Karamsarlığım

Çok doluyum bu akşam.

İçmek istiyorum.

Küp gibi dolmak,

Körkütük sarhoş olmayı bekliyorum.

Unutmak istiyorum,

Her şeyi, her şeyi unutmak.

Acıyı sevdayı, hasreti.

İçmek istiyorum,

Çatlayana, patlayana, kendimi unutana kadar.

Nerdeyim

Ne yapıyorum,

Kimim,

Kim

Kimdi

Bilmek istemiyorum.

Çok doluyum meyhaneci,

Bir damla, bir damla daha,

Doldum

Ağzıma, burnuma, beynime kadar.

Taşıyorum,

Dökülüyor kelimeler.

Yerlerde yuvarlanıyor,

O büyük aşk.

Ve Çiğli pazarında satıldı,

Güzelim sevdaların sonuncusu.

Çok ucuza gitti, çoook,

Pazar çığırtkanları arasında,

Bir kilo sağan,

Bir kilo patates,

Bilmem birkaç demet ota.

Telefon tellerinde dondu,

Aldatılan heyecanlı sevda.

Güller pişmandı açtığına,

Kabına dar gelmişti çiğdemler,

Aşkın okşayışlarıyla açacakken,

Aldatılmışlıktan öldüler tomurcukken.

Çok doluyum dostlarım,

Bir aptal sarhoşluğunda,

Gelecekten umutsuz, meçhuldeyim.

Yarın Güneş doğacak mı,

Kalbim atacak mı yine, ateş topu gibi?

Hey çiçekçi,

Solmuş bunların hepsi,

Hiçbir şey kokmuyorlar.

Ne aşk,

Ne sevda,

Ne de O.

Söyleyin bana,

Kokar mı hiç,

Pazar tezgahlarının dar sokaklarındaki,

Çamurlu papuçlar altında,

Soldurulmuş,

Örselenmiş,

Satılan güller.

Ateşlenir mi tekrar,

Islak Pazar sokaklarında,

Hem de bir çırpıda

Telef olan, kalpler ve güller.

Söyle be zalim sevgili,

Seninde içinden bir şeylr kopmadı mı?

Kalbim yerlerde tekmelenirken.

Delikanlı