Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Haziran '10

 
Kategori
Anılar
 

K.Adası Gençlikspor, İngiliz Donanma karmasını 3-2 yendi

K.Adası Gençlikspor, İngiliz Donanma karmasını 3-2 yendi
 

Eski Bakanlarımızdan İsmet Sezgin, kadim dostu Şefik Yaman ile


19 Mayıs Mağazaları ile bir zamanlar Türkiye çapında hamle yaparak, İzmir’deki ticaretini önce Ankara’ya, sonra İstanbul’a taşıyan Şefik Yaman isimli müteşebbis, Söke’ ve Aydın havalisinde de iyi tanınıyor. Sırf, memleketine yakın olsun diye kazandırdığı 5 yıldızlı turistik otelini, torunu ile birlikte işleten Yaman, biz zamanlar İzmir’deki gece hayatının aranılan simaları arasında idi. Esprili ve ağırbaşlı davranışları ile, İzmir’in simgelerinden biriydi.

Kendisini otelinde ziyaret ettik. Eski günleri andık. Abi’lik konusunda ününü Türkiye’ye yayan İsmet Sezgin’den bahsettik. Şefik beyin, aynı zamanda kadim dostları arasında başı çekmektedir. Turizm konuştuk. İktisadi durumu masaya yatırdık. Maziyi andık. Hoş sohbetler ettik.

Bir zamanlar, Kuşadası’ndan aile boyu taksi ile, geceleyin İzmir’e dönerken, kolunu pencereden dışarı çıkararak eliyle sahildeki kayalıkları göstererek “ Bu kayalara otel yapacağım” demişti. Kafalarımız da iyi olduğu için, bunu espri olarak algılamıştık. Gösterdiği yer ise, sağlı sollu muazzam iki dağın , birleşir gibi yaparaktan, yarık şeklinde uçurumdan denize sarkmış hali idi. Şimdi burası, 5 yıldızlı bir otel oldu. İsmi Adakule olarak.

Şefik Yaman, duvarda asılı bir resmin yanına götürüyor bizi. Siyah beyaz bir resim. Hem, kimsede olmayan bir resim. 1950 yılında Kuşadası Gençlik Sporun, tarihi bir maçın resmi bu. İngiliz Donanması karması, Kuşadası’na 3-2 yenildiği maçta Şefik bey de kadroda bulunuyor. Tam 60 yıllık resim bu.

Resimlerde portre’de Şefik yaman ve siyah beyaz resimde de oturanların sol başında Şefik Yaman görülüyor. Diğerleri de, otele ait muhtelif enstantaneler yer almakta.

Bir ağabey olarak sayıp sevdiğimiz Şefik Beylere, İzmirde otururken, dostumuz Erol Büyük Burcu alıp, kendilerine misafirliğe götürdümdü. Büyükburç o sıralar ününün en üst basamaklarındaydı.

Ev, Alsancak kordonda, ilk katında oturuyorlardı Yaman’lar. Mükellef bir sofra hazırlanmıştı. Ve Büyükburç, pencereden aşağıya seslenmişti şoförüne “ 1 saat sonra gelmesini” söylüyordu. Ev halkı ayaklanmıştı hemen. “ öyle şey olur mu, o da buyursun.” denildi. Ve buyurmuştu şoförü. Rahmetli eşi Mualla Hanımla birlikte, alçak gönüllü insanlardı tanıdığımdan beri. Mualla Hanım, yüksek vasıflı, sevecen ve çok çok mütevazi bir kimseydi. Çok sevilirdi.

Günler geçiyor. Aylar seneleri kovalıyor. Hayatın takatukası bitmiyor. Bu gök kubbede, “ hoş bir seda” bırakabilmek, insanoğlunun ezeli ve ebedi şiarı oluyor.

Özlemiştik. Eskileri andık. Yolumuz üzerindeydi yeri zaten. Uğradık, kahvesini içtik Şefik Yaman Ağabeyimizin.

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..