Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mart '12

 
Kategori
Kitap
 

Küçük Prens

Küçük Prens
 

Küçük prensin gülü


"Benimle oynar mısınız?" dedi küçük prens."çok mutsuzum"
"Hayır" dedi tilki. "Oynayamam; evcil değilim ben"
"Bir süre düşündükten sonra "evcil ne demek?" diye sordu.
"Genellikle ihmal edilen bir iş" dedi tilki. " Bağlar kurmak anlamına geliyor"
"Bağlar kurmak mı?"
Tilki "yani" dedi. " Örneğin sen benim için hala yüz bin öteki çocuk gibi herhangi bir çocuksun. Benim için gerekli de değilsin. Senin için de aynı şey. Ben de senin için yüz bin ötedeki tilkiden hiç farkı olmayan herhangi bir tilkiyim... Ama beni evcilleştirirsen birbirimiz için gerekli oluruz o zaman. benim için sen dünyadaki herkesten farklı birisi olursun. Ben de senin için eşsiz, benzersiz olurum.."
Küçük prens "anlıyorum galiba" dedi. " Bir çiçek var…  Galiba o beni evcilleştirdi"
"Olabilir" dedi tilki. "Dünyada böyle şeyler hep olur"
"Beni evcilleştirirsen yaşamıma güneş doğmuş gibi olacak. Duyduğum bir ayak sesinin ötekilerden farklı olduğunu bileceğim. Öteki ayak sesleri beni köşe bucak kaçırırken, senınkiler tıpkı bir müzik sesi gibi beni çağıracak, sığınağımdan çıkaracak. Hem bak şu buğday tarlalarını görüyor musun? ben ekmek yemem. Buğday hiçbir işime yaramaz. Buğday tarlalarının da hiçbir anlamı yoktur benim için. Bu da çok üzücü. Ama senin saçların altın sarısı. Beni evcilleştirdiğini bir düşün! Buğday da altın sarısı. Buğday bana hep seni hatırlatacak ve ben buğday tarlalarında esen ruzgarın sesini de seveceğim.."
"Seni evcilleştirmek için ne yapmalıyım?" diye sordu küçük prens
"Çok sabırlı olmalısın" dedi tilki " Önce karşıma şöyle uzağa çimenlerin üstüne oturacaksın. Gözümün ucuyla sana bakacağım, ama bir şey söylemeyeceksin. Sözler yanlış anlamaların kaynağıdır. Her gün biraz daha yakınıma oturacaksın"

Ertesi gün küçük prens yine geldi.
"Aynı saatte gelmen daha iyi olur" dedi tilki. " Örneğin sen öğleden sonra dörtte geleceksen, ben saat üçte mutlu olmaya başlarım. Mutluluğum her dakika artar. Saat dörtte artık sevınçten ve meraktan deli gibı olurum. Ne kadar mutlu olduğumu görmüş olursun. Ama herhangi bir zamanda gelirsen yüreğim saat kaçta senin için çarpacağını bilemez. İnsanın belli alışkanlıkları olmalı"
"Alışkanlıklar mı?"
"Evet. Bunlar çoğunlukla ihmal edilir" dedi tilki. " Alışkanlıklar bir günü öteki günlerden, bir saati öteki saatlerden farklı kılan şeylerdir.

Böylece küçük prens tilkiyi evcilleştirdi. ayrılma zamanı geldiğinde tilki "ağlayacağım" dedi.
"Benim bunda bir suçum yok" dedi küçük prens. "Seni üzmek istememiştim ama evcilleştirilmeyi sen istedin"
"Evet orası öyle" dedi tilki
"Ama ağlayacağını söylüyorsun"
"Evet öyle" dedi tilki. "O halde evcilleştirilmek senin için pek iyi olmadı"
"Çok iyi oldu" dedi tilki." Buğdayların rengini düşün"

Hakkında bu kadar çok yazı yazılan başka bir kitap var mıdır bilmiyorum. Milliyet Blog da kimbilir kaç kez yazılmış tavsiye edilmiştir. Bütün bunları bildiğim halde, yine de tekrar hatırlatmak amacıyla, bu yazıyı yayınlıyorum.  Aşağıda sizlere “Küçük Prens” ten bir bölüm aktarıyorum.

Mutlaka bir şekilde okunması gereken kitap. Yaşınız kaç olursa olsun okuyun. Başlangıcı ile zatenkitap sizi vuruyor resmen şaşıp kalıyorsunuz... Sonrasında ise beni en çok etkileyen ölüm anıdır…Yıldız oluşudur... O anı okurken resmen gözlerim doldu. Kendime de bir yandan yediremiyorum bu kitabı okurken ağlamayı ama gözlerim doldu.  Öyle bir kitap okuyun çocuklarınıza da mutlaka okutun...

Kitaptan alıntılar yapmak o kadar zor ki. Çünkü her cümlenin bir anlamı var. 5 – 10 yıl aralarla tekrar tekrar okuduğum kitap.

 
Toplam blog
: 271
: 606
Kayıt tarihi
: 16.05.08
 
 

Güzel sanatlar fakültesi Müzik bölümüne gitmeme rağmen, fakülte sonunda yıllardır yaptığım turizm..