Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '15

 
Kategori
Siyaset
 

Komedi gibi...

Komedi gibi...
 

Karikatür: Mehmet Tevlim


 

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Prof. Dr. Metin Doğan tarafından Cumhurbaşkanı  Erdoğan’a, Milletlerarası hukuka katkıları nedeniyle, fahri doktora unvanı verildi…

Üniversite rektörü, yerlere eğilerek Erdoğan’ın elini öpmeye çalıştı… Konu o kadar çok yönlüydü ki,  yazıya nasıl, ne şekilde başlayacağıma karar vermekte güçlük çektim…

Yıllar önce 1982 yılında, cuntacı Kenan Evren’e de İstanbul Üniversitesi tarafından hukuk dalında fahri profesörlük verilmişti… Doğrusu çok garip ve komik bir ülkeyiz…

Hep sızlanıp dururuz ya, neden Dünya’da ilk beş yüze giren sadece birkaç üniversitemiz var diye… İşte, görünen köy kılavuz istemiyor… Adı sadece Üniversite olan üniversitelerimiz var… Yüzümüzü ağartan ODTÜ gibi Üniversitemiz var ama o da fahri hukuk doktoralı yöneticiler tarafından kara listede…

Bizde, devlet kesesinden payeler dağıtmak moda zaten… Üniversitelere “isim” verdirme yarışlarına da şöyle bir bakınız… Bazıları kendi adını, bir ilin adından daha büyük ve önde görebiliyor ve adını o ilin üniversitesine verilmesine önayak oluyor… Dünyanın hiçbir yerinde öyle bedavadan devlet kesesinden paye sahibi olmak yok… Adını vermek istiyorsan o üniversitenin tüm masraflarını karşılaman gerekiyor ki, etik açıdan bu durum bile yetmeyebilir… Çünkü bu durum üniversitelerin özerk yapılarına da bir müdahale olarak da algılanabiliyor…(Batının özerk üniversiteleri için söylüyorum)  Devlet kesesinden bedava payeler dağıtmak,  sadece bizde ve demokrasisi gelişmemiş bazı ülkelerde var… Bunlar yetmiyor, okullara da aile boyu isimler verdiriliyor… Tüm bunlar yetmiyor, bazı kuruluşlara vatan hainliği tescilli İskilipli Atıf Hoca gibilerinin de isimleri ver(dir)iliyor… Avrupa ülkelerine şöyle bir bakınız, böyle bir duruma rastlayamazsınız… Bu durum çağdaş ülkelerde çok komik ve etik dışı bir davranış sayılıyor… Üniversiteler, o ilin adını alırlar, ilk, orta ve lise düzeyindeki okullar da bulundukları mahallenin veya sokağın adını alırlar… Alman Cumhurbaşkanlarının, başbakanlarının adının bir üniversiteye bir ilkokula verildiğini duyanınız oldu mu?

Rize’nin ve Kayseri’nin adı, Recep Tayyip Erdoğan’dan ve Abdullah Gül’den daha mı değersiz ve küçük…

Ülkemizdeki Üniversitelerin dağıttığı fahri doktoraları ve profesörlükleri de artık bu açılardan siz değerlendirin…

Nereye dönerseniz dönün bir riyakârlığın, yağcılığın, basitliğin, kirliliğin, ilkesizliğin içindeyiz…

Bunun adına isteseniz yozlaşma deyin, isterseniz başka bir şey deyin…

Nasıl olsa Amerika’yı keşfettik ya, yakında en büyük keşifçi olarak adımız tarih kitaplarına da geçerse şaşırmayın…

Ne diyelim, aynen bir komedi gibi…

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..