Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Kasım '10

 
Kategori
Güncel
 

Kadının kadına vurması kolaycılığı ya da "türbanlı motorlar" tartışmasında güme giden anarşistlik!..

Kadının kadına vurması kolaycılığı ya da "türbanlı motorlar" tartışmasında güme giden anarşistlik!..
 

Esra Elönü, “Muhafazakâr görünümlü aşk kadınlarına hitabe” başlıklı bir yazı yazdı ortalık karıştı. Bir internet sitesi yazıyı “türbanlı motorlar” başlığı ile yayımlayınca gündeme oturdu ve dolayısıyla benimde yazıdan bu nedenle haberim oldu.

Elönü,“Ey! Örtülerinin altında jip anahtarlarıyla gezen şuh sauna suratlar! Birinci vazifeniz partnerinizin evli olup olmadığına aldırmaksızın en temel hazineniz olan ceplerini, kuruş kuruş sömürüp adamı posa olarak paketleyip eve yollamaktır. Menekşeli yazmalar takarak hanım hanımcık otantik entrikacı kılığında ortalıkta gezmeniz avınıza 90 km hızla yaklaştığınızı gösterir ki genelde pist alanı sahibi ahmak adamlar da hızlı, dinamik, enerjik aşk yumurtlayan modern kümes bekçileri olan sizleri pek bir sayıp sevmektedirler.” diyor.

Yazısında cepleri dolu akademisyenlerin, iş adamlarının, hocaların, kanaat önderlerinin, İslamcı şairlerin ve yazarların (adamların) ceplerini boşaltan türbanlı kadınları hedef tahtasına koyuyor.

Keşke “anarşist” Elönü, cepleri dolu “adam”ların ikinci, üçüncü eşi ya da metresi olmak durumunda olan kadınları infaz edeceğine, onları birilerine bağımlı: metres, ikinci, üçüncü eş yaşamaya mahkûm eden düzeni eleştirseydi. Tabi düzeni eleştirmek için gerçekten “anarşist” olmak gerekir bir de iktidarlara/egemenlere “hitabe yazmak” kaçınılmaz olur.

Bu satırların yazarının arşivinde türbanlı/türbansız kızların kadınların varoşlarda konfeksiyon atölyelerinde sömürüldüğüne dair yazıları filan var ama kendimi “anarşist” ilan edecek kadar Elönü derinliğine sahip değilim.

Gündemi meşgul etmesi nedeniyle ufak bir araştırma ile “anarşist” yazarın “üniversitedeki türban sorunu halledildikten sonra ortaöğretim ve ilköğretime de sıra geleceğini, şimdi ilköğretimi gündeme getirmenin provakasyon olduğu” üzerine gayet anarşist görüşlerini de okudum. Neyse konuyu dağıtmayalım.

Kendisinin de “imam nikahlı” olduğuna dair yorumları internette ilgili haberlerin altında okuma şansına kavuştuğum “anarşist” yazarı keşke üç kuruş maaşa çalışırken sendikaya üye oldu diye işten atılan Türkan Albayrak’ın, tekel emekçisi kadınların yanında görebilme anarşistliğine tanık olabilseydik!

Esra Elönü’ye basit bir soru ile yazıyı noktalıyorum: kadınlar ikinci, üçüncü, dördüncü olmaya gönüllü müdür, “muhafazakar (veya değil)görünümlü aşk kadını” olmayı neden seçerler? Yoksa yaşadıkları koşulların onlara sunduğu zorunluluk mudur? Türbanlı/türbansız kadınlar birilerinin gönüllü metresi olmak için izdihama mı neden oluyorlar?

Ayrımsız tüm kadınlardan özür diledikten sonra düzenin olanaklarını kullanarak servet sahibi olmuş “adam”ları eleştirmeye, gerçekten anarşist olmaya ne dersiniz!

Blognot: İsterseniz çok eşli vekilleri eleştirerek anarşistliğinizi gösterebilirsiniz…

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..