Küba Notları

Karayip Denizi, Meksika Körfezi ve Atlantik Okyanusu'nun kesiştiği noktada yer alan Küba Cumhuriyeti ülkemizin yedide biri büyüklüğünde bir ada devletidir. Yengeç Dönencesi'nin yanı başında ki Küba dünyanın en büyük 17. adasıdır.

Havana’nın tarihi kordonu Malecon’da dolaşırken denize baktığınızda fenerin arkasında Santa Maria’yı uzaktan görür gibi olursunuz. Kristof Kolomb adayı ilk yolculuğunda bu gemi ile keşfetmiş ve burayı İspanyol toprağı olarak ilan etmiştir.

Yenidünyanın kapılarının açıldığı Küba her yıl milyonlarca turisti kendine çeker. Beni çeken de Küba’nın bu zengin kültürü ve o muhteşem coğrafyası oldu. Küba kültürü İspanya ve Afrika etkisinde muhteşem bir kokteyl gibidir. Bu kokteylden birkaç yudum almak için Küba’nın herhangi bir şehrinin sokaklarında dolaşmanız yeterlidir. Salsa sizi her yerde bulur . Casa de la Musica adı verilen salonlarda hızını alamayanların sokaklarda dans ederek eğlendiklerini görebilirsiniz. Bunlardan birine katılarak yorulana kadar dans edebilir, yorgunluğunuzu her Kübalının evinin önünde bulunan sallanan sandalyeler de atabilirsiniz.

Eski ve yeni olarak ikiye ayrılmış Havana yüzyıllardır kâşiflerin ve maceracıların durağı haline gelmiştir. Şehri gezerken sizde bir anda kendinizi onlardan biri gibi hissedersiniz. Dünyanın anahtarı manasına gelen Llave del Mundo diye de adlandırılan Havana’da 1950 li yılardan kalma bir araba ile mutlaka bir şehir turu yapmalısınız. Bu tur sırasında ünlü Guantanamera (Guantanamo'lu kız), adlı şarkı size eşlik eder. Bu şarkı Bağımsız Küba’nın kurucusu Jose Marti'nin eseridir. Başka hiçbir ülkede o ülkenin kurucusunun bestelediği şarkıyı dinleyerek onun adına dikilmiş anıtlarla dolu bir başkentte turlayamazsınız.

Havana’ya bir kaç saatlik mesafedeki tropikal bir cennet olan Varadero muhteşem kumsalları ve deniziyle sizi kucaklar. Pinar del Rio'da Viñales vadisi muhteşem doğası, tekne ile gezile bilen mağaraları, dünyanın en kaliteli puro tütünü tarlaları içinde yer alan tarihte donup kalmış köyleri ile insanı büyüler. Burada yeteri kadar başınız dönmedi ben doğaya doymam diyorsanız Kübanın güney sahilindeki Trinidad’a gidin. Dünyaca ünlü Asa Wright doğa merkezi burada sizi bekliyor.

Trinidat sokaklarında da turladıktan sonra bamos (gidelim) deyip rotanız Santa Clara olmalı. Santa Clara'yı ziyaret etmek için birçok sebep bulabilirsiniz. Benim için bu neden Küba deyince akla gelen ilk isimlerden olan Ernesto Che Guevara'nın adına dikilmiş anıt ve Che’nin yaşamını ve Küba devrimdeki rolünü sergileyen "Museo Historico de la Revolucion" Devrim Tarihi Müzesi idi. Bu müze yi görmeden Küba’nın yakın tarihini anlamak mümkün değildir.

2008 Küba Gezi Notlarından

Mesut Süzer

http://www.yeryuzu.com/