Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Haziran '11

 
Kategori
Şiir
 

İstanbul'un kadınları...

İstanbul'un kadınları...
 

İstanbul'un kadınları her sabah koşarcasına yürür

Hepsi şık ve güzel

Hepsinde pürtelaş ve acelecilik

Kimi servise, kimi ilk durağa erişmeye çalışır

İstanbul'un kadınları ve kızları her sabah koşarcasına yürür

Her biri diğerinden güzel

Kimi esmer, kimi sarışın, kimi kumral

Tombulu, sıskası, uzun boylusu, kısa boylusu

Hepsi dünya tatlısı

Kimi mevki sahibi, kimi meslek; kimi memur, kimi işçi

Hepsi de baştacı

Her sabah nasıl hazırlanırlar, şaşırıp kalır insan

Pırıl prıl, tertemiz, peri gibiler

Evlerine, evlatlarına, ana babalarına rızık kazanırlar

Ne kutsaldır çabaları, emekleri

Ayakta tutarlar binbir emekle

Ocaklarını, üstelik yurtlarını

Ne çok severler evlatlarını

Canlarını verirler bu yüce varlıklara

Her sabah koşarcasına yürür İstanbul'un kadınları, kızları

Doluşurlar insan kalabalığı otobüslere, trenlere, vapurlara

Zordur

Çok zordur

İstanbul'da hayat

Geceler gündüzlere katılır bir lokma ekmek uğruna

Yağmur yağar kışın üzerlerine

Yoktur çoğunun şemsiyesi

Alırlar beş liraya Çin malı şemsiyeler

Kırılır daha üç adım atmadan, rüzgara dayanmaz

Islanır İstanbul'un kadınları

Öfkeyle yürür sele dönüşen yollarda, kaldırımlarda

Farkında değil belki de çoğu, dünyanın gidişinden

Ama hepsi haberdardır geçimin zorluğundan

Kiminin kreştedir çocuğu, kiminin okullarda

Kiminin de büyükannelerde

Çok mübarektir büyükanneleri yurdumun

Vardır bazılarının emekli maaşı, yoksa da kalmıştır rahmetliden

Kendiliğinden bir imecedir İstanbul'da hayat

Kadınların emeğinden alınmalı nasihat

Kimi gündelikçidir, kimi aylıklı, kimi haftalıklı

Azdır çoğunun geliri

Bir açığı kapatır bu sihirli paralar

Etmez ele güne muhtaç

Öderler her ay taksit taksit; giyime, mutfağa, eve, bankaya, arabaya

Koşuşturmaya karışır umutlar, gelecek ve hayaller

İstanbul'un kadınları, kızları her sabah koşarcasına yürür

İşe, güce, hayallere, geleceğe

Evin direği

Otağın baştacı

Yurdun dayanağı

Şirindir evlatları, güzeldir kendileri

Kimi kapalı, kimi Avrupai tarzda

Hepsi alımlı, gururlu, onurlu

İstanbul sizin, yurt sizin, dünya sizin, gelecek sizin

O sevgi dolu yürek sizin, üreten eller sizin

Her sabah koşarcasına yürür İstanbul'un kadınları

Kimi boşanmıştır, kimi terkedilmiş

Hala da vardır çok mutlu olanı

Hayatı omuzlamış bir biçimde

Kaplandır eğriliğe karşı

Hep zamana, hep kazanmaya yarışı

Dünyanın başka milletlerinden

Kadınlar da karıştı bu yürüyüşe

Kimi kurban oldu çürümüşlüğümüze

İstanbul onlara da oldu mekan

Kimi çocuk bakar, kimi hasta

Çalışırlar nasipleri olan işte

Akılları vatanlarında bıraktıklarında

Burası İstanbul

Zordur

Çok zordur

Burada hayat

Her sabah koşarcasına yürür İstanbul'un kadınları, kızları

Binbir sıkıntı, binbir eziyet

Geçip gider gençlik ve ömür

Günün birinde bir torun gülücüğü

Büyük umut olur emektar hayata

Pierre Loti'nin 1913 İstanbul'u

"Can Çekişen Türkiye" şehridir

Mehmet Nusret'in "1915 İstanbul"u acılar kenti

2011'in İstanbul'u

100 yıl sonrasının Metropolü

Yabancıdır, yabancılarındır sanki

Bankalar, şirketler, tabelalar, adlar hep yabancı

Telaşın, endişenin, koşturmanın, umudun, varoluşun, kazancın ve yitimin şehri

Kimine cennet, kimine cehennem

Beton yığını

Yollar, köprüler, viyadükler, binitler yığını

Sürü sürü araba

Kalabalık mı kalabalık insanlar

Küskün insanlar kitlesi

İstanbul'un kadınları, dünya kadınları

Onurdur, erdemdir; kutsaldır savaşları

Her akşam, her akşam daha bir telaşlıdır İstanbul'un kadınları

Bir adımda ah varılsa eve

Yeni bir emektir, didiniştir akşamlar

Ve her sabah yeniden yeniden koşarcasına yürür İstanbul'un kadınları

Umuda

Bize önlerinde sevgiyle eğilmek düşer sadece

 
Toplam blog
: 323
: 2029
Kayıt tarihi
: 04.09.06
 
 

Yaşanan her hayat en iyi hayattır; yeter ki içinde kötülük olmasın!.. ..