Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ocak '13

 
Kategori
Eğitim
 

Milenyum gençliğini anlamak

Bir çağı kapatıp bir başka çağa girdiğimiz , teknolojinin ve kitle iletişim vasıtalarının her geçen gün baş döndürücü bir hızla geliştiği bir dönemde doğan günümüz gençleri (Milenyum kuşağı veya Y Kuşağı) önceki kuşaklara göre çok farklı özellikler göstermektedir. Onların dünyayı algılama şekilleri bizlerden çok değişik olabilmektedir. Bu farklılık bazı durumlarda ebeynlerde endişeye sebep olabiliyor ve kendilerinden önceki kuşaklara göre daha eğitimli ve bilinçli olmalarına rağmen yine de anne baba olarak yetersiz kaldıklarını düşündürtüyor. Öncelikle milenyum kuşağının bizlerden çok daha farklı bir çocukluk geçirdiğini kabul etmemiz gerekir. Onlar bilgisayarsız ve cep telefonsuz bir dünyayı tanımadılar. Büyük çoğunluğu Disney Channel izleyerek büyüdüler. Misket , beş taş, sek sek, yakan top, körebe gibi sokak oyunları yerine bilgisayar oyunları oynadılar. Arkadaşları ile cep telefonları ve internet yoluyla sosyalleştiler. Google sayesinde istedikleri her bilgiye anında ve zahmetsiz ulaşabildiler. Bizlerden farklı bir çocukluk dönemi yaşamış Y kuşağının algıları, tepkileri ve alışkanlıklarının bizlerle aynı olmasını beklemek en büyük yanlış olur. Onları anlayabilmek ve daha empatik yaklaşabilmek için bu kuşağın genel özelliklerini bilmek faydalı olabilir.

 Milenyum kuşağının özellikleri:

1980 ile 2000 yılları arasında doğanlar milenyum kuşağı, Y kuşağı veya Net kuşağı olarak adlandırılır. Aileleri önceki kuşaklara göre daha eğitimlidir ve çocuklarının hayatını spor, müzik , dil dersleri gibi çeşitli geliştirirci aktiviteler ile doldurmuşlardır. Bu çocuklar boş kalan vakitlerinin çoğunu bilgisayar başında, çoğunlukla internete girerek, arkadaşları ile chat yaparak , bilgisayar oyunu oynayarak geçirmişlerdir. Oldukça özgüvenli, sosyal, teknolojik bilgiye sahip ve oldukça iyi birer takım oyuncusududurlar. Ülkelerinin, dünyanın veya evrenin menfaatini kendi menfaatleri ile bir tutarlar. Çevreye ve dünyaya karşı kendilerinden önceki kuşaklara kıyasla çok daha büyük farkındalık ve hassasiyet içindedirler. Grup çalışmaları ve projelerinde çok başarılıdırlar. Diğer bir taraftan sabırsız, beklentileri yüksek, stress seviyeleri yüksek, materialist, marka düşkünü ve ben merkezcidirler.

Otoriteye kuşkuyla yaklaşmalarına rağmen genelde asi ve isyankar değildirler. Hayatlarındaki bir çok aktivite, aileleri ve arkadaşları ile etkileşimleri dışında (Çoğunlukla bilgisayar ve cep telefonu yoluyla) kendileri ile ilgili düşünmeye, derinleşmeye ve iç muhasebeye vakit ayıramazlar. Y kuşağı gençleri ailesinden bağımsız olma gereği duymaz, Tam tersine hayatlarını kazanmaya başlasalar bile ailelerinden ayrılmayı düşünmezler ve uzun sure onlarla birlikte yaşayabilirler. Bu aileler çocukları için en iyisini yapmaya çalıştıklarından ve çocuklarını hayatlarının odağına koymalarından dolayı “Pervane Ebeveyneler” ünvanını kazanmıştır.

Milenyum Kuşağının Öğretmenleri için öneriler:

Y kuşağı otoriteye karşı genelde alaycı bir tutum içinde olmalarına rağmen iletişime değer verir ve uygulanan tekniklerin, ödevlerin, sınavların sebepleri ve faydaları açıklandığında olumlu tepki gösterir. Kendilerine birden fazla seçenek sunulmasını isterler. Uzmanlığa değer verirler, kendi alanımızda uzmanlığımızı sergilemeli, ve tercihlerimiz konusunda onlara somut ve araştırmaya dayalı sebepler sunmalıyız. Y kuşağı onlara değer verdiğimizi ve önemsediğimizi hissetmek ister. Unutmayın onlar “pervane ebeveynler” in çocukları. Onlara isimleri ile hitap etmeli ve günlerinin, haftasonlarının nasıl geçtiğini sorarak onları önemsediğimizi göstermeli, onların en iyi şekilde yetişmesi için elimizden geleni yaptığımızı, başarılı olmalarını ne kadar istediğimizi ve onlarla ilgili yüksek beklentilerimizi de dile getirmemiz gerekir. Sonuç olarak oldukça organize bir çocukluk geçirdikleri için iyi oluşturulmuş sisteme, kurallara ve disipline uyum sağlarlar. Eğer en baştan sınıf kurallarını netleştirir veya daha da iyisi onlara hazırlatırsak bunu taktir ederler. Net ve kesin çizgileri belirlenmiş kurallara uyum sağlarlar. En sevmedikleri şey öğretmenin hazırlıksız, düzensiz olması ve kendi müfredatına tam olarak uymamasıdır. Bunu hiç profesyonel bulmazlar. Net, net, net! Herşey açık ve net olmalı, açık kurallar, açık iletişim, açık bilgilendirme.

Milenyum kuşağının benim için önemi büyük. Öğretmenlik kariyerim boyunca yüzlerce Y kuşağı ile çalıştım, şimdi de onlara koçluk yapıyorum. Dahası da var. Üç çocuğum da milenyum kuşağı. İnanın onları anladığımızda ve bizlerle aynı şekilde düşünmeleri gerekmediğini kabullendiğimizde, kendi istek ve arzularımızı net, net ifade ettiğimizde onlarla iletişim çok keyiflidir. Harika bir arkadaş, sırdaş ve dert ortağı olurlar. Hatta olayları o kadar güzel analiz ederler ki şaşarsınız. Onların tek ihtiyacı onlara güvenen, güvendiğini belli eden ve çok ama çok iyi dinlemesini bilen yetişkinler. Evet, bunlar Y kuşağının genel özellikleri. Bir de başedilmesi zor olan ergenleri var. Onlarla iletişim kurmak ile ilgili önerilerimi başka bir yazımda ele alacağım.

 
Toplam blog
: 20
: 1259
Kayıt tarihi
: 03.02.11
 
 

Profesyonel Koç ve NLP Eğitmeni Marmara Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünden mezun ..