Kemal Kılıçdaroğlu'nun yediği yumruk ve demokrasi sıralamasındaki yerimiz...

Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı, bir anda demokrasimizi öne çıkardı.

Oysa Avrupa bizim demokrasiyi çoktan ölçmüş ve kriter aldığı 41 ülke içinde birinci ilan etmişti!

Nasıl birinci mi?

Sondan birinci canım…

Demokrasinin kalitesi ölçülür mü demeyin, öyle bir ölçülüyor ki; meclise girip ana muhalefet liderine yumrukla saldırmak ve yumruklamak “İleri demokrasi” olduğu için, demokrasimizin kalitesini belli sıralamalara yükseltiyor.

Ha demokrasi ölçerin kim olduğuna, nasıl ölçüldüğüne gelince:

Ölçümü yapan: Alman Bertelsman Stiftung Vakfı

Rapora şöyle bir göz atalım:

 41 OECD ve AB üyesi ülkeleri arasında İsveç hem 'Politika performansı', hem de 'Demokrasi'de 1. sırada bulunuyor.

Aynı endekslerde sırasıyla 39. ve 41. olan Türkiye'nin 'demokrasi kalitesi' açısından önemli açıklarının olduğu savunulurken "İfade ve toplantı özgürlüğü” ihlalinde, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu OECD ve AB üyesi 41 ülkenin son yıllarda uyguladığı ekonomik, sosyal ve çevre politikalarının kalitesini ve sürdürülebilirliğini irdeliyor.

Rapora göre; genel politika performansı açısından İsveç, Norveç ve İsviçre ilk üç sırada yer alırken Türkiye 39. geldi. Demokraside ise İsveç'in başı çektiği endeksin sonuncusu olan Türkiye, "Ekonomik Politikalar" sıralamasında da 23. geldi.

Alman Bertelsman Stiftung Vakfı tarafından yayınlanan "OECD ve AB'de Politika Performansı ve Yönetişim Kabiliyetleri. 2014 Sürdürülebilir Yönetim Göstergeleri" adlı rapor, 2011 yılının ortasından 2013 yılının ortasına kadar geçen iki yıllık dönemde 41 ülkenin politikalarının kalitesi ve uzun vadede sürdürülebilirliği inceliyor.

Bu arada, 100'den fazla uzmanın katılımıyla gerçekleştirilen çalışma sonucunda hazırlanan çeşitli endekslerden "Politika Performansı Endeksi"nin ilk üç sırasında İsveç, Norveç ve İsviçre'de bulunuyor.

Almanya'nın 5. İngltere'nin 8. geldiği endekste ABD ancak 28. olabildi. Endekste Türkiye ise Kıbrıs (Rum Kesimi) ile eşit puanda: 39. Yunanistan ise 41. sırada bulunuyor.

Bertelsman Stiftung Vakfının da yayınladığı "Demokrasi Endeksi"nin başında sırasıyla İsveç, Finlandiya ve Norveç'e yer veriliyor. Almanya'nın 6. ABD'nin ise 8. olduğu endekste İngiltere'nin ancak 24. gelebilmesi dikkat çekti.

Ancak incelenen 41 ülke arasında en zayıf performansı Türkiye göstermiş. Türkiye, "Demokrasi Endeksi"nde üç AB ülkesi olan Malta, Romanya ve Macaristan'ın ardından sonuncu olmuş.

Rapora göre, Türkiye, İsviçre'nin 1. olduğu "Ekonomik Politikalar"da 23. İsveç'in başı çektiği "Sosyal Politikalar"da ise 39. sıraya yerleştirilmiş. 

Böy­le­ce de­mok­ra­si ka­li­te­sin­de ge­ri­ye düş­mek­te ile­ri ol­du­ğu­muz tes­cil edil­miş oldu!

Bunun en güzel örneklerinden birisini de dün yaşadık ve ülke olarak demokrasimizin geldiği noktayı takdir ettik(!) Orhan Övet isimli, işsiz güçsüz, El-Kaide hayranı, Melih Gökçek sevdalısı birisi meclise girip, nefret ettiği, vatan haini olarak gördüğü CHP Kemal Kılıçdaroğlu’nu yumruklayarak demokrasimize katkı yapıyor!..

Kemal Kılıçdaroğlu bu yumruğu hak etti mi?

Bence etmedi!

Seçim çalışmaları sırasında, her mitingde aynı sözleri söyleyip, ortaya saçılan hırsızlık ve yolsuzlukları ortaya serdi! Ama Türk halkı Kemal Kılıçdaroğlu’na inanmadı ve paralel yapı, haşhaşi söylemleri ile yolsuzlukların, hırsızlıkların üzerini örtmeye çalışanlara inanarak(!) güvenerek oyunu kullandı.

Bu yumruk seçimlerden önce atılsaydı, Kemal Kılıçdaroğlu mağdur rolüne bürünüp, oylarını arttırabilir miydi? Biraz zor görünüyor.

Bu arada seçimlerde yapılan hileler ayrı bir konu. Yaptığımız seçimle, demokrasimizin ne kadar “İleri” olduğunu dünya âleme gösterdik.

Yaptığımız seçim sonrası, seçimlerin galibi AKP’yi tüm dünya tebrik etti(!) Rusya, Pakistan, Katar gibi…