Lale devrine özlem

Milli eğitim bakanlığının şurasında ele alınan konular gayet bariz bir şekilde gidilecek yolu gösteriyor. Bizim çok değerli büyüklerimiz mazilerini o kadar özlemişler ki, yaddetmek için osmanlıcayı zorunlu dersler arasına koyacaklarmış. Bu yetmezmiş gibi karma sistemin kaldırılması uygun olur denilmiştir. Bu küçücük bedenler üzerinde ne oynamak istediklerini anlamış değilim. Çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmak için osmanlı dönemine geri dönmemizmi gerekiyor.                                                                                    

Karma sistem aşamalı olarak kaldırılacakmış; önce kantinler kız ve erkek olarak ayrılacak sonra öğrenciler ve öğretmenler ayrıştırılacak kız öğrencilere bayan öğretmen,erkek öğrecilere bay öğretmen temin edilip eğitime devam edilecek.  gümbür gümbür şeriatin ayak seslerini duyar gibiyim. Çocuklarımıza verilen din dersleri yeterli gelmemiş olacak ki, yurttaşlık bilgisi kaldırılıp yerine din dersi verilecek. Biz ne kadar kullanmayı bırakmış olsakda dünyanın yegane dili osmanlıca yabancı dil olarak ders programlarına ilave edilecekmiş. Nedir bu osmanlı hayranlığı anlamış değilim? Bir zamanlar üç kıtaya hakim olan osmanlı imparatorluğunu tarih derslerinde göğsüm kabararak okudum.  Atalarımla gurur duydum. Aynı zamanda utanç duyduğum dönemleri, Lale devrinide okumuştum. Hafızamda kalanlar Lale devri; bildiğim kadarı ile, saraylarda şaşaalı ve çalsın sazlar oynasın kızlar dönemi olduğu için koskoca imratorluğun çöküşü olmuştur. Tabikide mazisi olmayanın geleceği de olamaz. Fakat bu lale devrinde bildiğim kadarı ile halk yokluk içinde, saray eşrafı saltanat içinde yüzüyordu.                                        

Lale devrini, yaşamak ve yaşatmak isteyenler bizler okuduğumuz kitabı bir daha okumak istemiyoruz. Sonunu bildiğimiz romanın kahramanları olmak istiyorsanız engel olmayalım. ( hoş zaten lale devrine çoktan girdik.)  Bizler Atamızın yolunda yürümeye devam edelim. BİZLER LALE DEVRİ ÇOCUKLARI DEĞİLİZ.