Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '10

 
Kategori
Felsefe
 

İyi, kötü, çirkin

İyi, kötü, çirkin
 

haberkalesi.com


Bir tarihte Gresham kanunu ile ilgili bir yazı yazmıştım. "Kısaca kötü para iyi parayı kovar" cümlesiyle açıklanan bu kanun, Sir Thomas Gresham (1519-1579)'ın adıyla anılır. O zamanlar külçe değerleri nominal değerden fazla olan paralar elde tutulur, diğer paralar tedavülde gezerdi. Günümüzde ise banknotların kağıt değeri, nominal değerden fazla olmadığı için bu kanun şu şekilde uygulanmaktadır.

Elinizde bir yeni, bir de yıpranmış banknot olsun, alışverişlerde elden ilk çıkaracağınız banknot, yıpranmış bir banknot olacaktır. Yani sonuç olarak piyasada yıpranmış paralar gezdiği sürece, elinizdeki yeni paraları mecbur kalmadıkça harcamayacaksınız demektir. Yani kötü para iyi parayı piyasadan kovacaktır.

******

Uzun zamandır yazmayan, naiflikleri ve incelikleriyle de ön planda olan bazı yazarlarımızın yazılarını özlediğimi söyleyebilirim. Örneğin Emine Supçin, Necip Köni, Okan Tınmaz, Aydın Tiryaki, bu siteyi terk eden fakat hala sayfaları açık olan, Solohan, Fulya, 2007 den beri yazmayan MB, nin ilk toplantısının gerçekleşmesinde büyük rolü olan Leyla Önder ve daha isimleri aklıma gelmeyen bir çok blog yazarı. Bütün bunlar iyi yazarlardı ve yazılarını okumaktan zevk alırdık.

Tabii, herkes iyi yazar olamaz. Kötü yazanlar da olabilir veya bizim kötü yazar dediklerimiz başkalarına göre iyidir, o görüşe göre değişebilir. Ama kötü yazarların kimseye zararı yoktur. Yorum ve okunma oranları fazla değilse bile kendileri yazıp, kendileri okuyabilirler.

Bir de çirkin yazarlar vardır ki, zaman zaman gözümüze çarpan yazıları bazen sabrımızı taşırıp, bizi yorum yazmaya yönlendirebilir. İyi yazarlar ortadan çekildikçe çirkin yazılar dikkatimizi çekmeye başlamaktadır. Çünkü herkesin günde okuyabilecekleri blog sayısı sınırlıdır. Çirkin yazılar yüzünden blogu terkedenlerin de bulunduğu bir gerçektir.

Yani zaman içersinde kötüler iyileri kovmaya devam edecektir.

******

Japonya'da binlerce kişi aile bireyleriyle birlikte evlerinde bir deney yapmışlar. 3 tane pirinç dolu bardak alıp, birinci bardağa "Teşekkürler", ikinciye "aptal" demişler. Tüm aile bireyleri her gün bu bardakların önünde durup bunları tekrarlarken, yine hepsi üçüncü bardağı görmezden gelmiş, ilgilenmemişler. Özellikle, görür ama görmezlikten gelmişler. Oralı olmamışlar. Sanki küçük görme gibi.

Sonuç çok ilginçtir? "Teşekkür" denilen bardakdaki pirinç malt benzeri olgunlaşmış bir koku salarak fermente olurken, "aptal"denilen bardaktaki pirinç çürümüş. Ancak daha da çarpıcı olan, görmezden gelinen bardakdaki pirincin "aptal"denilen bardaktan çok daha önce çürümüş olmasıdır. Yok saymak, aşağılayıcı bir söze maruz bırakmaktan daha büyük zarar vermektedir.

******

Çirkinlikleri yok saymak belki de en iyisi olacaktır.

 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..