Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '10

 
Kategori
Anılar
 

Komik Olmak İstemiyorum

“Herkese olur mu bilmiyorum? Ama bana her zaman olur. Konuşurken veya düşünürken veya dinlerken garip ayrıntılarda takılıp kalıp konudan uzaklaşıyorum. Sonra devreye zıplayan zekam giriyor. Kendimi alakasız bir yerde buluyorum. Son bulunduğum yerle ilgili konuşmaya başlayınca da karşıdaki bismillahirrahmanirrahim nasıl geldik bu konuya diye şaşırıp şaşırıp kalıyor. Bir bakıyorum fission konuşurken ıspanaklı börek tarifine geçmişim. Nasıl bir şey bilemezsiniz? Tanıyanlar halime alışkın da ya diğer insanlar ne diyordur düşünmek bile istemiyorum.

Bir olay gelmişti başıma anlatmadan geçemeyeceğim. Beni ziyarete bir sanatçı gelmişti. Ben kendisini çok severim ama o beni yakından tanımaz tabi ki… Birden kendimi çok samimi hissetmiş olacağım ki ; (nereden başladığımı bilmiyorum) alışveriş hastalığımdan aldıklarımdan Tunalı' dan falan bahsetmeye başladığımı fark ettim. Aniden sustum. Adama bakıp tebessüm ettim. O da garip garip bakıyorken ne yapsın? sadece dudaklarından ”Ne güzel “ sözleri dökülebildi. Ayyyy yerin dibine geçtim.

Eskiden beri birisini dinlerken hep o insanın yüzünü incelemeye başlıyorum. Çok önemli bir konuda görüşmek üzere oda başkanım ve diğer iki uzman arkadaşımla bir genel müdürü ziyarete gittik. Tabi ki çok ciddi bir ortam, konu ciddi, konuşmalar ciddi… Ama benim gözüm genel müdürün bıyığına takıldı. Bıyığının bir tarafı uzun bir tarafı kısaydı. Acaba hiç aynaya bakmamış mıydı ki? Baksa herhalde düzeltirdi. Ama görmemişte olabilirdi. Belki astigmatı vardır. Belki de yaşı ilerlediği için pirespit gelişmiştir. Acaba aynaları mı yok? Ay elimde makas olsa bir dakika deyip alacağım fazlalığı. Benden sonrakiler rahat ederlerdi. Adamcağız Yıldırım Gencer diye bir artiste benziyordu. Onun bir filmi aklıma geldi. Filmde Serpil Çakmaklı vardı. Serpil Çakmaklı daha sonra sunucu artist bir çocukla evlenmişti. Onun adı neydi? Hah buldum Yalçın Dümer di. Sonra o da Esra Balamir adında dj bir kızla evlenmişti. Onlar ayrılmış mıydı? Ben kendimi adamın bıyığından ve diğerlerinden kurtardığımda bana yönetmelikle ilgili bir soru sorulduğunu fark ettim. Kendimi toplayıp cevap verebilme hızıma sonra yine dönüp hayran kaldım.

Sanki çok hızlı hareket edip çok hızlı düşünüp çok hızlı konuşmak zorundaymışım gibi. Doludizgin gidiyorum. Tabi bu beni fazlaca sakar ve de komik yapıyor. Bazen ne konuştuğumu kulağım duymuyor. Eşim ve çocuklar tuhaf tuhaf bakınca da onlara sinirleniyorum. Ben hamileliğimi yatarak geçirdim. Kızım yanımda oturuyordu. Eşim de karşımda duruyordu. Ben de acıkmıştım. Eşimden bazı istekler de bulundum. Hiç harekete geçmedi. Kızımla ikisi birbirine bakıp donup kaldılar. Ben de tabi hemen tepki verdim. “Ya niye öyle boş boş bakıyorsunuz. Acıktım diyorum. Şimdi bayılacağım kimse ilgilenmiyor” dedim. Kızım” anne sen ne istediğinin farkında mısın?” dedi.” Ne istemişim. Makarna bir de domates istedim” dedim. Eşim gülmeye başladı. “Ya tamam o zaman oldu. Ne istediğini şöyle açık açık söylesen de bizi de kasmasan di mi? sen pijamamı ısıtıp içine domates doğrar mısın? demiştin de, biz de olayı çözmeye çabalıyorduk.” dedi.

Bir gün araba da geziyoruz. Radyoda benim sevdiğim bir parça çalıyordu. Ben” bu parça da çok güzel di mi? ben çok seviyorum” dedim bizimkilere. Ama içimdeki telaş onların cevap vermesini bekleyemedi. Tekrar konuşup” ben de çok beğeniyorum” dedim. Hepsi güldü yine bana. Ben komik olmak istememiştim.

 
Toplam blog
: 80
: 640
Kayıt tarihi
: 06.07.10
 
 

Fizik Mühendisiyim. Ankara'da oturuyorum.Türkiye' radyoaktif kaynak giriş ve çıkışını takip eden bir..