Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Nisan '11

 
Kategori
Anılar
 

Küçük kız seni anlamıştım

Küçük kız seni anlamıştım
 

Küçük kız benim annemdi...


Ben bu ülkeye yarar sağlayan herkese saygılıyım. 

En başta bize bu Cumhuriyet armağan eden, dedemle omuz omuza Trablus’ta, Yemende, Çanakkale'de savaşan ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. 

Ama ülkeme zarar verenlere, babalar gibi satanlara, etnik ayrımcılığı körükleyenlere, emekliyi, işçiyi, memuru açlığa mahkûm edenlere borçlu değilim. 

Memleketi kokteyl salonlarında pazarlayanlara da borçlu değilim. 

İstanbul işgal altında, küçük bir kız çocuğu okula gidiyor. 

Her gün Fransız konsolosluğunun önümden geçiyor, kapının önündeki askerlerden çok korkuyor. 

Evinin penceresinden boğazdaki gemileri görüyor yine çok korkuyor. Geceleri başını yorganın altına sokuyor, gözünün önünden askerler ve gemiler gitsin diye. Gitmedikleri gibi rüyalarına giriyorlar. 

Ertesi günü okulda öğretmeni Nakiye Hanımın yanında aydınlık bir yüz, Halide Edip geliyor sınıflarına. Küçük kız parmağını kaldırıyor, soruyor Halide Edip’e: “Bu gemiler ne zaman gidecek? Ben çok korkuyorum.” Diyor. Halide Edip başını okşuyor, gözlerindeki ışıkla: “Çok yakında” diyor. Küçük kız seviniyor. 

Küçük kız Halide Edip’in Sultanahmet mitingine babasıyla ve kendisinden küçük iki kız kardeşiyle. Bomba patlayınca üç küçük kız babalarını kaybediyorlar. Birbirlerine sarılıyorlar ve öylece orada babalarını bekliyorlar. Bir el tutup onlar kalabalıktan çıkarıyor. Babalarının müşfik gözleri onlara bakıyor. Bir yandan da; “Korkmayın çocuklar bu günde geçecek. Aydınlık günler yakında” diyor. Küçük kız babasıyla ve kardeşleriyle Sultanahmet’ten Fındıklı’ya kadar yürüyerek gidiyor. 

Küçük kızın subay olan dayısı Kos adasında Rumlar tarafından öldürüldüğü için okullarındaki Rum çocuklar: “Mustafa Kemal’i keseceğiz.” Dediklerinde çok korkuyor. Refet Bele İstanbul’a geldiğinde atının ayaklarına atlayıp: “Paşam Mustafa kemal nerede? Rum çocukları Mustafa Kemal’i keseceğiz diyorlar.” Deyince Refet Paşa atından iniyor elinden tutuyor küçük kızın: “Mustafa Kemal Anakara’da. Artık vatanımız kurtuldu. Kimse kimseyi kesmeyecek. Siz de arkadaşlarınızla hürriyet içinde oynayacaksınız” diyor. Küçük kız çok seviniyor. Anlamıştı zaten düşman gemilerinin bir sabah İstanbul Boğazında olmadığını gördükten sonra. 

Küçük kız artık okula gidip gelirken korkmuyor. 

İşte bunları anlayabiliyorum… 

Anlayamadıklarım TBMM nin kuruluşundan 91 yıl sonra yaşadıklarımız ve gördüklerimiz. 

Küçük kız bunları hiç görmedi… 

O vatanını severek bu dünyadan gitti ve gökyüzünde yıldız oldu… 

O küçük kız benim annemdi… O bir tarihti… Kucağına yatıp “Hadi anne anlat.”derdim… 

Onu çok özlüyorum ve yaşadıklarını anlıyorum… 

Ama ben kendi yaşadıklarımı anlayamıyorum… 

 

 
Toplam blog
: 222
: 1359
Kayıt tarihi
: 22.07.06
 
 

Matematik öğretmeniyim. Liselerde okutulan MEB Talim Terbiye Kurulundan onaylı matematik ders kit..