Jeremain Lens gibisi hiç gelmedi...

1959 yılında  o zamanki adıyla Milli Lig’den, bu zamanki adı Süper Lig’e kadar  futbolumuzu seyrediyorum. İçindeyim.  Gençlikte  İstanbul amatör liginde de futbol oynadım.

Ligde çok değerli futbolcular gördüm.  Yerli,  yabancı en az 50 tane sayabilirim. Kimi golcü, kimi  süratli, kimi zeki.

Diğer takımlardan bahsetmeyeceğim ama Fenerbahçe’de  ben 3  oyuncu kadar skora etki edenini şimdiye kadar görmedim.

Cemil Turan’dı 1. si.

Tank gibiydi.  Abartmıyorum, beline asılsan, alır seni de götürürdü ve golünü de atar gelirdi.  Gollerinin çoğunu öyle tek vurşlarla değil, santradan alıp götürdüğü toplarla atardı ve  hiçbir zaman da gol kaçırmazdı.  Vurmazdı öyle dağlara, taşlara..

Alex’ti Sauza’dı 2. si.

Futbol topuna hükmederdi.  Her pozisyonda  gol atmasını bilirdi. İster uzaktan, ister voleyle, ister kafayla, ister çaprazdan, ister frikikten, ister, penaltıdan.

Alex varsa sorun yoktu.

Ve şimdi de Jeremain  Lens.

Hollanda’lı müthiş bir  futbolcu.

Ben diyorum ki, onun gibisi  belki diğer takımlara gelmiştir ama Fenerbahçe’ye hiç gelmedi..

Bu 3 futbolcu  oynadıkları maçta her an skoru değiştirecek oyunculardı.

Şimdi Lens.  Oynadıkça daha açık belli oluyor..

Sürat onda, şut onda, frikik onda, asist onda. 

Ve bencil değil.  Gol attırmayı seviyor.

Dünkü Trabzon galibiyetinde  2 golün asisti o, 3. golün de sahibi de o.

Galatasaray maçındaki gollerin asisti o.

Gençlerbirliğine atılan 3 golün asisti o..

Bambaşka bir özelliği var.  Futbol takım oyunudur derler. Doğrudur. Ama bazı oyuncular vardır ki işte böyle Lens gibi başlı başına takımdır.

Oyunun dengede gittiği, hatta  takımın kontrolü kaybettiği  bir zamanda ortaya çıkıveriyor, fırtına gibi esiyor, hem skoru, hem dengeyi değiştiriyor.

Bakın  Fenerbahçe’nin 2-0 kazandığı Galatasaray maçına, 3-0 kazandığı Gençlerbirliği maçına ve yine 3-0 kazandığı son Trabzon maçına;

Fenerbahçe  o maçların hiç birinde  oyun üstünlüğü kuramamıştı

Ama Lens skorları farka taşıdı..

Öyle süratli ki,  hucuma kalktıpında yanına gelen adam bir anda 20 metre fark atıyor.

Trabzon’da  Sow’a attırdığı ilk golü hatırlayın. Kontrağa tek başına kalktı.

Rakip solbek dağıldı gitti.

Avrupa Kupasında Manchester United’e attığı  frikik golünü  hatırlayın. O kadar uzaktan, çarprazdan, o kadar isabetliydi.

Ayağı o kadar düzgün ki, asistler adrese teslim.

Fenerbahçe’nin kaybı, sezon başında onun  oynamadığı maçlardır.

Kazandıklarının  da çoğu  oynadığı maçlardır.

Kısacası;

57 yılda  bu köprünün altından kimler geldi, kimler geçti.

Ama bu  Jeremain Lens  gibisi hiç gelmedi..

Fenerbahçe  kiralık olan  bu oyuncusunu  Premier ligde küme düşmekte olan Sunderland kulübünden mutlaka transfer etmelidir.