Kuran'ı anlamak

İnsanların yaratan olarak bir kutsala inanma ihtıyacı hiç eksik olmamıştır. Ataisler dahi inanmamaya inanmaktadırlar. Bu kutsal kimi zaman ateş, kimi zaman güneş veya bir dag kimi zaman hayvanlar ve kendi elleriyle yaptıkları eşyalar , putlar vs.. ler olmuştur. Anne rahminde cenin iken anne baba , milliyet ve din tercihi yapma olanakları yoktur. Dünyaya gelişlerinde tercih kullanamayan insan oğlu anne ve babanın milliyetini ırkını ve inanç kimliğini almış oluyor. Anne babayı biyolojik olarak değiştiremese de rüşdüne erince sosyolojik olarak milliyet ve din gibi konularda sınırlı da olsa degişim yapabilmektedir. İnsanların çoğunluğu ırkı, milliyeti, dini ile gurur duyabilir. Bende Türk milliyetim ve dinim Kuran İslamiyeti ile huzur bulmaktayım.

Dikkatinizi çekmiştir sanırım Kuran İslamiyeti de ne demektir? Vaaz ve hutbelerdeki anlatılanlara kaynağından ulaşmak için Üniversite yıllarında Türkçe Kuranı kerim almıştım. Dini eğitim genellikle aileden başlar ve dini kurumlar ile devam edilir diye düşünmekteyim. Genç Türkiye Cumhuriyeti devletine devreden anadolu halkındaki okuma yazma oranı zaten çok düşüktü. Sözü üzatmayalım halkın hemen hemen hepsi Kuran'ı ve dinini bölgesindeki imamlardan ezberlemiş ve nasihatleri, haram helal, cennet cehennem olarak öğrenmişti. halkın çoğunluğu için , okunan Sureler ve Ayetler anlamlarını bilmeden arapca telafuzdan başka birşey değildi. İşte o almış olduğum türkçe Kuranı Kerimi ve tefsiri okumaya başlamamla çatişma başladı. İslam adına söylenenlerin bir çoğunu Kuranda bulmakta zorlanıyordum.

Kısa bir süre önce ahbabımı işyerinde ziyarete gitmiştim . İki kişi masanın önünde oturmuş çaylarını içerken Kuran kursların faydalarını anlatıyorlardı. Ahbabım misafirleriyle tanışdırdı arkadaşlar Kuran kursu görevlileriymiş. Gayri ihtiyari dilimden şu soru çıktı , Arapça biliyor musunuz ? Bır arap radyosunu veya televizyonunu izleyebilir misiniz veya arapca gazeteyi okuyup anlayabilir misiniz ? Bu sorudan sonra birisi dışarı çıktı digeride bilmiyorum ama arapça bilen arkadaşlarımız var dedi. Kursiyer cocuklara kuran okumayı ve dini konularda egitim verdiklerini uzun uzun anlattı. Çocuklara Allahın varlığını birliğini yüceliğini anlatmak gerekir dedi. Sonra tekrar sordum , kursunuzda teleskop ve mikroskop var mı? hayır dedi. Sen hiç teleskopla gökyüzünü mikroskopla hüçreleri gördünmü dedim. Cevabı yine hayır oldu. Sizin yerinizde olsam dedim toplamış olduğunuz yardımla hemen bir teleskop iyice bir mikroskop alırdım. Gencecik beyinlere Allah'ın ne kadar büyük güçe sahip olduğunu göstermek için uzayın akıl almaz büyüklüğünü , çıplak gözle göremediğimiz miniçik parçacıkların nekadarda büyük olduğunu gösterirdim. Görevli beyefendi bunları kalp gözüyle görmek lazım yoksa faydası olmaz demez mi? Tartışma uzamadan müsade isteyip çıktılar. Şimdi düşünüyorum onbinlerce çocuğun arapca blmeyen insanlardan islamı öğrendiklerini ne kadar dogru ne kadar yanlış bilgilerle islam adına donatıldıklarını. Her gün canlı bomba olan müslüman cocuk ve gençleri. Müslüman topraklarında akan müslüman kanlarını. Nasıl bir egitim ki en yüce yaratık insanın hayatına son verdirebiliyor. İntihar etmenin cana kıymanın yasak olduğu inanc sahipleri bu yolu seçebiliyor.

Allah aşkına, başımızı iki elimiz arasına alıp bu kurumlardaki eğitimi bir defa daha düşünmeliyiz , Kurandaki islam için.