Milletimin sanat sevgisi

Aziz Türk Milleti'nin sahip olduğu güzel vasıflarının içinde bir de sanata olan meyli varmış da haberimiz yeni yeni olmaya başladı.

Özellikle sahne sanatları içinde Türk Tiyatrosu ve Türk Sineması bu zamana kadar çok değerli sanatçılar yetiştirdi, onları tanıdık, izledik, onlarla onurlandık, gururlandık. Kimi hakettiği saygıyı gördü, kimi horlandı. Kimi emeğinin karşılığını maddi olarak alabildi, kimi ise sefalet içinde hayata veda etti. Fakat hiçbiri sanatlarından ve onurlarından ödün vermediler.
Sanatçı olmak özellikle de sahne sanatçısı olmak bende hep öğretmenliği çağrıştırmıştır. Tiyatro ya da sinema, her ikisi de her birimizin hayatından, hayallerimizden, umutlarımızdan, korkularımızdan, kesitler sundukları düşünülürse birer hayat dersi, öğreticilik, uyarıcılık ve yanısıra eğlendirici olmaları da eklenince BİLGE ÖĞRETMEN görevini üstlenmezler mi sizce de?
İşte bütün bu bilge öğreticiler, biz Yüce Türk Milleti bünyesinde özellikle de işçim ve köylüm üzerinde oldukça etkili olmuşlar ki son dönemlerde işçi ve köylü kesimimizde oyuncu (artiz ! ) sayısının hızla arttığı, geliştiği tesbit edilmiş bulunulmakta...Tesbit edenler de bu aziz milleti yöneten hükümet temsilcileri...

Ne mutlu bizlere ki hücrelerimizin her zerresinde varolan sanat gücümüzü keşfedebilen iktidar mensuplarına sahibiz. İktidar yöneticileri sanatçı avcısı, halkımız sanatçı, ülkemin tüm yüzeyi ise tiyatro sahnesi. Ne mutlu bize...

Ulu Önder Atatürk ne demiş ?

“Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.”
“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.”

“Yüksek bir insan topluluğu olan Türk Milleti’nin tarihi bir özelliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.”

“Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz… Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkar olamazsınız.”

“Sanatkar, toplumda uzun çaba ve çalışmalardan sonra alnında ışığı ilk duyan insandır.”

“Bir millet sanattan ve sanatkardan mahrumsa, tam bir hayata sahip olamaz.”

“Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür.”

“Güzel sanatların hepsinde, ulus gençliğinin ne türlü ilerletilmesini istediğinizi bilirim. Bu yapılmaktadır. Ancak bunda en çabuk, en önde götürülmesi gerekli olan Türk musikisidir. Bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir.”

“Güzel sanatlara da alakanızı yeniden canlandırmak isterim. Ankara’da bir Konservatuvar ve Temsil Akademisi kurulmakta olmasını zikretmek, benim için bir hazdır. Güzel Sanatların her şubesi için Kamutay’ın göstereceği alaka ve emek, milletin insani ve medeni hayatı ve çalışkanlık veriminin artması için çok etkilidir.”

“Milletimizin güzel sanatlar sevgisini her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür.”

“Güzel sanatlarda muvaffak olmak, bütün inkilaplarda başarıya ulaşmak demektir. Güzel sanatlarda muvaffak olamayan milletler ne yazık ki, medeniyet alanında yüksek insanlık sıfatıyla yer almaktan ilelebet mahrum kalacaklardır.”

ARTİZLİK YAPLA LAN...............Diyen bir yönetime...Teşekkürler...........