Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Kasım '11

 
Kategori
Bayramlar
 

Kurban ve sucuk

Kurban ve sucuk
 

Kurban Eti Sucukları


“Kurban”

İnancımızı içinde, “kurban” nedir?

Bu konuda nutuk atacak kadar, bilgili değilim. Yetkimde yok. Ukalalıkta edemem.

“Kurban” kesmenin kurallarını, herkesin az çok bilmesi gerektiğine de inanıyorum.

Ülkemizde, bayram öncesi elden kaçırılan kurbanlıklar ile ilgili yaşanan kovalamacalar ve trajikomik olayları hepimiz biliyoruz.

Kurban kesimi sırasındaki, çirkin görüntüleri de unutamıyoruz.

İşkence edilen kurbanlık hayvanlar, ayak sinirleri kesilen danalar… Şu bu…

Kesimden sonra caddelerin meydanların çirkin görüntüleri…

Bu yıl çok fazla değildi, çirkin görüntüler.

Televizyonlara fazla malzeme çıkmadı.

Ancak, vatandaşlar yolculuk yaparken bayram öncesi ve sonrası boşu boşuna kurban oldular yine.

“Dikkatsizlikten, kurallara uymamaktan ve süratten ölen insanlar,”  “niçin niye?” kurban gittiklerini bile bilmiyorlar.

Her bayram; beş yüz kişinin ölmesi ve yaralanmasından, yine de bir ders aldığımız yok, biz hayatta olanların.

Neyse.

*

Bayramın birinci günü insanlar, kurban kesme derdinde olduğundan bir bayram havası olmuyor. Bıçaklar konuşuyor.

Sadece bayram namazından sonra, gelenek haline gelmiş bir bayramlaşma töreni yapılıyor. Çoğunlukla, erkekler en yaşlıdan en gencine doğru, kendiliğinden oluşan bir düzende bayramlaşma yapıyorlar. Köylerde, namaza gelip e bayramlaşmayan kalmıyor.

Tabii köylerdeki bazı aykırı insanlar, bayram namazına gelmeyince, bayramlaşmıyorlar birçok kişiyle.

O zamanda, böyle kişilerin kurban kesmesi tartışılır hale geliyor.

“Dargınlıklar bitecek,” diyor imam efendi.

İllaki çatlak sesler çıkıyor.

Bazıları, kibirlerinin esiri oluyorlar.

Yine neyse.

*

Televizyonda, soyadı “Hatemi” olan bir bilim adamını dinlemiştim.

Ağır ağır konuşurken ”Artık kurban bayramları, kavurma bayramına dönüştü” demişti.

Aklıma geldi birden.

Bizim köyde bazıları hep söylerler.

“Kurban kestim hak için, kavurma yaptım küp için” diye.

Kesilen kurbanın, bir pay etme şekli var.

Bu kurala uyuluyor mu?

Tartışılır.

Yaşlı bir tanıdığım şöyle demişti.

“Eskiden fakirlere et verirdik. Et değil ya. Eti alınmış kemikleri gönderirdik, yıllar sonra bu hareketten utandım ben. Hâlâ böyle yapanlar var.”

Kurbanı pay etme konusunda bir terslik var ve devam ediyor.

Kimin kurban kesip kesmediğinin tespiti bile yok yaşananan mahallelerde, köylerde.

Bu güne kadar tanımadığım birisi bana kavurma ikram etmedi.

Adam oturmuş tavanın başına, kavurma yapıyor. “Kolay gelsin desende, bereketli olsun” desen de boş.

Artık insanlar, “gerçekten küp için kavurma” yapıyorlar.

Had, gene neyse.

*

Bayramın üçüncü günü, Yenice’ye gittim.

Yenice terk edilmiş kovboy kenti gibi. Sanki Dalton Kardeşler, Yenice’yi basmış. Kırk Haramiler’de gelmiş Yenice’ye.

Herkes yenice’den kaçmış sanki.

Hiç bayram havası yok.

Birisi “öyyyy” diye seslendi. Bakmadım bile. Benim adım “öyyy” değil ki. Bazıları yüzüme bakıyor, ”Hoş Geldin” demesini beceremiyor. Hele bu hareketi öğretmenlerin yapması, çok kötü.

Nihayet, arkadaşın birisi “doğru bir şekilde”  bana seslendi.

Sarıldık arkadaşla. Bayramlaştık.

“Sana bir şey göstereceğim” dedi.

Merak ettim. Kasapların önüne gittik. Kasapların önündeki askı demirlerinde sıra sıra sucuklar. Her sucuk dizgesinin başında da bir etiket.

“Bakkal Mehmet. 8 kilo” gibi bir yazı.

“Bunlar ne?” dedim.

“Kurban Bayramı ya!”

Eeeee!

Kurban Bayramı değil, sucuk bayramı bu!

Nasıl?

Vatandaş artık kurban etinden sucuk yaptırıyor.”

Yok ya!

Evet.

Kurban etinden sucuk olur muymuş ya?

Bak oluyor işte.

!!!???

Eskiden kurban eti bayram bittiğinde biterdi. Paylaşılırdı.

Şimdi kavurma bayramı bitmiş. Sucuk bayramına dönüşmüş.

Kurban Bayramı, sucuk yapmak için bahane olmuş.

Kasapların keyfi yerinde valla.

“Sahi, kurban etinden sucuk olur mu?”

Âlimlere sormak lazım.

“R.Hatemi, kurban bayramını, kavurma bayramı diye eleştirdiğine göre, “sucuk bayramına ne der?” merak ettim ya.

Ne der acaba?

Neyse neyse!

*

Bu sucuklar baharatlı olunca uzun süre saklanabilir.

Saklayın.

İstediğiniz kadar saklayın.

Bir gün kurban etlerinden yapılan sucuklardan, iki halka sucuğu alıp panayır yerine giden evin deli oğlanı, iki bira açıp keyif sürerse ne olacak?

Ne bileyim başkaları, kurban sucuklarını meze yaparsa!!!

Tavukların, İslami kurallarla göre kesilip kesilmediğin tartışıyoruz her zaman.

Bazı gıdalarda domuz yağı yoktur/vardır diye kafaya takıyoruz ya.

Bu sucuk işine de ben taktım işte.

Hadi bakam, nise ya!

Sabahları bol bol sucuklu yumurta yersiniz artık.

Kolesterole ve yüksek tansiyonunuza da dikkat edin.

 
Toplam blog
: 420
: 1641
Kayıt tarihi
: 19.12.08
 
 

1957 Çanakkale/Yenice doğumluyum. Öykü ,deneme, şiir yazarım. Yazdığım bir çok şiirin bestesini d..