Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '13

 
Kategori
Tarih
 

Mimar Sinan’ı saraya takdim eden Lütfi Paşa, Şah Sultanın eşi…

Mimar Sinan’ı saraya takdim eden Lütfi Paşa, Şah Sultanın eşi…
 

Damat Lütfi Paşa


Kanuni’nin kız kardeşinin eşi Lütfi Paşa’nın yirmiyi aşan eserlerinin çoğu dini konularda… İki tanesi tarihle ilgili…

Muhteşem yüzyıl’da dikkati çeken bir karakterde Mehmet Özgür’ün canlandırdığı; Damat Lütfi Paşa…

O kimdir – nereden gelmiştir -  nasıl padişah kızı ile evlenmiştir?

Osmanlı’yı incelediğinizde emin olacağınız bir şey var. Devlet adamları hiçbir zaman hak etmedikleri yere gelmemişler. Vezirleri inceliyorsunuz çok önemli insanlar. Sadrazamlara bakıyorsunuz olağan üstü değerli insanlar. Hepsi çok eğitimliler. Hepsinin birbirinden değerli yetenekleri var. Bir çok dil konuşabiliyorlar ve iyi devlet adamları… Ayrıca savaşta da çok iyiler.

Kolay yetişmiyor büyük adam deniliyor ya aynen öyle. Bakın Kanuni Sultan Süleyman’ın eniştesi sayılan, Yavuz Sultan Selim’in damadı ve Şahsultan’ın eşi Lütfi Paşa’nın donanımları ne kadar fazla…

 

Damat Lütfi Paşa’nın nerede doğduğu belli değil. Bir çok yerden araştırdım bulamadım. Arnavut asıllı olabileceği düşünülüyormuş. Avlonya civarından devşirme olarak getirildiği ve enderun’da eğitim gördüğü birkaç yerde yazıyor.

 

1512’de Yavuz Sultan Selim tahta geçince oda saraydan dış göreve çıkmış.

Sırasıyla:

Çeşnigarbaşı,

Kapıcıbaşı,

Miralemlik görevlerinde bulunmuş.

1522’de Aydın Sancay Beyi,

Sonra Yanya Sancakbeyi olmuş ve 1. Viyana kuşatmasına katılmış.

1529’da Şam beylerbeyi olmuş,

1531’de ikinci defa Şam Beylerbeyi olmuş,

1533’de Karaman Beylerbeyi olmuş… Bu görevde iken Irakeyn Sefer’nde başarılı olmuş…

1534’de kubbe Vezirli ve Anadolu Beylerbeyliği görevlerine getirilmiş.

1536’da Rumeli Beylerbeyi olmuş.

1537’de barbaros Hayrettin paşa ile donanma Serdarı olarak Akdeniz’e sefere çıkmış. Donanma İtalya sahillerini vurmuş. Venedik’lilere gönderilen Elçi’ye venedikliler esir muammelesi etmişler. Bunun üzerine Osmanlı Devleti Venedik’lilere savaş açmış.

Dononma ile birlikte Korfu Adasına kuşatmasına karar verilmiş ve Lütfi Paşa Korfu Seferi serdarı tayin edilmiş. Kuşatma iki hafta sürmüş. Kuşatma Padişahın emriyle kaldırılmış. Lütfi Paşa İstanbul’a dönmüş.

1538’de ikinci vezirliğe tayin edilmiş ve Boğdan Seferine katılmış.

 

Lütfi Paşa aynı zamanda Saraya damat ta olmuştur.

Yavuz Sultan Selim’in kızı Şahsultan’la evlenmiş ve iki kızı olmuştur. Şahsultan Kanuni Sultan Süleyman’ın kız kardeşidir.

 

Bu evlilik ayrılıkla neticelenmiştir.

Bunun en büyük sebebi de Lütfi Paşa’nın eşine tokat atmasıdır…

 

Lütfi Paşa genç yaştan itibaren Devlet görevlerinde bulunmuş bir Paşa…

13 Temmuz 1539’da Ayas Mehmet Paşa’nın vefatından sonra Sadrazam olarak görevlendirilmiş. İki yıl Sadrazamlık yapmış. Ondan sonra hadim Süleyman Paşa Sadrazam olmuş.

 

Sadrazamlıktan azledildikten sonra:

200.000 akçe has ile Dımetoka’ya sürülmüş.

1542’de Affedilmiş ve Hicaz’a gidip hacı olmuş.

 

27 Mart 1564 de çiftliğinde vefat etmiş…

Yenikapı'da defnolunmuş…

 

Onun yaptıklarından bazıları:

 

Osmanlı haberleşme,

Ulak sistemi ile ilgili olarak yeni düzenlemeler yapmış ve aksaklıkları gidermeye çalışmıştır.

Maliyede özellikle israftan kaçınılmasına yönelik uygulamalar başlatmış.

 Devlet politikasinda akılcıliığı ön plana alarak denizlere özel önem vermiş.

Venediklilerle bir sulh akdetmiş…

 

Eserleri:

Lütfi Paşa'nın yirmiyi aşan eserlerinin çoğu dini konularda…

İki tanesi ise tarihle ilgili…

 

En çok bilinen eseri, Tevarih-i Ali Osman olup, Osmanlı devletinin kuruluşundan 1553'e kadar olan dönemi anlatır.

 

Asafname ise Lütfi Paşa'nın en tanınmış eseri olup, hayat hikâyesini ayrıntılı tarihler vermeden, ihtiva eder. Siyasetname türündeki bu eser devlet idaresi, mesleğine ait tespitler ve bilgiler ihtiva eder.

 

"Halisil Ümme Marifeti-l eimme" adlı eseri Arapça yazılmıştır.

 

Bu eserin ana teması Osmanlı sultanlarının halifeliklerini meşruiyetidir.

Bu nedenle kurum olarak halifeliği ele almıştır.

Bu kurumun "Kureyşli" olma sorunu üzerinde durmuştur.

Bu niteliğin "şer-i saadet"'e ait bir şart olduğunu kabul etmiş; ama halifelik için diğer şartların da bulunması gereğine işaret etmiştir.

Osmanlı sultanlarının bu diğer şartları taşıdıkları için halifeliklerinin meşru olduğu sonucuna varmıştır.

Bu inceleme Osmanlı politika edebiyatında halifelik kurumunu ele alan ilk eser olduğu için çok önemlidir. (vikipedi)

 

 

Allah Rahmet Eylesin…

 

 

Nazan Şara Şatana

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....