Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '11

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Kart aidatında dayanılmaz teklif, haksız rekabet mi ?

Bankacılık Sektörü, ülkemizin Balkanlar, Orta Doğu ve özellikle AB ülkelerinde örnek gösterilen yükselen bir yıldızıdır. Bankacılık, sektörler arasında hangi boyuttan bakarsanız bakın; tüm parametreleri özellikle ''kar marjı'' bir önceki yıla oranla sürekli yükselen bir grafik göstermektedir.

Fakat, yıllardır Bankacılık Sektörünün kanayan yarası, kredi kartlarının ''yıllık kart ücretine'' (aidat) çözüm getirilememiştir. Türkiye'de bankaların bu konuda yıllardır ''haris'' ve ''aç gözlü'' bir uygulama içinde, almış olduğu ''yıllık kart ücreti/aidat'' (hizmet bedeline) karşın başta AB ülkeleri ve diğer finans merkezlerinde ise, ''sembolik anlamda'' veya ''hiçbir'' bedel talep edilmemektedir.

'Rekabet, günümüz globalleşen ''kapitalist sistemin'' en başta gelen ''olmazsa olmaz'' ''ekonomik enstrümanlarından'' biridir. Ekonomik ortamda rekabet, serbest olmakla beraber; yasa koyucu ''haksız rekabeti'' yasaklarken; sistemin değişmez üç unsurunu : 1-Ticari rakipleri, 2- Tüketicileri, 3- Meslek kuruluşlarını korumayı amaçlamıştır.

Son dönemlerde ise, bankacılık sektörünün büyük bir bölümü, ''kredi kartı aidatlarını'' kart hamillerinin ''aylık kredi kartı harcamalarını'' artırmak amacıyla kullanmaya başlamışlardır. Bankacılar, son günlerde kart hamillerine ''aylık harcamalarınızı'' artırın; aidat almayalım,'' şeklinde sözleşme şartlarını ihlal ederek, ''dayanılmaz teklifte'' bulunmuşlardır.

Şöyle ki; yıllık 5.00.- TL.-100.-TL. arasında değişen ''aidatın'' iptal edilmesini talep eden tüketiciye ''kredi kartı'' ile ayda 300.-TL, 500.- TL veya 1.000.-TL harcama taahüdünde bulunması halinde ''kart aidatı'' iptal ediliyor. Bir çok tüketici de bankaların ''dayanılmaz teklifi'' karşısında kabul ediyor. Bankaların ''kart hamill'' ile yaptıkları ''dayanılmaz teklifin'' ses kayıtları ilgili bankaların arşivinde bulunmaktadır.

* 23.02.2006 tarihinde kabul olan 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nda yer alan madde 24 : ''Kart çıkaran kuruluşlar ile kart hamilleri arasındaki ilişkiler, bu Kanun ve ilgili diğer mevzuat çerçevesinde en az on iki punto ve koyu siyah harflerle hazırlanacak yazılı sözleşme düzenlenir.'' hükmü yer almaktadır.
* Ancak ; ilgili bankanın tüm şubelerinde tüketiciler tarafından görülebilecek yerlerde ve internet sitesinde ilan edilmeyen, ''Bireysel Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesinin'' banka tarafından matbu, standart olarak hazırlandığı, on iki punto koyu siyah harflerle ''yıllık kredi kartı ücretinin'' (aidat) kaldırılabilmesi için ''aylık harcamanın'' ''artırılması gereken miktarın'' TL. olarak açıkca sözleşmede belirtilmediği gibi kart hamili ile müzkere edilmediği görülmektedir.

''Haksız rekabet'' teşkil eden bu fiili gerçekleştiren ilgili banka; kanunun amacına uygun olarak ''davalı'' olacak kişilerin başında gelir. ''Dürüstlük kuralına'' aykırı şekilde ''haksız rekabet'' durumunu yaratan ilgili bankadır.

Uygulamada tüketicilerin açtığı davalara pek rastlanmamaktadır. Bu tür davaların kendilerine dava hakkı tanınan ''meslek kuruluşları'' tarafından açıldığı geleneksel bir olgudur.

Öncelikle, BDDK'nın bu yöntemi ''promosyon'' olarak değerlendirmeyip; 5464 Sayılı Yasa'da tüketici adına değişikliğine gidilmesinde iyi bir ''katalizör'' olacağına inancım sonsuzdur...

 
Toplam blog
: 392
: 908
Kayıt tarihi
: 27.11.11
 
 

1951 Muğla doğumluyum. Ege Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'ni 1974 yılında bit..