;

Mavi birdenbire.

Her şey birdenbire oldu;

Birdenbire tütmeye başladı duman topraktan;

Filiz birdenbire oldu, tomurcuk birdenbire...


Evet, birdenbire!

Hayatımızın birden bire değişebileceğini bilmemiz gerekiyor.

Hayatı böyle bir bilinçle göğüslememiz gerekiyor. Üstelik bu bilgiyi sadece edinmiş olmak yetmez; bu bilginin temelindeki düşünceye (ayrıca) inanmak gerekir.

Yaşamımızı kendi ellerimizde tuttuğumuzu, O’nu her an istediğimiz gibi değiştirebileceğimizi ve istediğimiz yöne doğru sevk edebileceğimizi bilmek...

Ve bildiğimiz bu gerçeğe (de) inanmak gerekir.

İnsanların da “kendi kaderlerini tayin hakkı” vardır.

Yaşamlarına sahip çıkabilen insanlar, kaderlerinin ve dolayısıyla da kaderlerinin egemeni olurlar.

Işığa doğru yürümek, kararlı bir biçimde yürümek gerekir.

Işığın gölgesinde kalan düşüncelerden ayıklanmak gerekir.

Işığın gölgesinden sıyrılıp, yaşamın gölgesinde kalmamıza neden olan nesneleri (düşünceleri, inançları, insanları, disiplinleri ve tabuları) yok etmek gerekir.

Işığa çıkmak gerekir... Işığa!

Başlangıçta göz kamaştırıcı (ve acıtıcı) olsa da, ışığa doğru yüzümüzü dönmek gerekir.

Ünlü Alman şairi Goethe’nin, ölüm döşeğindeki son sözlerini her sabah, her öğlen, her akşamüstü, yeniden ve yeniden hatırlamak gerekir.

Şöyle diyor bu “koca Alman”:

- Işık; daha çok, daha çok ışık!..

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..