İyi Gör Az Duy

Öncelikle yazıyı okuyacak olanların insaflarına sığınırım zira maalesef iyi gör deyince körden, az duy deyince sağırdan bahsediyorum şeklinde algılayacaklar.

Gören ve duyan birinden bahsediyoruz.

Hani biraz daha keskin görse ve mümkünse biraz az duysa.

Peki ne olacak böyle olunca?

Bir ayrıntı daha:

İyi görmek deyince uzakları bile görebilmek şeklinde anlaşılmada var.

Kastımız görmen gerektiği kadarını net ve keskin görmek.

Duymaya gelince; on metre ötedekini duymak zorunda değiliz. Öyle uzaktan uzağa çoban mıyız, yanıma gelsin de konuşsun.

Öte yandan uzakları niye göreceğiz ki, gözlerimiz sanki dürbün, önümü görsem yeter, bana o lazım.

Bir duyma ya da görme kusurundan bahsetmiyoruz, biyolojik olarak…

Golü görecek kadar göz, skoru duyacak kadar kulak.

Mantıklı mesafeden.

İğnenin deliğini görelim hayat için gerekiyor.

Daha fazla duysak ne zararı var ki.

O zaman bağırırlar.

Değilse yanına gelip.

Az duyduğunuz zaman gereksiz şeyleri de duymamış olursunuz canınız sıkılmaz.

Sokakta biri moruk dedi üç gün ağladım. Az duysam duymayacaktım mesela.

İşime gelen şeyleri yanıma gelip söylesinler, hatta kulağıma eğilip!