Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Nisan '09

 
Kategori
Dostluk
 

Mektup- Canım sevdiğime 2

Mektup- Canım sevdiğime 2
 

düzenlemem


Nefis, incitmeyen, ama düşündüren uyarınız, patavatsızlığıma gem vurur inşaallah...

Köşe yazımın sevenlerime yarattığı coşku içimdeki zemheri soğuklarını( Kışın en şiddetli anı şiddetli soğuğun sinmediği bir hücrenin kalmadı an. Çare bulunamayan, aciz kalınan soğuk) Ilık meltemlere bırakmasının verdiği baş dönmesiyle siz aklıma geldiniz... Nerde kaldı finalde düştüğüm noktalama hatasını görmek...

Sağ olsun, dikkatli yazı işleri müdürü “Gel Ey! ... Bahar...” daki noktalama hatalarını düzeltmiş.

Tabii ki iki nokta yok...

Bir şey daha... Ben yazılarımı o anda bir kitleye hitap eder gibi yazdığımdan, hareketle desteklenen okuma sağlamak için “Gel...Ey! ...Bahar... diye yazdım...

Tabiidir ki, bahar gelecek. Ünlemle verilen heyecan ifadesi ve şaşkınlık bir tad vermek içindi... Bahara duyulan özlemi heyecana dönüştürmek istedim güya!..

Bu kadar kısa zamanda yazı bombardımanına yetişmek olası değil. Anladım. Toplu cevapların müsebbibi benim...

Takdir edersiniz ki, yanan yürekler billur pınarların suyunu özler...

O kadar etkileyici ve yerinde sözler sarf ediyorsunuz ki, onlara muhtaç olmamak bir insanlık suçu... Bırakın da sere serpe, baygın ve dalgın olayım biraz ve fırtınalara, boranlara( ikisi de yazılabilir anlamı yönü belli olmayan çok şiddetli, kasıp kavuran fırtına. “El nino” gibi, belki de ondan da şiddetli) aldırmayayım...

…… gazetesi Rize'de gazete boyutunda günlük çıkan ilk günlük gazete. “Yazar mısın” dediler, “ocu bucu izim, mizim takmam” dedim, “Dilediğimi yazarım” dedim. Kabul ettiler. 10 ayda 160 köşe yazısı çeşitli konularda yazdım...

Onları insanların kesip biriktirmesi topluma olan güvenimi artırdı...

Bu noktada bir şey belirteyim...

Benimde bir dünya görüşüm var.

Kardeşlik.

İlk insan gibi önce kardeşlik ille de kardeşlik.

Sonra, arkadaşlık ve dostluk...

3 saat uçak, 20 saat tren 17 saat araba yolculuğundan sonra Rize’ye ulaşan Sibiryalı bevliye doktoru İrina Yuvaşenko'ya “ Ne işin var buralarda” dediğimde, döktüğü gözyaşı kardeşliğe giden fikri oluşturdu kafamda....

Beraber resim sergisi açtığım Gürcistanlı çiçeği burnunda sanatçı bayan Nino, insanın en zor kararı din değiştirmeyi göze aldı Türk vatandaşı olmak için...

Tanımıyordu ki bizi, toplumumuzu....

Neyse fazla uzattım, mahzur gör, yaram deşildi...

Bütün bireyleri kardeş olmuş mutlu bir toplum dileğiyle ayırabildiğin değerli zamanlarından güzellikleri yolla, bu ucube köşede canhıraş çığlıklar arasında bir yol bulmaya çalışan kardeşine, kabul edersen tabii...

Sevdim seni.... Hanım, sevdim vallahi...

Bağışla sevdim, elimde değil...

En derin sevgi ve saygılarımla

 
Toplam blog
: 449
: 609
Kayıt tarihi
: 24.06.08
 
 

Rizede yayınlanan ilk renkli gazete ViraHaberin kurucusuyum 5 sene baş yazarlığını yaptım. İLESAM..