Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Kasım '07

 
Kategori
Müzik
 

Mevlana'dan Mercan Dede'ye 800 yıl

Mevlana'dan Mercan Dede'ye 800 yıl
 

Mevlana’nın 800. doğum yıldönümü 30 Eylül’de ülkemizde ve tüm dünyada kutlandı. O'nun insan düşüncesine verdiği en büyük mesaj Aşk, Sevgi ve Birlikti.

Yıl bitmeden bende onunla ilgili birşeyler yazma ihtiyacı hissetmekle beraber beni buna tetikleyen şu anda dinlediğim albüm oldu.

Dünyada Birleşmiş Milletler ve UNESCO tarafından 2007 yılı Mevlana yılı olarak kabul edildi. Mercan dede’nin Mevlana’ya ithafen yaptığı albümün adı: ‘’800’’. Ney başta olmak üzere birçok üflemeli çalgı, kemençe, elektronik sesler, bağlama ve diğer yaylı sazların kombinasyonunda ve tabii ki perküsyonunda eklenmesiyle oluşturulan muhteşem bir kombinasyon! Arada ‘’ceza’’ adlı hip hop grubu ve yerli-yabancı kadın vokal sesiyle renk katılmış olan bir albüm.

"Ömrümün özeti şu üç kelimeden ibarettir: Hamdım, piştim, yandım’’ diyen Mevlana Celalettin Rum-i ‘nin altı ciltlik Mesnevi adlı eserinin özeti denebilecek ilk 18 beyitiyle bitirmek istiyorum. Değişik tınılar duymak isterseniz, ruhunuzun okşanmasını isterseniz, aşıksanız, sevgiyseniz, semaysanız, ‘’ne olursan ol, yine de gel’’ diyorsanız bu albümü şidddetle tavsiye ederim. Sevgiyle ve dostlukla kalınız...

Mesnevinin özeti denebilecek ilk 18 beyiti:

Dinle, bu ney nasıl şikayet ediyor, ayrılıkları nasıl anlatıyor. Diyor ki:

Beni kamışlıktan kestiklerinden beri feryadımla kadın da ağlayıp inlemiştir, erkek de.

Ayrılıktan parça parça olmuş bir gönül isterim ki aşk ve özlem derdini anlatayım ona.

Aslından uzak kalan kişi buluşma zamanını arar durur. Ben her toplulukta ağladim, inledim.

İyi hallilerle de eş oldum, kötü hallilerle de. Herkes kendi zannınca dost oldu bana. İçimdeki sırlarımı ise kimse aramadı.

Benim sırrım, feryadimdan uzak değil, fakat gözde, kulakta o ışık yok. Beden candan, can da bedenden gizli değil; fakat kimseye canı görmeye izin yok.

Ateştir neyin bu sesi, yel değil. Kimde bu ateş yok ise, yok olsun o kişi. "Ask ateşidir ki neye düştü, aşk coşkunluğudur ki şaraba düştü.

Ney, bir dosttan ayrılana eştir, dosttur, perdeleri perdemizi yırttı gitti. Ney kanlarla dolu bir yolun sözünü etmede. Mecnun'un aşk hikayelerini anlatmada.

Ney gibi bir zehri, ney gibi bir panzehiri kim gördü? Ney gibi bir solukdaşı, bir hasret çekeni kim gördü? "Bu aklin mahremi, akılsızdan baskası değildir, dile de kulaktan başka müşteri yoktur.

Gamımızla günler geçti, akşamlar oldu, günler yanışlarla yoldaş kesildi de yandı gittiler. Günler geçip gitti ise, de ki: Geçin gidin, pervamız yok.

Sen kal ey dost, temizlikte sana benzer yok. Baliktan başka herkes suya yandı, rızkı olmayanin da günü uzadıkça uzadı.

Ham; pişkin, olgun kişinin halini hiç mi hiç anlayamaz. Öyle ise sözü kisa kesmek gerek vesselam.

(Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Mesnevi_(Mevlana)


 
Toplam blog
: 71
: 2134
Kayıt tarihi
: 11.03.07
 
 

1979 doğumluyum. Severek ve isteyerek girdiğim tıp fakültesini bitirdikten sonra veterinerlik de oku..