Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Nisan '10

 
Kategori
İnançlar
 

Kaderimizle İlgili

Kaderimizle İlgili
 

İnancımız gereği henüz biz doğmadan evvel yazılan KADERİMİZİ değiştirebilmek elimizde mi?

Bazen isyanlarda olunca, gayret ederiz bir nebze değiştirmeye...Ama ne kadar, ne mümkün?

Değiştirmek istediğimiz yazgı, tekil ve irade kapsamındaysa bu mümkündür. Meselâ, kötü bir alışkanlığı bırakmak gibi...

Ama iradenin dışında gelişen, kişilerden kaynaklanmayan bir yazgıyı değiştirmeye kalkmak mümkün değildir, meselâ, doğal afetler, vs...

Onun dıışında, yaradanın bizler için yazdığı "KADER" yaşam denilen ömür sahnesinde sahnelecek, bizler de o büyük oyunun figüranları olarak rolümüzü kusursuz oynayacağız., bu böyle gelmiştir, böyle devam edecektir...

Buna "teslimiyetçilik" diyebilir miyiz? istersek demiyelim, fark eden bir şey de yoktur zaten...

Kortların efsane oyuncusu ve Wimbledon şampiyonu Arthur Ashe, amansız bir hastalıktan ölmek üzereydi. Bu zamanda hayranlarından moral aşılayıcı, şifalar dileyen sayısız mektuplar almaktaydı.

Gelen mektuplardan bir tanesi tenis oyunsusunu çok etkilemişti. Mektup özetle şöyle diyordu:

"Tanrı, neden böylesi kötü bir hastalık için seni seçti?"

Arthur Ashe, mektuba insanı çok düşündüren şu cevabı verdi:

"Tüm dünyada 50 milyon çocuk tenis oynamaya başlar.

Bunlardan yaklaşık 5 milyon tanesi, tenis oynamayı öğrenir.

Sonrasında yine bunların içinden sadece 500.000 tanesi profesyonel olabilir.

Profesyonel olanlardan yaklaşık olarak 50.000 tanesi yarışmalara girebilir.

Bu yarışmacıların içinden yaklaşık olarak 5.000 tanesi büyük turnuvalara katılabilir.

Büyük turnuva oynayanlardan yaklaşık 50 tanesi Wimbledon'a kadar gelir ve oynayabilir.

Wimbledon'da oynayanlardan yaklaşık 4 tanesi yarı final oynayabilir.

Elimde şampiyonluk kupasını tutarken Tanrı'ya "NEDEN BEN?" diye hiç sormadım.

Bugün sancı çekerken, Tanrı'ya "NEDEN BEN " mi demeliyim?

Bu sözleri şu güzel satırlarla noktalıyor:

MUTLULUK İNSANI HUZURLU YAPAR.

ZORLUKLAR İNSANI GÜÇLÜ YAPAR.

BAŞARI, İNSANI IŞILDATIR.

YENİLGİ, İNSANI ALÇAK GÖNÜLLÜ YAPAR.

HÜZÜN İSE İNSANI, İNSAN YAPAR.

AMA SADECE, TANRI YOLUMUZA DEVAM ETMEMİZİ SAĞLAR.

TANRIYA ASLA "NEDEN BEN?" DİYE SORMAYIN. YAZGINIZ NE İSE, O OLACAKTIR.

O'NUN KENDİNE HAS USULLERİ VARDIR. HERŞEY SİZİN İYİLİĞİNİZ İÇİNDİR.

İNANCINIZI ASLA YİTİRMEYİNİZ.

Arthur Ashe 1990 yılında öldü...

Ama bize hayatımıza yön verecek mahiyette, yukarıdaki sözleri kaldı.

Şimdi tevekkül sahibi bizler de Yaradanın yarattıkları için çizdiği kader yolunda sessiz, sakin, ve isyankar olmadan yolumuza devam etmek zorundayız., buna mecburuz.

Aksini yapabilmek mümkün mü?

Selam  ve  sevgilerle.....

Yurdagül Alkan.

 

 
Toplam blog
: 344
: 1671
Kayıt tarihi
: 09.04.09
 
 

Özel bir finans kuruluşundan emekliyim. Hayatın her aşamasını acısıyla tatlısıyla yaşamış biri ol..